Görünüşte Alice için her şey yolunda gitmektedir. Gerçekte ise ancak uyku haplarıyla uyuyabilmekte, obsesif kompülsif takıntılarla uğraşmakta ve birkaç sene önce ardında bırakıp kaçtığı trajedinin onu tekrar bulacağı korkusuyla panik ataklar geçirmektedir. Yarı Fransız yarı Amerikalı olan Alice, doğduğu ülkeyi bırakıp Paris’e yerleşmiştir ve tek bir amacı vardır: her şeye sıfırdan başlayıp kendini yeniden inşa etmek. İş aramaları sonuçsuz kalınca genç ve hayalperest bir CEO tarafından kurulan sıra dışı bir start-up için çalışmaya başlar. Bu start-up, dünyada teki kaybolmuş tüm çorapları eşleştirmeyi amaçlamaktadır. Her ne kadar Alice henüz farkında olmasa da, yabancısı olduğu bu şehirde yaşadığı karşılaşmalar hayatını altüst edecektir. Başkalarıyla arasına duvarlar örmekte ustalaşmış olabilir ama geçmişindeki acı gerçeği daha ne kadar gizli tutmayı başarabilecektir ki?