İkinci dünya savaşının olumsuz koşulları sürerken, Karadeniz`in şirin ilçesi Hopa`da dünyaya gelen Metin Özen ilk ve ortaokul eğitimini Hopa`da tamamladı. Memleketinde henüz lise bulunmadığı için liseyi ve üniversiteyi İstanbul`da okudu. Sekiz yıl devlete, kırk yıl özel sektörde görev yaptığı süre boyunca yaşadığı ilginç olayları, sanayi sektöründe ve ülke yönetiminde yaşanan, bizzat şahit olduğu bir o kadar ilginç gelişmeleri sonraki kuşaklara aktarmak amacıyla bu kitapta topladı. Yazar bir yandan kendi y

İnsan değişir dönem dönem. Değişim ise iyidir, büyümenin habercisidir. Büyümek ise yaş almakla değil yaşadıklarından ders almakla oluyor. Şimdi ise feneri yakma zamanı, arkadan son sürat gelen gençliğime ışık olabilme meselesi. Hayat ne toz pembe ne de simsiyah. Hayat sensin, senin baktığın pencere. Seçimi ise sen yapıyorsun iyi ya da kötü. Gerisinde ise doyasıya yaşamak kalıyor sana yıllarca. Sonucunda anlıyorsun ki gözyaşının da kahkahalarının da asıl sahibi yalnızca sensin…

"Sana şarkılar, türküler yakıyorum, O efsunlu adını, sinemde saklıyorum, Ah bir bilsen her dem anıyor, Bu şiirleri sana yazıyorum."

PERDE Perdeyi aralasaydın, İçtiğin su bile Kevser`miş anlardın. Oturduğun ev köşkün... Irmaklar akardı hayatının altından. Dostun yüzü gülcemali, Yürüdüğün yollar, Cennet bahçelerinin hayali, anlardın.

İnsan... Ne idiği belirsiz varlığın teki. Merhametle sevişip nankörlüğü peydahlayan kişi. İyiyi isteyip kötüye maşuk kalan... Artık ben de kötüydüm. Onları dinlemediğim için. Onların istedikleri gibi olmadığım için kötüydüm! Çünkü bildikleri Samira sessiz olandı. Söyleyeni dinleyen, alttan alan, sabreden, direnen, koruyan, kollayan, isyan etmeyen, verdikleriyle yetinen, hakaret bile edilse ses etmeyen Samira. O öldü! Bu kapıdan içeri girmesiyle bütün yükünü attı sırtından. Bütün iyiliklerini tarihe gömdü. Ş

"Ey, sıkıntılı düşünceler arasında Gidip gelen yolcu Unutulmaz aşk Yürekte yaşanmıştır Bilirim ağır gelir insana Üzgün bir kalbi taşımak Derin duygudur İçine düşüp çıkamadığın kuyu Hayatın duyarsızlığı ibretliktir Şaşarsın Zamanın elini tutarak Gerçekliğe çıkarsın" İnci Becerikli, şiirleri ile okurlarını Perdesiz Zamanlar`ın derinliklerinde buluşmaya davet ediyor.

Değerli hemşehrilerim, Sizlerden de gelen istek üzerine, yaklaşık üç yıllık bir çalışma ve araştırma sonucu hazırladığım "Bir Zamanlar Pertek" adlı kitabımı, siz değerli hemşehrilerimin takdirine sunuyorum. Kitabın hazırlanışının bu kadar uzun sürmesinin nedeni, siz değerli hemşehrilerimin de anılarının bu kitapta yer almasını istememdi. Kitabımız tüm Perteklileri kapsasın. Bu bakımdan sosyal medyadan ilan ettim. Herkesin bu kitabın hazırlanmasına, anılarıyla katkıda bulunabileceğini yazdım. Ancak hemşehril

Herkes kalabalıktı, bense çok yalnızdım. Kendini tanımayan herkes çok yalnızdır. Boyumdan büyük işlere kalkışıp "âşık" oldum ben de. Sandım ki âşık olursam çıkarım yalnızlığın karanlık sokağından. Çıkamadım. Üstelik dönüş yolunu bulamayacak kadar da ilerledim o sokakta. İlerledikçe karanlığın zifirîsine kaldım. Çünkü ben İlyas`ın Asya`yı bulduğu o anda bir ömür takılı kalıyordum. Bu duru hikâye, yirmili yaşlarımın en güzel hediyesi... Biri yemyeşil uçsuz bucaksız bir ormandı, diğeriyse Peyami Safa`nın tasvi

Sokaklardan gelen bir çocuğun kabadayılığı yakalamasıyla, her şeyin hayatına bir anda çekilmesiyle başlayan hayatı... Kabadayılıktan iş insanı olma yolundayken bir payon kadınının her şeyi yerle bir etmesinin hikayesi. Coşkun Azizoğlu`nun kendi kaleminden yaşanılmış bir hayat hikâyesi: Gerçek Bir Kabadayı ve Gerçek Bir Pavyon Kadını. Elif Erdoğdu

"Gökkuşağının capcanlı renkleriyle kaplı Cümbüş, ışıl ışıl parlayan Şimşek, mis gibi kokan çiçeklerle bezeli Şebnem ve mavinin muhteşem tonlarına sahip benzersiz Mercan... Bu sihirli masal, dört olağanüstü midillinin renkli dünyasında geçiyor. Bir gün Mercan`ın renkleri ansızın soluverir. Arkadaşları Cümbüş, Şimşek ve Şebnem, ona yardım etmek için bir araya gelir ve her biri Mercan`a özel bir hediye hazırlar. Mercan, bu sevgi dolu hediyelerin etkisiyle hem renklerini geri kazanır hem de arkadaşlarının ona d

Sevgili delikanlı adayı okuyucum… Bu kitap delikanlı olmanın erdemini ve faziletini anlatmak maksadıyla kaleme alınmıştır. Bu kitapta ilk önce delikanlı olmanın ne kadar büyük bir erdem olduğunu öğreneceksin. Erdemli bir delikanlı olmanın ilkelerini okuduğun zaman, bu görevin zorluğunu anlayacaksın. Delikanlı olmanın maddi bir kazancı yoktur. Delikanlı olmanın kazancı insanların sevgisini ve takdirini kazanmaktır.

SATILIK ŞİİRLER Hem de en güzel aşk şiirleri değil. Can yakıcı, Azap dolu, Ve acının dozunun arttırıldığı şiirler. Seninle, senin gözlerin ve gözyaşlarınla, Paylaşacak hiçbir şeyim kalmadı artık. Bir dahası olmayacak inan. Sen yağmur gibi gözlerimden düşerken, Ben bugün yine, Seni ne çok sevdiğime ağladım. Artık çok geç, Bembeyaz karların üzerine bıraktım kendimi. (Arka Kapak) GÖSTERİŞİ BİR KUŞ KAFESİNE KİLİTLEDİK Senin neden haberin olmadı ki? Yoksa sana söylemediler mi? Tenin buz gibi, Ne sokaklarda sen

Bazen sevinmiş bazen üzülmüş olabilirsin bu hayatta. Çok farklı duygulara kapılmış, imkânsızı aramış ve kaybetmiş olabilirsin belki. Belki de hep güzellikler seninle olmuştur. Aslında; Bir yaprak gibi dalın ucundadır hayat, Kopmak ile kopmamak arasında kararsız; Rengini hâlâ alamamış gibi doğadan, Solmak ile solmamak arasında tutarsız.

Yeni Başlayanlar için STRATEJİ EL KİTABI Başlangıçta askerî amaçlar için üretilmiş olan "strateji" kavramı, günümüzde devlet yönetiminde, güvenliğin tüm boyutlarını dikkate alarak politik, ekonomik, psikolojik, teknolojik, askerî ve diğer güç unsurlarının kullanılmasını kapsayan geniş bir anlam kazanmıştır. Genişleyen kapsamıyla birlikte konunun giderek karmaşık bir hâl aldığı görülmektedir. Strateji konusunu, kuramsal ifadelere ve teknik ayrıntılara boğmadan anlatan bu eser, güvenlik alanındaki çalışmalara

Bu kitap, şairin şiire duyduğu sevginin kanıtıdır. Şiirlerindeki çarpıcı, yılgın ya da umut dolu duyguları, masalsı bir dille ama tam da yaşamın en gerçek hâllerinden esinlenerek yazdığını göreceksiniz. İçimizden geçirip de cümlelere dökemediklerimizi edebiyatın en nazik dalı, şiirle anlatmayı başarabilen şairin ikinci kitabı Üç Küçük Kadın Üç İri Adam; coşkulu, tutkulu ve haksızlıklara tepkisiz kalamayan yanımızı harekete geçiriyor. Yaşadığı dünyanın insanlığı etkileyen sorunlarına hep öfkelenmiş ruhunun b