Bu kitap, esas itibariyle Soğuk Savaş sonrası dönemde (1990-2020) Suudi Arabistan'ın ulusal güvenlik
politikasını incelemektedir. Suudi Arabistan, Ortadoğu siyasetine yön veren merkezi güçlerden birini
oluşturmaktadır. Sahip olduğu jeostratejik konumu, ulusal güç kapasitesi, zengin hidrokarbon rezervleri
Suudi Arabistan'a bu merkezi konumu sağlayan başlıca faktörler olarak ön plana çıkmaktadır. Soğuk
Savaş'ın sona ermesiyle ortaya çıkan bölgesel güç yapısında Ortadoğu'nun oldukça etkin bir bölgesel
aktörü haline gelen Suudi Arabistan'ın diğer bölgesel güçlerle rekabet, çatışma ve işbirliği düzlemlerinde
girdiği ilişki biçiminin bölgesel güvenlik ve istikrar üzerinde önemli yansımaları bulunmaktadır. Bunun
yanında, bölge dışından ABD gibi büyük bir güçle kurduğu yakın stratejik işbirliği, Suudi Arabistan'ın
bölge siyasetindeki merkezi rolünü pekiştirmektedir.
Türk akademik yazınında, Suudi Arabistan'ın ulusal güvenlik politikasını kavramsal ve kuramsal zeminde
inceleyen bir çalışmanın bulunmaması büyük bir eksiklik oluşturmaktadır. Bu çalışmanın en temel
amacı, Soğuk Savaş'ın sona ermesini takip eden otuz yıllık zaman diliminde Suudi Arabistan'ın ulusal
güvenlik tehdidi tanımlamalarına ve bunların karşısında takip ettiği ulusal güvenlik stratejilerine dair
kavramsal ve kuramsal bir açıklama getirmektir.