“Arkadan bağladığın başörtün kayıp gitmiş, örgülü saçın savruluyordu rüzgârda... Hele gözden yitip gittiğin dağın yamacından dörtnala gelip duruşun, şaha kalkan atın yularını çekip yanımızdan tekrar uzaklaşışın, beni görmeyişin... Yüzün başka bir yüzdü, üzenginin üzerinden doğrulup öne eğilişin, ışık vurmuştu çizmelerinin üzerine, hele ki kahkahan... Sonra bir tur daha atıp inişin, duruşun... Seni anlamak için çıktığım anılar yolculuğundaki ilk durak h ...