"Anayasa, toplumun özgeçmişi olabilir mi?" Bu soruya verilecek yanıt, bu kitapta tartışılan konuları anlamlı kılar. Eleştirel bakış açısıyla kaleme alınan anayasa yazıları, geniş anlamında Türkiye toplumuna ayna tutuyor. Geniş anlamında; çünkü, siyasal davranışlar ve anayasal kurumlar bütünü, tarihsel bağlamından koparılmaksızın, verili bir toplumsal ortamda ve koşullarda ele alınmaktadır.

Kitapta yer alan ve bir kısmı ilk kez yayınlanmakta olan yazı ve söyleşiler, son beş yılda tanık olunan anayasal ve siyasal olaylar üzerinde yoğunlaşmakta ise de, on yıl, yirmi yıl, otuz yıl gibi geriye bakışlar, ihmal edilmiyor.

Bu yöntemin biricik amacı, geleceğe ışık tutmaktır. Süreğen toplumsal ve siyasal sorunların ne kadarı Anayasa'dan kaynaklanmakta? 1982'nin yerine geçecek bir anayasa yapılabilecek mi? Hazırlanabilirse, bu gerçekten "yeni" mi olacak? Ve en önemlisi, bu sorulara olumlu yanıt verilse de, "yeni bir anayasal düzen" kurulabilecek mi?

İlkini, "Hangi Türkiye?" kitabının oluşturduğu ve "Hangi İnsan Hakları?" ile devam eden dizinin üçüncüsü olan "Hangi Anayasa?" kitabı, sadece anayasacı ve hukukçuları, siyasetçi ve yöneticileri değil, bütün yurttaşları ilgilendiriyor. Çünkü anayasa, her yurttaşın kendisini görebildiği bir metindir.