STK’ların başarılı sayılabilmesi için ilk kuruluş senelerinde etkinlikler düzenlemesi yeterli sayılabilecekken, sonraki dönemlerde etkinliklerin bir düzen içerisinde, şuurlu bir biçimde icra edilmesi ve yönetilmesi gerekmektedir. Kuruluş döneminde STK’ların icra ettiği etkinlikler detaylı araştırma ve analiz yapılmadan, çoğu zaman herhangi bir planlama dahi yapılmadan az sayıda gönüllünün gayret ve çabasıyla uygulanırken, kurumsallaşmanın gelişmesiyle etkinliklerin daha planlı ve programlı olarak icra edilmesi amaçlanır. Günümüzde de sivil toplum çalışmaları algısına ve teknolojik faaliyetlerin çok hızlı seviyede gelişmesine bağlı olarak STK etkinlikleri; çok daha büyük bir kitleye ulaşarak, STK çalışanları ve gönüllülerinin birlikte hareket etmeleriyle eskisine nazaran daha önemli ölçüde ekonomilerle, daha sistemli, daha şuurlu ve son teknolojik gelişmelerden faydalanarak yönetilmektedir. Günümüzde STK’ların etkinliklerini başarılı bir şekilde yönetmesi için hedef kitle ile daha iyi ilişkiler geliştirmesi, çalışanlarını ve gönüllülerini motive etmesi, takipçileri veya bağışçıları ile daha sıkı bir bağ kurması, ürettiği sosyal faydayı artırması, bağışlarını artırması, bütçelerini daha verimli bir şekilde kullanması gibi gereklilikler önem kazanmıştır. Bağışçı, sponsor ve gönüllüler, yaşanan teknolojik gelişmeler ile katkıda bulundukları STK’ları ve onların etkinliklerini daha yakından takip etmeye başlamıştır. Bu durum STK’ların, kurumsal ve etkinlik bazlı daha şeffaf olmalarını önemli ölçüde etkilemiş hatta zorunlu hâle getirmiştir denebilir. Gelinen durum göz önünde bulundurulduğunda STK’ların gerçekleştirdiği etkinliklerin daha etkili, dinamik, nitelikli, sosyal fayda değeri yüksek olmasına ve süreklilik arz etmesine daha çok önem verilmektedir