6'sında ya da 16'sındaki kız ya da erkek çocuklar için koca bir çuval dolusu masal. Renkli, heyecanlı, neşeli ve mutlu yaşamak isteyenlere efsane, fantezi, aşk, hayal, sihir ve gülmece cümbüşü. Henüz kitapların var olmadığı çok eski zamanlarda gezgin masalcılar varmış, hükümdarları ve halkı eğlendirmek için bu kitaptaki masalları anlatırlarmış. Soğuk ve karanlık kuzey ülkelerinde uzun kış akşamları dedeler ve nineler evlerindeki ocağın yanına kurulur, başlarına toplanan çocukları eğlendirmek için bu kitap

6'sında ya da 16'sındaki kız ya da erkek çocuklar için koca bir çuval dolusu masal. Renkli, heyecanlı, neşeli ve mutlu yaşamak isteyenlere efsane, fantezi, aşk, hayal, sihir ve gülmece cümbüşü. Henüz kitapların var olmadığı çok eski zamanlarda gezgin masalcılar varmış, hükümdarları ve halkı eğlendirmek için bu kitaptaki masalları anlatırlarmış. Soğuk ve karanlık kuzey ülkelerinde uzun kış akşamları dedeler ve nineler evlerindeki ocağın yanına kurulur, başlarına toplanan çocukları eğlendirmek için bu kitap

Gündelik hayatın gerçekliğinden ve tekdüzeliğinden afsunkar bir dünyaya açılan bir kapıdır Binbirgece Masalları. Alaadin in Sihirli Lambası , Ali Baba ve Kırk Haramiler gibi epeyce tanınanlarının yanısıra pek çoğumuzun daha önce duymadığı masalları da içeren elinizdeki Arap Geceleri seçkisi, unutulmaya yüz tutmuş çocukluk çağının o kendine has sadeliği ve hayalperestliğinden, hafızalarımızda üzeri küllerle örtülmüş tatlarından bir kaçını daha gün yüzüne çıkarıyor. Sıradışılığa, gerçeküstülüğe, büyüye,

XIX. yüzyılda Fransızların bazı Arap topraklarını işgal etmesi, bu toprakların ekonomik ve politik bakımdan Avrupa egemenliğine girmesinden sonra Batı ile Arap dünyası arasında yeni bir edebi dönem başlamıştır. Arap öykücülüğü bu devrede kıssacı anlayıştan ve destansı etkilerden sıyrılarak, yapısal açıdan Batı nın öykü anlayışına doğru adım atmıştır. Yeni okulların açılması, öğrenim amacıyla Avrupa ya öğrenci gönderilmesi, Mısırlı Rıfat et-Tahtavi (1801-1873) ile başlayan çeviri hareketleri ve 1822 de Mehme

Asırlardır haklı bir şöhrete sahip olan İran edebiyatında çağdaş öykücülüğün muştucusu Cemalzade, ilk kez 1922 de Berlin de basılan Bir Varmış Bir Yokmuş adlı hikayaler mecmuasında daha önce Dihhoda ın Şundan Bundan ında karikatürize ettiği insan tiplerini işledi. Sadık Hidayet, Cemalzade nin açtığı yolda ilerledi ve psikolojik öykücülüğe doğru adım attı. Fransız edebiyatından etkilenen ve sürrealist bir hikayeci olan Hidayet, Kör Baykuş adlı eserleriyle Türkiye de tanındı. Freud un öğretilerinden esinl