Aslında vampirler doğum günlerini kutlamazlar. Ama Küçük Vampir buna o denli heveslendi ki, sonunda Anton dans okulunda onun için çok özel bir vampir-doğum günü partisi organize etmek zorunda kaldı. Ve tabii vampir takımı insanlara özgü alışkanlıklara yabancı olduğundan her şey birbirine girdi. Sonunda dans öğretmeni Kuğuboynu, Dorothee Teyze´ye aşık oldu -üstelik nasıl bir tehlikeye atıldığının farkında bile olmadan....

Vampirlerin bir konuğu var. Titrektaşzade mezarlığında bir süredir genç bir kız kalıyor; Olga Sabundomuzu. O geldiğinden beri Küçük Vampir bambaşka biri sanki. Öylesine sararıp solmuş ki, Anton arkadaşını tanıyamıyor. Bunun sorumlusu Olga; çünkü Küçük Vampir, Olga´ya sırılsıklam âşık. Onun uğruna her tehlikeyi göğüslüyor; hatta Dorothee teyzenin öfkesini bile,,, Olga ise Küçük Vampir´le kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor. Başka yetenekleri de var; örneğin parti vermek... Anton ve Anna Küçük Vampir´le n

Tobi, arkadaşlarıyla birlikte evde küçük bir doğum günü partisi düzenler. Partiye, Tobi´nin hiç sevmediği, ama annesinin çağırdığı komşu kızı Inge de katılır. Tobi ve Çiko Inge´ye güzel bir oyun oynarlar... Ancak bu tür oyunlara alışık olmayan Inge, Tobi´ye çok kızar; öfkesinden hüngür hüngür ağlar; Tobi´den intikam olmaya yemin eder. Tobi ve ailesinin evde kocaman bir köpek beslediğini apartman yöneticisine duyurur. Tobi, zor durumdadır. Çiko´yu yanına alıp evden kaçmalı mı, yoksa sorunlara göğüs gerip müc

Tobi´ye küçük bir kardeş gelir. Hem de durmadan ağlayan bir kardeş! Ağabey olmasına karşın Tobi, kardeşine bir türlü alışamaz. Çünkü Tobi´ye göre, annesi ve babası, ailenin bu şirin ve yeni üyesi yüzünden onun köpeği evden gitmek zorunda mı kalacaktır? Hayır! Tobi, buna kesinlikle izin veremez. Neyse ki, çikolata düşkünü kahramanımız, bebeğin hayatını kurtarır ve ailenin sevgisini bir kez daha kazanır.

Tobi ve ailesi tatile çıkarlar. Tatil için alınan araba, öyle büyüktür ki, Çiko gibi kocaman bir köpeğe bile yer vardır. Yolda yenmek üzere alınan abur cuburlara bakıldığında, yolculuk Çiko için hiç sıkıcı olmayacağa benzer. Ancak tatil beldesi için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. Çünkü Tobi´nin başının belası Inge, annesi ve küçük köpekleri Bücür de aynı yerde tatil yapmaktadır. Tobi, bir çözüm aramaktadır. Bu öyle bir çözüm olmalıdır ki, hem kimseye zarar vermemeli, hem de Inge´den kesin kurtuluş anla

Tobi ve annesi, Çiko´yu köpek diş macunu reklamının seçmelerine götürür. Çiko seçmelerdeki beyaz önlüklü adamları görünce, birden ürperir. Korkuyla titrer. Çünkü gördüğü kişiler, Tobi´yle tanışmadan önceki kötü kalpli sahiplerine benzemektedir. Bir daha o eski ve korkunç günleri yaşamamak için kaçıp saklanır. Ortada çözülmesi gereken büyük bir sorun vardır: Seçmelerdeki beyaz önlüklü adamlar, Çiko üzerinde inanılmaz deneyler gerçekleştiren araştırmacılar mıdır? Bu araştırmacılar, reklam filmi hikâyesini, Çi

Anton´un çok tuhaf bir arkadaşı var. En azından annesiyle babası öyle düşünüyor. Bir de bu arkadaşın gerçekte kim olduğunu bilseler... Küçük bir vampir! Rüdiger son derece cana yakın bir vampir. Anton´u hiç ürkütmüyor, daha doğrusu çok az ürkütüyor. Yine de bir vampirle arkadaşlık kurmak sorun olabilir; hele o vampir "mezar yasağı" alıp da taşınmak zorunda kalırsa... Üstelik kendine yer olarak Anton´ların kilerini seçerse...

Anton sıkıntıdan patlıyordu. Ancak bu, dans kursuna gitmesi için yeterli bir gerekçe değildi. Ne var ki Küçük Vampir ve Anna´nın ısrarları sonucu vals dansına ilgi duymaya başladı. Yalnız bir sorun vardı. O da vampir polkosanı becerip beceremeyeceğiydi. Üstelik dans hocaları hiç de tekin birine benzemiyordu...

Noel yaklaşmaktadır. Ama bu Anton´un umurunda bile değildir. Çünkü o, en iyi dostlarını, yani Küçük Vampir ile kız kardeşi Anna´yı özlemektedir. Neyse ki annesi imdadına yetişir... Hem de inanılmaz bir öneriyle... Anton, Noel gecesi arkadaşlarını eve davet edebilecektir! Fikir güzel olmasına güzeldir, ama vampirlerin Noel´i nasıl geçirdiği tam bir bilmecedir..

Anton kendini çok yalnız hissediyordu. Çünkü vampir arkadaşları Anna ve Rüdiger, anavatanları Transilvanya´ya dönmüşlerdi. Ne yapıp edip onları ziyaret etmeliydi. Çok şanslıydı. Psikolog Bay Ruhsil, anne ve babasını Romanya gezisi için ikna etmişti. ancak Anton, vampirlerin anavatanında yalnız arkadaşlarıyla değil, aynı zamanda vampirlerin en tehlikelisi Kont Drakula ile de buluşacaktı.

Anton´un okulu bir sınıf gezisi düzenler. Anna ve Rüdiger de Anton´un canı sıkılmasın, diye onu ziyarete giderler. Öğretmenleri gezinin son günü bir parti verir. Hem de esaslı bir vampir partisi! Ama bu partide neler olacağını önceden bilseydi, bu işe kalkışır mıydı hiç?

Anton, Anna ve Rüdiger, Dorothee Teyze´nin aşığı Saf Dilzade´nin gerçek bir vampir olmadığndan şüphe etmektedirler... Şüphelerini "Toprakaltı Mobilyaları" adlı firmanın sahibinin söyledikleri de güçlendirmektedir... Acaba nişandan önce gerçeklere ulaşma imkanı bulabilecekler miydi?

Anton´un yüreği mezarlığa girer girmez küt küt atar. Anna´nın yanında olması dahi korkusunu önleyemez.. Buna rağmen kız arkadaşını izlemekten geri kalmaz. Anna, ay ışığında parlayan eski kilisenin önünde durur. "Beni burda bekle!" dedikten sonra çalıların arasında gözden kaybolur.

Anton´un yüreği yerinden fırlayacakmışçasına atıyordu: Karşısında bir vampir, gerçek bir vampir vardı çünkü! Bunu anlamamak için kör olmak lazımdı: Pespembe bir pudra tabakasının altında bembeyaz bir yüz. Gri renkli, hafifçe kızarık gözler. Gür ve siyah saçlar. Anton, belki de yüz yaşında, diye düşündü ve bakışlarını hemen çevirdi. Çok korkmuştu...

Küçük Vampir´in kız kardeşi Anna, kıskançlıktan çatlamak üzeredir. Acaba Anton, Olga´yı gerçekten seviyor mudur? Bir başka ciddi sorun ise Dorothee Teyze´nin Saf Dilzade´ye duyduğu aşktır... Dorothee Teyze öyle aşıktır ki, aşktan gözü hiçbir şey görmemektedir. Her ne pahasına olursa olsun Saf Dilzade´yi Titrektaşzadeler ailesine sokmak istemektedir. Ancak Anna ve Anton´un Saf Dilzade hakkında ciddi şüpheleri vardır...

Küçük Vampir sırılsıklam aşıktı... Öyle aşıktı ki, Olga´nın sevgisini kazanabilmek için psikolog Bay Ruhsil´in uyguladığı ´vampirlerde güneş ışığı korkusun yenme programı´na katılmada herhangi bir sakınca görmedi.. Ama bu arada sevgili arkadaşı Anton´un dostluğunu da yitirmemeye özen göstermesi gerekiyordu...

Küçük Vampir hala İniltiler Vadisindeki harabede oturuyor. Anton ise Kurt İninden Esen Vadiye taşınmak zorunda kaldı; Bayan İffet´in sıkıcı pansiyonuna. Tabii annesiyle babasının tüm çabalarına karşın, o yine kaçmanın bir yolunu buluyor. Küçük Vampir kalede bekliyor çünkü; şifreli vampir yazısıyla kaleme alınmış aile tarihini Anton´a okuyor. Anton heyecanla akşam olmasını bekliyor. Küçük Vampir´in büyük aşkı Olga´nın Transilvanya´daki sarayında başına gelenleri, o gece yaşanan korkunç olayları sonunda öğren

Çiftlikte tatil geçirmek mi? Anton, annesiyle babasının tatil planlarından hiç memnun değil. Sıkıntıdan patlamamak için Küçük Vampir´i kendisiyle gelmeye ikna ediyor. Zor zamanlarında o da Küçük Vampir´in yardımına koşmamış mıydı? (Bakınız, Küçük Vampir Taşınıyor) Ama bir vampirle yolculuğa çıkmak hiç de kolay bir iş değildir, çünkü genellikle vampirler trene binmezler... Unutmadan! Bu iki arkadaşın yolculuk macerasından hoşlananlar için bir kitabımız daha var: Küçük Vampir Çiftlikte.

Yüreğinin peşi sıra giden genç bir kız, ´hayatının erkeğini´ bulduğunda, bütün göstergeler ´meleklerin zamanı´nı işaret eder. Peki, ya yitirdiğinde?.. Berenice... On altı yaşında, ailesiyle birlikte yaşayan bir lise öğrencisidir. Henüz ne büyük aşklar yaşamış ne de büyük acılar... Kader kapısını, erkek arkadaşını aramak üzere evden ayrıldığı akşam, telefon kulübesinde çalar. Karşısına masal kahramanları kadar yakışıklı bir delikanlı çıkarır. Alman Dili ve Edebiyatı´nda okuyan Marian, Berenice´nin üzgün yüre