Av. Münir Göker İstanbul aristokratı, Beykoz'da eskimiş yalısında keman çalan Bedia Hanım ile, Karadeniz efendisi dürüst ve katı kişilikli ve hukukun üstünlüğünü ilke edinmiş, sert mizaçlı Hakim Hilmi Bey’in evlatları... Yaşamının gençlik bölümü Karadeniz yaylalarında geçmiş. Baba İstanbul'a Bakırköy Savcısı olarak tayin olduğunda anne onu elinden tutarak Pera'yı gezdirmiş, “Bak evladım karşıda Liszt'in evi. Hemen arkamızda Chopin yaşamış...” Hukuk Fakültesi yıllarında sinema ile uğraşmış. Sinematek ve Siyad'ın kurucuları arasında bulunmuş. Dünyanın en güzel ve asil insanı eşi, İstanbul Pasapart Şb. Müdürü Güzin Hanım genç yaşta bembeyaz bir ata binerek bulutların ötesine gidince yalnız kalmış. Daha sonraki yıllarda yaşam zarı Dostoyevski gibi ters gitmiş yaşam boyunca... 68 kuşağının birebir tanık olduğu acıları, hüzünleri, aşkları, ölümleri, kumpasları... ve erişilmez dostluklarını politikaya buluşmadan bağımsız sanat ve estetik gözüyla yazmış. Dört kitabı var. Yenisi Benim sosyal medyam... Aynı çizgilerle hiçbir politika olayına bulaşmadan kaleme alınmış, Benim Şiirlerim, Benim Sinemalarım, Benim Kitaplarım, Benim Hüzünlerim... Medyatik olmayı hiç sevmemiş ve olmamış da... Bu bağlamda sosyal medyanın en çok okunan yazarı seçilmiş... Yazar olmasında büyük emeği olan Sn. Doğan Hızlan'ın deyimi ile... Hüzünlü bir yazar Münir Göker.