Bu kitap, yalnız milliyetçilik üzerine son on yılda yayımlanmış en önemli eserlerden biri değil, bu alanın klasiklerinden biri. Hintli yazar Partha Chatterjee`nin kitabı, öncü bir eser: Doğulu sömürge ülkelerde milli devlet kuruluşlarına özgün bir kuramsal yaklaşım getiriyor. Bu ülkelerde milliyetçiliğin doğuşu kalıplaşmış bir anti-emperyalizm yorumuyla ve/veya Batılı modeller örnek alınarak incelenegeldi. Oysa Batı`ya başkaldırarak bağımsız devletlerini kuran eski sömürge ülkelerde zihinler bu kalıplarla açıklanamayacak bir altüst oluş yaşıyordu. Genel olarak bütün Doğu dünyasında milliyetçiliğin inşasına, modernleşme gerekliliğiyle Batı`yla başetme meselesi damgasını vurdu. Chattarjee, milliyetçiliğin ve milli devlet kuruluşuna dair savaşlardan, direnişlerden ve anlaşmalardan okunabilecek hikayenin arka planında, zihinlerde cereyan eden o büyük altüst oluşun analizini yapıyor. Ele aldığı da herhangi bir örnek değil, bir alt-kıta, Hindistan. Anti-emperyalist Üçüncü Dünya milliyetçiliğinin simge isimleri Gandi ve Nehru. Doğulu milliyetçi akımların evrensel sorusu: "Özgün yerli-milli kültürümüzle Batı`dan gelen kültürü nasıl bağdaştıracağız?" Hint milliyetçiliğinin "Kalkış", "Manevra" ve "Varış" evrelerinde bu soruya verilen farklı cevapları Chatterjee`nin oturttuğu çerçeve, gerçekten bütün Batılı-olmayan milliyetçi akımları anlamak için mükemmel bir kuramsal anahtar sağlıyor.