Ekonomi gazetecisi İbrahim Ekinci, bu kitabı sert bir teşhisle başlatıyor: “31 Mart veya Topçu Kışlası, 100 yıl sonra AKP kılığında dönmüştür. Bu parti tarih nehrini geri akıtmaya çalışıyor.” Bu teşhis, kritik bir soruyu gündeme getiriyor: Türkiye bu yeni yönelim ile nereye gidebilir; nereye gidiyor? İbrahim Ekinci, yanıtı, ikinci bir soru içinde (ve kitabın başlığında) arıyor: AKP ekonomide ne yaptı? Kitabın içeriği, böylece, Cumhuriyet’in siyasal İslam ile yüzleşmesinin ekonomik bilançosunu veriyor.

Nihayetinde herkesin hikâyesi ayak izlerindedir. Muzaffer Oruçoğlu'nun doğduğu köy Zavot bir Malakan köyüdür. Vartinik ise bir Ermeni mezrasıdır. Oruçoğlu birinde doğmuş, diğerinde baskına uğramıştır. Bu iki mekândan da birer halk sürülmüştür. Oruçoğlu'nun sürgün ve mekânsız kalmasıyla buradaki halkların sürgün ve mekânsız oluşu arasında bir ilişki olduğu söylenebilir. Aslına bakılırsa Oruçoğlu'nun şimdi yaşadığı Merlbourne'deki varlığı da öyledir. Yeter ki, Neden Avustralya? diye bir soran olsun Cevabı son

Bu söyleşi kitabı sıra dışı bir bilim adamının, Sencer Divitçioğlunun bir iktisatçı-tarihçi olarak bilimsel yolculuğunun yanı sıra aile çevresi, çocukluğu, ilk gençliği, bilim ve sanat dünyasından tanıdıkları, bilimdışı ilgileriyle özgün bir tanıklığı yansıtıyor. Bu arada bir dönem çok tartışılan Asya Üretim Tarzının, Toplum ve Bilim dergisinin, üniversiteden uzaklaştırıldıktan sonra kendi deyimi ile iktisadiyadan tarihistana göçünün hikâyesini okuyoruz. Benim derdim bilinmeyen şeyleri çözmek. Hep öyle oldu

Korkut Boratav, dünya çapında bir iktisatçı, Mülkiyenin efsane hocası; kapitalizmi, sosyalizmi, devletçiliği, gelir dağılımını, KİTleri, planlamayı, tarım politikalarını, iktisat tarihini sıkılmadan öğrendiğimiz isim. Hep ortalarda görünen "ekonomist"lerden oldukça farklı. İktisat bilimini piyasalar için değil halk için yapan, ekonomik krizleri anayasa kitapları havada uçuşmadan çok önce haber veren, Türkiye'nin yüz akı Boratav Hocanın diğer eserlerini de yayınlamanın yanı sıra, onu daha yakından tanımamızı