Değerli çocuklar, mutlu olmak ve mutlu olabileceği bir ailede yaşamak her çocuğun hakkıdır. Aile içindeki mutluluğu herkesin aynı anda yaşaması gereklidir. Bunun için de her aile bireyinin aynı şeyi birlikte yaşaması çok önemlidir. Anne, baba ve çocukların aynı evde bulunup birbirlerinden uzak yaşaması mutluluğa engeldir. Mutlu olabilmek için çocuklar anne ve babalarıyla duygularını paylaşmalıdır. Anne ve babalar da aynı şekilde bütün duygularını çocuklarıyla paylaşmalıdır. Biz de geçirdiğimiz güzel b

- Sesleri kalıcı olarak öğrenme ve heceleri daha hızlı bir şekilde birleştirme - Dil ve konuşma geriliği olan çocuklara destek - Hayal gücünü kullanabilme - Somut düşünme becerisi - Taklit etme becerisi - El göz koordinasyonu - Kavramlar arası ilişki kurma becerisi - İfade edebilme becerisi - Bol bol eğlence

Turna Gelin Bir küçük kız Suskun sessiz Beti benzi solmuş Uzansam yok olacak gibi Sisli anılarımdan kalan Karanlık Üzerine çökmüş sanki gecenin Ufacık bir küçük kız Hayalleri can yakıcıydı Okuyacak, yazacak Öğretmen olacaktı Ellerine kınalar Saçlarına simler takıldı İncecik cılız bedenine Beyaz bir gelinlik Fidan gibi uzun Daha büyüyecekti Küçük korkak bir serçe Sevmeyi becerebilir miydi? Dudakları bakireydi Şaşkın şaşkın Ne olduğunu anlayamadan Usul usul yok olmayı bekledi Kim

'İçerdekiler Ozan Şairin gerçek hayatından esinlenilip, kurgusal olarak hazırlanmış, yine çağına damga vuracak olan bir başka eserimdir.' Doç.Dr.Melih Kul

Sema Al`ın kaleme aldığı ve otuz bölümden oluşan Birileri, sıcak ve samimi üslubuyla okurunu sımsıkı sarıyor... Birbirinden ilginç karakterlerle ve kurgusuyla âdeta bir dönemin vesikası niteliğinde olan bu eser, okuyan herkesin kalbinde hoş bir sadâ bırakacak... Ustaca bir anlatımla, zengin betimlemelerle eskimeyen insanları ve zamanın eskitemediği dönemlerin ruhunu her satırda hissedeceksiniz. * * * Ayten yeni elbisesi ve lame renkli kısa topuklu, bilekten bağlı ayakkabılarını asık bir yüzle giydi. Oysa bo

Evrendeki olasılıklar sınırsızdır. Milyonlarca sperm arasından sıyrılıp galip gelen bir damla, senin hayatını en baştan şekillendirir. Her şeyi yapabilirsin. Sadece güçlerini unuttun. Hatırlatıcılara ihtiyacın var. Şimdi 380 sayfadan ve 4 bölümden oluşan bu hatırlatıcı kitapla bütüncül yaklaşım egzersizleri ile uyuyan tüm parçalarını hatırlayacaksın. `Hayata Format` oyununun amacı da budur zaten! Her sayfada bulunan egzersizleri mümkün olduğu kadar tekrar et... Çünkü seni oluşturan her parçan kullanıldıkça

`Ağaç isteyen, tohum eker.` der Hz. Mevlana Anne-baba eğitimi, doğum öncesi dönemden başlamalı. Daha minicik bir tohumken, iyi ellerde, güzelce büyüyüp serpilmeyi hak ediyor tüm çocuklar... İşte bu yüzden yazıldı bu kitap. İki çocuklu, öğretmen ve erken çocukluk eğitimcisi uzmanı bir annenin her şeyi bildiğini sanarak başladığı annelik serüveninin, hiç de kitaplarda okuduğu gibi bir şey olmadığını anladığı an başladı tüm hikaye... Kolay iş değil anne-babalık ama üzülme, yalnız değilsin... `Şimdi, bu kitabı

Türk futbolunun Avrupa`daki unutulmaz zaferlerini, Meşin Yuvarlak: Futbol takımlarımızın Avrupa Arenasındaki Unutulmaz Zaferleri-1 kitabında tekrar tekrar anımsayacak, tüyleri diken diken eden o anları unutulmaz bir anlatımla bir kez daha yaşayacaksınız. Serinin ilk kitabı olma özelliğini taşıyan bu eserde, Avrupa Fatihi Galatasaray`ın Neuchâtel Xamax karşısında mücadelenin ilk ayağında 3-0 mağlup olduğu ve ikinci maçta 5-0`lık galibiyetimizle sona eren tarihî mücadelenin en heyecan verici anlarını zihn

Kupadan Çıkan Uzay Robotu`nun yazarı Muhammed Arda Çelik 11 yaşında bir ortaokul öğrencisidir. Evet yanlış duymadınız bu kitabın yazarı yaşı küçük hayal gücü büyük bir çocuk. Bir çocuğun hayal gücünün sınırı olmadığını hepimiz biliriz. Bu kitapta yazar sizi bu sonsuzluğa beraber maceraya atılmaya çağırıyor. Arkanıza yaslanıp kitabı okuyacağınızı sanmayın, size de iş düşüyor. Muhammed Arda`nın bu kitapla sadece hayal gücünün değil yazı tekniklerinin de sınırını aştığına kendiniz şahit olacaksınız. Böcek

Kitap Tanıtım Yazısı : Hayat,tüm olasılıkları ile anbean coşkulu bir nehir misali akıp giderken bazen hesapta olmayan durumlar vuku olabiliyor... Yaşanan olumsuz olayla bir kısır döngü içinde kalsa da her şeye rağmen yine de hayata tutunmanın yollarını arar... Oysa ki ihtiyacın olan, biraz moral ve biraz da tesellidir.. İşte o zaman, sabrın ışıklı iyileştiren gücü bir mahzun çocuk gibi sarar sarmalar. Tam bu noktada hayatın ortasında bilmediğin amansız ve meçhul bir yolculuk başlar... Öyle ki; her c

Kitap Tanıtım Yazısı : Su!.. Acı duyar mı beni? Fırtınaya kapılmış, Yaprağın nefesini, Anlar mı, su? İçimdeki çaresizliği, Acı, fırtınayı yener mi, Acı, diner mi? Acı, yansam da kaçamadığım, Ateşe kor olur mu? Dağlasa yaramı, İyileştiren yol olur mu? Sığınabilir miyim? Hüznün göğsüne, Başımı saklayarak, Acı, o zaman, Çeker mi örtüsünü kalbimden? Gider mi gözlerimden? Ağlayarak...

dream and dream big. you can do whatever you have the capacity to picture in your mind . bring out the power within you .

Bazen bir rüyanın etkisi günler sürebilir, bazen de yıllar geçse de unutulamaz bazı rüyalar. Hele ki uzun yıllar üst üste görülürse aynı rüya, rüya olmaktan çıkar gizeme dönüşür ve insanoğlunun en can alıcı yönlerini tetikler. Rüya gizeme, gizem meraka, merak da insanın kendisini peşine düşmekten alamadığı hayallere dönüşür. Bu durumda elimizde olmadan hayat bize bir yol çizmiştir artık ve doğal bir dürtü olarak peşinden koşarız hayallerimizin, umutlarımızın veya artık adı her neyse. Bu durum bazen mad

`I didn`t know what to say; 5-6 children sit at the same table in the dining room, eagerly waiting for my answer; I wondered if I say `Yes` or `No`? Doubtingly, a hoarse voice came out of my mouth: Yes... But it was wrong... There was a burst of laughter; the children were looking at each other, pointing at me, saying something loudly, laughing, guffawing. I was completely demoralized. I didn`t understand, I wanted to understand, but I could not. Confused, I stared at their silly faces, ashamed of my wrong

Göremeden sevdiklerim, dokunamadan hissettiklerim. Kelimelerim, küçük meleklerim. Kerbelâ`nın çöllerine sahici seraplar getirenlerim. Toprağınıza baktım da suyunuza doydum. Güneşinize baktım da aydınlığınıza ulaştım. Gecenize baktım da mavilere uyandım. Cemre oldum da beyaz sayfalara düştüm. `Bir yürek gökyüzüne meftun olmuşsa eğer, geceye atılan imzalar çoktan beyaz sayfalarda yerini almıştır` ...Ve bazen hayat, karardı dediğin yerde aydınlanır.

Dünyayı kötülüklerden koruyacak ve kurtaracaksak, yaratılan her şeyi severek yapacağız bunu.

Bir ümit gibi İçimde kapatamadığım bu aralık, Bitecek gibi değil de Betimlenecek gibi biraz, Nefes alır gibi mecburiyetten değil Tutunur gibi, Biraz koşar, biraz durur gibi Yani her satıra üç nokta bırakır gibi, Yeniden yeniden doğar gibi... Mısra, mısra...

Ve Şair, Gene bir şiir kitabı ile geri dönmüş, Okuruna "merhaba" demiştir. Doç.dr.Melih KUL

Metin Özkan, serinin ikinci romanı Rojbin, Geciken İntikam`da nefes kesici bir kurgu ile okurlarını şaşırtıyor. Birbirinden ilginç karakterleri ustaca bir anlatımla ve akıcı üslupla kaleme alan yazar, ilk kitabın devamı niteliğindeki bu eserle hikâyeyi sürdürüyor... `Ayağa kalkmıştı. Uzun saçlarını toplayarak arkada bir düğüm attı. Gözlerini uzaklara, çok uzaklara dikti. Hafiften yağan yağmur, rüzgârda dalgalanan uzun saçlarını yanaklarına yapıştırmıştı. Uzun otların hışırtısı altında duyduğu ayak seslerine