Edebiyat yalnızca sözcüklerden mi ibarettir? Yoksa sessizlikle ölümün gölgesinde doğan, bizi varoluşun en derin noktalarına taşıyan bir deneyim midir?
20. yüzyılın düşünce dünyasına damgasını vuran Maurice Blanchot, Yazınsal Uzam'da edebiyatı yalnızca bir estetik uğraş değil, felsefi ve varoluşsal bir deneyim olarak konumlandırır.
Blanchot'nun yoğun şiirsellikle örülü analitik yaklaşımı, modern edebiyatı felsefenin en uç sorularıyla buluşturur ve edebiyat teorisinin ufkunu ...