Buzul dağlarının çevrelediği, pınarların kaynadığı, puslu göğün altına gizlenmiş masalsı bir köyde yaşıyor İda. Ve dünyası, bir kar lalesinin peşine düşüp inanılmaz bir yolculuğa çıkmasıyla beklenmedik şekilde değişiyor. Dünyanın iyilik ve güzellik dolu olduğunu anımsatan Unutma Beni, bir kahramanlık öyküsü değil. Hem parçası olduğumuz dünyayı hem de içimizdeki iyiliği sonsuza dek korumayı; yıkmak yerine yapmayı, bozmak yerine iyileştirmeyi ve sevmeyi öğüt veren, bu basit gerçeği asla unutmamamızı fısıld

Bilgelik Okulunun üçüncü kitabı , özgürlük kavramını tartışmaya açıyor. Sorular sorup dünyayı algılamaya çalışan çocukları felsefeyle tanıştıran dizi, düşünce evreninin kapılarını aralıyor. Kaf Dağı'nın doruklarına inşa edilen Bilgelik Okulu'nun bütün öğrencileri gibi Ateş de yaşamı keşfetmeye çalışıyordu. Bilge Bilgeus, özgürlük kavramını sorgulayan Ateş'e bir ödev verdi. Gerçekten özgür müsün? sorusunun yanıtını arayacaktı. Yolu, kullanılacak sözcüklerin bile kurallarla belirlendiği Sessiz Kent'ten ve her

Bilgelik Okulu'nun taş binası, çağlar önce Kaf Dağı'nın doruklarına inşa edilmişti ve görkemli bir şatoyu andırıyordu. Ejderhaların, devlerin, tek boynuzlu atların, masallara konu olan türlü büyülü yaratığın yaşadığı bu dağın tepesinde uçuşan atmacaların, okulun sırlarını koruduğuna inanılırdı. Binlerce yıldır burada öğretmenlik yapan Bilge Bilgeus'un kaç yaşında olduğu da bu sırlardan biriydi. Bilgelik Okulu'nun bütün öğrencileri çok meraklıydı. Dünyayı keşfetmeyi, akıllarını kurcalayan tüm soruların yanı

Aynı mısın, farklı mı? Bilgelik Okulu'nun taş binası, çağlar önce Kaf Dağı'nın doruklarına inşa edilmişti ve görkemli bir şatoyu andırıyordu. Ejderhaların, devlerin, tek boynuzlu atların, masallara konu olan türlü büyülü yaratığın yaşadığı bu dağın tepesinde uçuşan atmacaların, okulun sırlarını koruduğuna inanılırdı. Binlerce yıldır burada öğretmenlik yapan Bilge Bilgeus'un kaç yaşında olduğu da bu sırlardan biriydi. Bilgelik Okulu'nun bütün öğrencileri çok meraklıydı. Dünyayı keşfetmeyi, akıllarını kurca

Dünya'nın yaşadığı köy, kalabalık ve gürültülü kentlerin uzağındaymış. Bu köyde gökyüzü griye dönmüş, yıldızlar görülmez olmuş. İnsanlar gülmeyi unutmuş, güneş bile parıltısını kaybedip solmuş. Günlerden bir gün, köyde zaman ansızın durmuş. Kuşlar havada asılı kalmış, rüzgar esmez, dere akmaz olmuş. Ve köyün en küçüğü Dünya, başına gelecekleri bilmeden bu gizemi çözmek için yola koyulmuş.