"Mert Arık, nitelikli kitaplarıyla çocukların yaratıcı düşünme becerilerinin gelişmesine önemli ölçüde katkı sağlıyor. SATIŞ REKORLARI KIRARAK KİTAPLARI MİLYONLARA ULAŞAN MERT ARIK’TAN YİNE ŞAHANE BİR HİKÂYE! O sabah öğretmen sınıfa büyük bir sürprizle gelmişti. Atlas, sürprizleri çok seviyordu. Büyük sürprizlere ise bayılıyordu. Büyük sürpriz neydi? Okumayı öğrendikleri zaman onları neler bekliyordu? Bir kitap çocukları nerelere götürebilirdi? Ve dinozorunuzun ner

“Düğmeler, kumaş parçaları, atılmış kutular, renkli iplikler... Elimizdeki malzemeler bir oyuncağa dönüşürken, ortaya çıkan oyuncak da bizi yeni duygulara, dostluklara, keşiflere doğru dönüştürür... Fabrika yapımı bir oyuncağın üstünde, çocuk sağlığına uygun olduğunu gösteren bir belge olmalıdır... Ellerimizle yaptığımız oyuncaklarda ise böyle bir uyarıya gerek yoktur... Çünkü el yapımı oyuncak, hayal dünyamızın ürünü olduğu için doğası gereği güven vericidir... Anıl Basılı’nın öykü kitabında, bir oyuncağın

Korsanlar Seyahat’in macerasever mürettebatı ve yolcuları azgın bir fırtınaya yakalanıyorlar. Gözlerini bir açıyorlar, bambaşka bir evrendeler. Aşırı sessiz bir okyanus, gizemli bir ada ve eski bir liman… Ada sakinleri çok zeki ve çok becerikliler. Ev, Ateş, Tekerlek, Para, Rakam, Yazı gibi şeyler ilk onların akıllarına gelmiş. Sadece minik bir kusurlar var, çok alınganlar. Buluşlarıyla çok övünüyorlar ve asla eleştiri kabul etmiyorlar. Korsanlar Seyahat’in mürettebatı Puhu, Ebabil, Serçe, Kuzgun, Anka i

Birini çok sevdiğimizde “seni seviyorum” cümlesinin içine o güçlü duyguları sığdırmak yeterli olmayabilir. Zaman zaman sevgimizin ne kadar büyük olduğunu göstermek için daha vurucu cümlelere başvurmaya ihtiyaç duyabiliriz. “Seni dünyalar kadar çok seviyorum” ya da “Seni canımdan bile çok seviyorum” gibi… Bazen bir şarkı armağan ederiz sevdiklerimize bazen de şiirler paylaşırız. Filmlerden, sık sık da kitaplardan alıntılar yaparak; o çok özel kişiye duyduğumuz eşsiz sevgimizi somutlaştırmaya çalışırız.Seni Y

Bu sette King ve Kayla serisinin üç kitabını birlikte sunuyoruz. • Kayıp Kurabiye Olayı • Gizemli Fare Olayı • Gizli Şifre Olayı Merhaba! Benim adım King. Ben bir köpeğim. Bu da Kayla. O benim insanım. Biz dedektifiz!

Badem, başka türlü bir kedi!Yeni ülkeler görmeye ve başka kültürleri öğrenmeye bayılıyor. Önceki maceralarında Finlandiya’yıve Estonya’yı ziyaret eden Badem, bu sefer deKızıldeniz’e gidiyor. Üstelik de bir gemi ile!Geyik’in sırtında yolculuk yapmaya alışkın olan Badem,bir devenin sırtında yolculuğuna devam ediyor.Mısır prensesi Çina ile önce piramitleringizemli koridorlarından geçiyor,sonra da kayıp yüzüğün peşine takılıyor.Esrarengiz Mısır gezisinden geriye harika anlarve unutulmaz dostlar kalıyor!

Kimsenin hata yapmadığı bir dünya hayal edin. Bu nasıl mümkün olur? Yaramaz Bulut'u anlatan bu kitap ne hata yaparsak yapalım, yaptığımız hatayı anlayarak bir daha tekrarlamamayı bize öğretiyor. Birlikte daha güzel yarınları yaşayabileceğimizi bize çok naif bir şekilde gösteriyor.

Hey Sen !!!Bizimle Birlikte Yıldızlarla Sohbet Etmeye, Can Dostlar Takımıyla Hayvan Dostlarımızın Dilini Anlamaya, Sihirli Bir Değnekle Hayal Dünyamızda Özgürce Dolaşmaya, Oyun Ülkesinde Ki Arkadaşlarımızla Bilmeceler Çözmeye, Trollerle Ormanın Derinliklerinde Ki Gizemleri Keşfetmeye, Anılarımıza Kulak Misafiri Olmaya…Var Mısın? ? ?

Toti, bu sefer bambaşka bir macera ile karşınızda.Eda ve Selma ile yaşadığı yuva, sevgi dolu.Ama gelin görün ki Toti, hep bir macera peşinde.Eski bir film artisti olan Ayşen teyzenin evineyaptığı ziyaretler, hayatına renk katıyor.Ancak bu ziyaretler, bir gün Toti’nin bile hayal edemeyeceği kadar büyük bir maceraya atıyor onu.Üstelik en az kendisi kadar çılgınbir yol arkadaşı var bu sefer:Domates Güzeli Ayşen teyze!“Bundan böyle başımıza bir iş gelmez.Televizyon yok, ilaç yok, priz yok…Allah’ın çadırındayız.

Onun adı Hayal. Ailenin en meraklısı.Ona “Yerinde duramayan!” derler.Acaba neden?Onun çocukluğu Yüncüler köyünde geçti…Renkli bebekleri, pahalı oyuncaklarıolmayan Hayal, kendi oyunlarını,kendi oyuncaklarını icat etti.Hem çok eğlendi hem de eğlendirdi.Ama Hayal’in kalbinde icat etmek istediğiçok önemli bir şey daha vardı:Bu, savaşı tüm dünyada durdurabilecekbir icat olabilir miydi?

Merak ve gizemli bir kitap yüzünden karşı karşıya kalınan olaylar kahramanlarımıza unutulmaz anlar yaşatmıştır. Tek istedikleri eve ve ailelerine sağ salim dönebilmektir. Lakin bunun için akıl, cesaret, bilgi ve şans gerekmektedir.Ellerindeki yakutu almak isteyen son derece güçlü krallar son ana kadar pes etmeyecektir. Kahramanlarımızı kurtarabilecek güç ise sıradan bir varlığa ait değildir.

Bukalemun Leon, denize doğru yürürken güneş parlıyor, hafif bir rüzgâr esiyordu. Birdenbire dört dev Leon'un yolunu kesti. Leon durdu ve renk değiştirdi ama devler ondan korkmadı. Leon'u da alıp kendi yaşadıkları, garip kokusu olan evlerine götürdüler ve bir akvaryuma koydular. Leon ise buna çok üzüldü, âdeta kara bulutlar kapladı içini. Peki, bu hüznü kim dağıtacak? Bukalemunun Rüyaları, okurlara bazen âdeta bir renk pınarı sunarken bazen de siyah-beyaz denizlere götürüyor. Tüm bunlar olurken ise yeşil ya

Her şey bilim merkezine kayıt olmamla başlamıştı. Dev bir robot yapmıştım ve adını Hayrimatör koymuştum. Robotumla uğraşmaktan arkadaşlarıma vakit ayıramıyordum. Rafadan Tayfa olarak eski birlikteliğimiz ve neşemiz kalmamıştı. Zobi’nin de yardımıyla nihayet uğraşlarım sonuç verdi ve robotum bilim fuarında sergilendi. Ama mutluluğum kısa sürdü… Hayrimatör’üm, Zobi’nin yüzüğü ve Galata Kulesi kötülerin elinde kayıplara karıştı. İşte şimdi arkadaşlarıma çok ihtiyacım vardı. Rafadan Tayfa eski günlerdeki g

Öğretmen, Rafadan Tayfa’ya bir ödev vermiş ve şu soruların yanıtlanmasını istemişti: “Kişisel veri nedir? Kişisel veri nasıl paylaşılmalıdır? Kişisel veri güvenliği nasıl sağlanmalıdır?” Hayri ve Kamil; Kuşçu baba, Sadettin Usta ve Basri amcanın yardımlarıyla ayrıca Fatma ninenin desteğiyle kişisel verinin ne olduğunu öğrendi. Doğum tarihleri, adres bilgileri, telefon numaraları, e-posta adresleri, şifreleri gibi daha birçok bilgi kişisel veriydi ve uluorta kimseyle paylaşılmamalıydı. Peki bu kişisel ve

Ortzadarra, çamura boyandıkça renklerini kaybeden bir palyaço. Üstelik ağladıkça peşini bırakmayan bir bulut… Yeryüzünün güzelliklerinden mahrum kaldıkları için birbirlerine görmedikleri yerler hakkında hikâyeler anlatarak Gaua’dan kurtulacakları günü bekleyen Bizirikler… Meleğe benzeyen yarı insan, yarı kuş biçimindeki canlılardan oluşan Zerua Krallığı… Güneşin ısıtmadığı, yağmurun ıslatmadığı saklı bir yer… Kâğıttan bir kasaba… Bu kasabada yaşayan kimisi bıçak kadar keskin kimisi de pamuk kadar yumuşak kâ

Saksağan Sokak’ta çocuklar dev apartmanlarda yaşıyor ve güneş doğmadan okul servislerine biniyorlar. Ve tüm günler ev ödevi sıkıcılığında geçiyor. Bu sokakta akşamları sert rüzgârlar estiğinde tahtaları gıcırdayan gizemli bir ev var: Çarpık Ev. Geceleri odalarından onu merakla gözetleyen çocuklar, onun sapsarı bir ışıkla aydınlanan pencerelerinde, kuşlar gibi havada kanat çırpan marullar, canavara dönüşen bir kadın ve belki de bir fil görüyorlar! Dört arkadaş Çarpık Ev'in sırrını çözmek için harekete geçiyo

Hayatı boyunca hiç macera yaşamamış olan Tembel Tamer, sıkıcı bir hayata mahkûm gibi hissediyordu. Ta ki, Selma, Selim ve Ferhat kapısını çalana kadar! Olamaz! Tamer’in annesi iki gündür kayıp ve kimse haber alamıyor. İpuçlarını çözmek için Tamer’in tembelliği bırakıp yola çıkması gerekecek! Tamer’in annesini bulmak için Karadeniz’e açılan gizemli bir yolculuğa çıkacaklar. Burada Tamer ve arkadaşları türlü türlü tehlikelerle karşılaşıp, çeşitli sınavlardan geçerek, cesaretlerini ve zekalarını keşfedecekler.

1982 yılında Aydın'da doğdu. Anne ve babasının mesleklerinden dolayı yedi bölgenin dördünde yaşadı. Çocukluğundan beri en önemli derdi anlatmak oldu. Hayat amacının dinlemek, konuşmak ve yazmak olduğunu anladığı andan itibaren yazmaya başladı. İlk ödülünü "Ankara'da Bir Kız" şiiriyle 8 yaşındayken aldı. Sonra durmadı. Telefonlara inat, içinde hikâyeler koşan mektuplar yazdı. Postaladı. Bir meslek seçmek zorunda kaldığında kelimelerle uğraşmak istediğini biliyordu. Gazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bö

Susan Verde, Peter H. Reynolds'ın resimlediği Ben Yogayım, Ben İnsanım ve Ben Sevgiyim'in yazarıdır. Çocuklara yoga ve farkındalık eğitmenliği yapan Verde, East Hampton, New York'ta yaşıyor. Peter H. Reynolds; Nokta ve Mış Gibi ödüllü ve çoksatar pek çok kitabın hem yazarı hem de çizeridir. Çok sevdiği Blue Bunny Books and Toys mağazasını işlettiği Dedham, Massachusetts'te yaşamaktadır.

Yiyecek arayan minik tilki, karın altında tuhaf bir kutu buldu.Orman hayvanları ne olduğunu anlamak için biraz kurcalayınca, kutu şarkı söylemeye başladı. Bu şarkılar o kadar güzeldi ki, ormandaki yaşam değişti. Hayvanlar müzikle dans ediyor, hayallere dalıyor ve çok eğleniyorlardı.Ancak bir gün tuhaf bir şey oldu ve kutu şarkı söylemeyi bıraktı.Müzik, doğa ve yaşamın güzelliğini anlatan harika bir öykü...