Tarihsel olarak Avrupa’daki dinî cemaatlerin haklarının korunması bağlamında ortaya çıkan azınlık kavramı, yıllar içinde pek çok dönüşüm geçirmiştir. Milliyetçiliğin yükselişiyle birlikte azınlık kavramı, etnik ve dilsel azınlıkları kapsayacak biçimde genişlemiş ve yeniden tanımlanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve Lozan Barış Antlaşması ile birlikte, ülkedeki azınlıkların statüsü ve hakları şekillenmiş, bu tarihsel ve kavramsal dönüşümler ışığında tartışma konusu olmuştur. Bu çerçevede ...