Hasta olan Maupassant tarafından yazılmış, hayatının arzusu, eziyeti ve kurbanları olan kadınlara veda eden acı dolu bir roman. Soğuk ve kalpsiz, etrafını pek çok talip ile dolduran ve hiçbirine karşı hiçbir şey hissetmeyen ve merhum kocasının kendi dünyevi hırslarını tatmin etmek için evlendiği bir kadınının hikayesini anlatıyor. Bu büyüleyici ve heybetli varlıkla karşılaşan kahraman, onu baştan çıkarmaya karar verir. Kadın kahraman Avusturyalı bir diplomatla flört etmeye başladığında, kahraman, şiddetli, melankolik ve acımasız aşk tutkusuyla harap olurken, nazik bir köylü kadının kollarında rahatlık aradığı kırsal bölgeye kaçar. Romanın kahramanı genç yaşta kocasını kaybeden ve dul kalan Madam de Burne’dir. Madam de Burne, biraz vefat eden kocasının kendisine eziyet etmiş olması, biraz da dominant ve çapkın bir kişiliğe sahip bulunması nedeniyle, erkeklerle aşk oyunu oynamaktan, onlarla gönül eğlendirmekten, onlara hükmetmekten hoşlanan bir kadındır. Diğer kahraman Andre Mariolle, Madam de Burne’ye deliler gibi âşıktır. Roman bu ikilinin ilişkileri, Madam de Burne’nin Mariolle ile çelik çomak oynar gibi aşk oyunu oynaması ve gönül eğlendirmesi üzerine kuruludur. Bu ilişkiden, “celladına âşık olmaktan”, Madam de Burne’nin kendisiyle oynaşmasından boğulan Mariolle, çareyi ve kurtuluşu ondan kaçmakta bulur ve kaçar da ama kendisini ondan, onun oyuncağı ve gönül eğlencesi olmaktan kurtaramaz.