Bu inceleme Rönesans’ın çözülmesini ele almaktadır. Sanatçıların tarihine değil, üslupların tarihine katkıda bulunmak isteğindedir. Amacım çöküşün belirtilerini gözlemlemek ve mümkünse ‘gevşeme ve keyfilik’ açısından sanatın mahrem yaşamını gözlemlememizi sağlayacak yasayı bulmaktır. Sanat tarihinin asıl amacının bu olduğunu sanıyorum.”
“Rönesans’tan Barok’a geçiş Modern çağın sanatsal evriminin en ilgi çekici başlıklarından biridir.”
Bu derlemede mimarlıkta orantı konusunu, üç ana metinle kucaklamak istedik. Eugène-Emmanuel Viollet-le-Duc Dictionnaire raisonné de l'architecture française du XIe au XVIe siècle başlıklı hacimli eserinde orantı sorununu kendi açısından serimler. August Thiersch 1883 yılında "Mimarlıkta Orantı" başlıklı incelemesini yayınlar. E. E. Viollet-leDuc'ün on beş yıl önce yayınlanan yaklaşımını ele alır ve benzeşimin mimarlıkta orantının temeli olduğunu savunur. Bu metnin yayınlanmasından altı yıl sonra, İsviçreli
İsviçreli ünlü sanat tarihçisi Heinrich Wölfflin'in henüz 22 yaşında bir üniversite öğrencisiyken kaleme aldığı Mimarlık Psikolojisine Öndeyişler, mimari biçimlere ilişkin algımızı konu alan bir metindir.
Bu metin aynı zamanda Wölfflin'in yayınlanan ilk eseridir ve genç bir felsefe öğrencisinin kendine yönelttiği şu soruya cevap arar: "Bulunduğu-ortama-göre-iyi-bina-yapma-sanatı olan mimarlık nasıl oluyor da anlam üretebiliyor?"
Genç Wölfflin'e göre bir bütün olarak organik evrene can veren biçimsel güç ile
''Bu inceleme Rönesans'ın çözülmesini ele almaktadır. Sanatçıların tarihine değil, üslupların tarihine katkıda bulunmak isteğindedir. Amacım çöküşün belirtilerini gözlemlemek ve mümkünse ‘gevşeme ve keyfilik' açısından sanatın mahrem yaşamını gözlemlememizi sağlayacak yasayı bulmaktır. Sanat tarihinin asıl amacının bu olduğunu sanıyorum."
"Rönesans'tan Barok'a geçiş Modern çağın sanatsal evriminin en ilgi çekici başlıklarından biridir.''
İsviçreli ünlü sanat tarihçisi Heinrich Wölfflin'in henüz 22 yaşında bir üniversite öğrencisiyken kaleme aldığı Mimarlık Psikolojisine Öndeyişler, mimari biçimlere ilişkin algımızı konu alan bir metindir.
Bu metin aynı zamanda Wölfflin'in yayınlanan ilk eseridir ve genç bir felsefe öğrencisinin kendine yönelttiği şu soruya cevap arar: "Bulunduğu-ortama-göre-iyi-bina-yapma-sanatı olan mimarlık nasıl oluyor da anlam üretebiliyor?"
Genç Wölfflin'e göre bir bütün olarak organik evrene can veren biçimsel güç i