Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 45 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
 %  15
Uygarlık Paradigmasını Değiştirmek
Fikret Başkaya’nın ele aldığı pek çok olgu, küresel kapitalizmin artık sadece insani yabancılaşmalar, toplumsal kötülükler, doğa tahribatı yaratmakla kalmadığını, tüm canlıların varlığını doğrudan tehdit ettiğini gösteriyor. Uygarlık Paradigmasını Değiştirmek çöküş durumundan çıkmak için, insanlığın ve uygarlığın geleceğini kurtarmak için zihinsel yenilenmenin perspektiflerini tartışıyor. Yeni bir uygarlığa giden yolun aralanması ancak yeni fikirlerle, radikal bir entelektüel kopuşla mümkün olacak. Aksi hal
136 TL. 160 TL.
 %  20
Sosyo Ekolojik Bir Toplum İçin Ne Yapmalı
Üretimden tüketime, tüketimden sosyal ilişkilere ve inorganik bağlarla zayıflamış formasyonlara sahip bu toplumsal düzen sadece eleştirilmeyi değil, değiştirilmeyi de hak etmekte. Bir şeyi yok etmek ancak yerine başka birşey koymakla mümkün ise, değiştirmek ve yerine yeni birşey koymak için ne yapmalı sorusunu soruyor ve cevaplar arıyoruz... Biliyoruz ki, sosyal ve ekolojik baŞların organik hale getirilmesi yaşamın savunulması ile mümkün olacaktır. Bugün koparılmış olan insan - doğa - hayvan üçgeni tekrar
197.6 TL. 247 TL.
 %  20
Siyasi Ekoloji
İklim krizleri ve onların toplamı anlamına gelen ekolojik yok oluşun eşiğindeyiz. Eşikten atlamaya az bir zaman kala duruşumuzu siyasal ekolojik yönleriyle dile getirmeye çalıştık. Sözü yükseltmenin örgütlenmenin en önemli adımı olduğunu bilerek sorduk: Başka bir gezegene gitmeden veya yok etmeden bu gezegenin siyasi, ekonomik ve ekolojik yapısını değiştirmek mümkün müdür? Cevabımız “Evet”ti ve niyetimiz kapitalizmin sahteci, kâr yüzlü yaklaşımını politik ve sınıfsal bir tavırla deşifre etmekti. Siyasi Ekol
192 TL. 240 TL.
 %  15
Başka Bir Uygarlık İçin Manifesto; Nasıl Üretmeli, Nasıl Tüketmeli, Nasıl Yaşamalı?
Gündelik hayatımıza dokunan bir manifesto bu. İçinde yaşadığımız sistemle birlikte kişisel tercihlerimizi de sorgulamamıza yardımcı olan, üretimden tüketime, bireyden topluma, doğadan teknolojiye geniş bir çerçeveyi tartışma olanağı sunan... Nasıl bir ihtiyaçlar hiyerarşisine tabiyiz? "İleri teknoloji" toplumsal ve bireysel olarak bizi ne kadar ilerletti? Geçerli üretim, tüketim ve yaşam tarzı, doğa-toplum metabolizmasını nasıl bozdu? Tarım ve gıda dünyasını kimler rehin aldı? Enerji sorunu ve iklim kri
136 TL. 160 TL.
 %  15
Çıkış Buradan;Perspektifi ve Paradigmayı Değiştirmek
Yorumlar Fikret Başkaya’nın Çıkış Buradan başlıklı yapıtı, içine sürüklendiğimiz çöküş tablosundan nasıl çıkılabilir, yaşanabilir bir toplumsal düzen nasıl kurulabilir sorularına odaklanıyor. Bütünlüklü, radikal bir kapitalizm eleştirisinden hareketle insan-insan/do­ğa-toplum uyumunu ihya edecek eko-sosyalist bir perspektif ve paradigma öneriyor. Bir dünya sistemi olan kapitalizm potansiyelini tüketti, yolun sonuna geldi. Burjuva toplumunun sloganı, “Daha çok üret, daha çok tüket, daha fazlaya sahip ol”
113.9 TL. 134 TL.
 %  15
Paradigmanın İflası; Resmî İdeolojinin Eleştirisine Giriş
Türkiye'de resmî ideolojiye getirilmiş en keskin ve kapsamlı eleştirilerden biri... Öncü bir çalışma... Ve 27 yılın ardından, yaptığı onca basım, açtığı onca tartışma ve gördüğü onca "hukuki muamele" ile artık bir klasik... Fikret Başkaya'nın 1991 yılında ilk baskısını yaptıktan sonra siyaset bilimi ve yakın tarih alanında klasik bir yapıt haline gelen bu çalışması, "resmî ideoloji" cephesinde öyle bir endişe yarattı ki, Başkaya'nın yargılanması, 20 ay hapis ve para cezasına çarptırılması bir yana, gözaltı
187 TL. 220 TL.
Tükendi
 %  15
Eko-Sosyalist Paradigma; Komünist Topluma Giden Yol
"Sosyal mahiyetteki sorunlar, ekolojik sorunlardan ayrı ele alınamaz. Zira, bunlar madalyonun iki yüzüdür. Bu da sos-yali ekolojikleştirmeyi, ekolojiyi de sosyalleştirmeyi gerektirir." Fikret Başkaya, mevcut sistemi çözümleyip radikal bir biçimde eleştirdiği, bunu yaparken de birbiriyle etkileşim içindeki sosyal ve ekolojik sorunlara çözümler ürettiği çalışmalarının bu son halkasında, "eko-sosyalist paradigma"ya ve komünizme işaret ediyor. Önce "Komünizmi nasıl bilirsiniz?" diye soruyor Fikret Başkaya ve
88.4 TL. 104 TL.
 %  15
Gençlerle Baş Başa İklim Krizi ve Ekolojik Yıkım
İklim değişikliğinin belirtileri neler? Küresel ısınmayı durduramazsak dünyamızı nasıl bir gelecek bekliyor? Fosil yakıtlar neden sera etkisi yaratıyor? Alternatif enerji kaynakları söylendiği kadar masum mu? Nükleer enerji çözüm olabilir mi? Kyoto Protokolü neden işe yaramıyor? İklim krizi ekosistemi nasıl etkiliyor? Doğal kaynaklarımız tükeniyor mu? Akarsuları, toprağı, havayı kirletmeyen "temiz" bir sanayi mümkün mü? Elektrikle çalışan arabalar sahiden çevre dostu mu? Monokültür nedir ve neden zararlı? G
68 TL. 80 TL.
 %  15
Çığırından Çıkmış Bir Dünya; Sosyal Sefaletin, Ekolojik Felaketin, Etik Yozlaşmanın Kökeni
Bir yandan sosyal sefalet: Her geçen gün derinleşen ve artık "fark" sözcüğüyle açıklanamayacak hale gelen uçurumlar, gelir adaletsizliği, toplumsal adaletsizlik, korkunç bir yoksullaşma, burjuva uygarlığından farklı sefalet görüntüleri... ve görünenlerin ardındaki gerçekler! Diğer yandan ekolojik felaket: Eriyip giden buzullar, yanıp kül olan ormanlar, bozulan atmosfer, yok olma tehdidiyle yüz yüze yaşamsal kaynaklar, susuzluk sorunuyla boğuşan milyonlar, mahvolmuş bir doğa, ekranlardan yansıyan çeşit çe
156.4 TL. 184 TL.
 %  15
Yeni Paradigmayı Oluşturmak
Mevcut kapitalist-emperyalist sistem ve onun neoliberal uygulamaları sürdürülebilir midir? Fikret Başkaya, "sürdürülemeyeceği" kanaatinde ve Yeni Paradigmayı Oluşturmak'ı yazma amacını şöyle dile getiriyor: "Bu kitap, neden böyle olduğuna, neden bir ‘sürdürülemezlik' durumunun ortaya çıktığına dair bir netleşme sağlama amacı taşıyor". Ardından, "Eğer sürdürülemeyeceğini kabul ediyorsak, radikal bir düşünce devrimine, yeni bir Rönesansa ihtiyaç var" diyen Başkaya, bu Rönesansın unsurlarını tartışmaya başl
161.5 TL. 190 TL.
 %  15
Çöküş; Kapitalizmin Nihai Krizi Üzerine Bir Deneme
Daha önce Paradigmanın İflası çerçevesinde resmî ideolojinin köklü bir eleştirisini geliştiren, Başka Bir Uygarlık İçin Manifesto yazarak "neyi, nerede, nasıl üretmeli, nasıl tüketmeli, nasıl yaşamalı?" soruları ekseninde müştereklere dayanan yeni bir demokrasiyi tartışan Fikret Başkaya, şimdi de Çöküş'ü anlatıyor. Kapitalizmin son büyük krizi, onun aynı zamanda nihai krizi mi? Bugüne kadarki krizlerin dinamikleri nelerdi, bugün yaşadığımız kriz diğerlerinden farklı olarak ne gibi dinamiklere sahip? Aslınd
115.6 TL. 136 TL.
Emperyalist saldırı söz konusu olduğunda, saldırıya maruz kalanların bu saldırıyı 'hayır duasıyla' karşılamaları elbette mümkün değildir. Nitekim ilk emperyalist yayılmanın ardından, saldırının yıkıcı sonuçlarına karşı, sayısız isyanlar oldu. Tarih saldıranlar tarafından yazıldığı için, saldırıya uğrayanların hikayesi ya gerektiği gibi anlatılmaz ya da geçiştirilir. Bu isyanların en bilineni, XVIII. yüzyılın sonunda San Domingo'da ki köle devrimidir. Daha sonra 1900'lerin başındaki Meksika ve 1950'lerin son
110 TL.
Tükendi
Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Türkiye'nin dış dünya ile olan ilişkilerinin özünde değil biçiminde bir değişiklik ortaya çıkmıştır. Bu zaman kesitinde Türk ekonomisini dünya kapitalizminin dinamik merkezleri tarafından şartlandırılıp biçimlendirilmeye devam etmiştir. Eşitsizlik temeli üzerine oluşturulmuş çevre-merkez ilişkileri bu niteliği korudukça, Türkiye ve benzer durumdaki ülkelerin temel sorunları çözmeleri olası görülmemektedir.
160 TL.
Tükendi
Kavramların yerli yerinde kullanılmaması kafa karışıklığına neden oluyor, dolayısıyla da realitenin anlaşılmasını zorlaştırıyor. Bu çoğu zaman bilinçli olarak, kimi zaman da bir alışkanlık kategorisi olarak tezahür ediyor. Her halde bu dünyada aydın kavramında olduğu kadar 'yanlış anlama' başka hiçbir kavram için söz konusu değildir. Bir şey daha var: Türkiye'nin bu tür olumsuzluğun en bariz yaşandığı ülke değilse de başta gelenlerden biri olduğunu söylemek de abartma olmaz. Örneğin Fransa'da herhangi biri
100 TL.
Tükendi
Bu vesileyle şu soru akla gelir: neden hiç kimsenin istemediği, arzu etmediği ama bedelini emekçi sınıfların ödemek zorunda kaldığı krizler ortaya çıkıyor? Bu sorunun cevabı, kapitalist üretim tarzının mantığında, temel hareket yasalarında, Marx'ın kapitalist birikimin temel yasası dediğinde saklıdır. Zira orada yine Marx'ın tam bir açıklıkla ifade ettiği gibi, sosyal üretim koşullarının kapitalist sınıfın özel mülkiyetinde olduğu durumda, üretimi artırmayı amaçlayan tüm araçlar, üretici [sınıf] üzerinde bi
140 TL.
Tükendi
Giderek daha müreffeh bir toplum yarattığı iddia edilen kapitalizm, üzerinde yaşanacak bir dünya bırakmama yönünde hızla adım atıyor. Hava ve su kirliliğinin ormanların ve doğal kaynakların tahribinde son elli yılda yaşanan kadar büyük bir felakete rastlandı mı? Tabii gelişen kapitalizm bu konuda da duyarlı ve bilinçli bir kültür yaratıyor, artık çevrecilik var; ama kapitalizm koşullarında çevrecilik, "çevreyi kirletmeyen" deterjanların plastik şişelerde pazarlanmasına; ozon tabakasını delen spreylerin başk
100 TL.
Tükendi
Oysa, dünyada "kavram çifti" diye bir şey vardır. Yoksulluk ve zenginlik kavramları bir birin zorunlu olarak üreten kavramlardır. Aynı şey kalkınmışlık ve geri kalmışlık için de geçerlidir. Bunlar, biri olmadan diğerinin de mevcut olmaması gereken kavramlardır. Zira birilerinin yoksulluğu diğerlerinin zenginliğinden kaynaklanır. Dünya ölçeğinde gelişmişlik ve azgelişmişlik de öyledir. Bugün ortalama bir Kuzey Amerikalı, ortalama bir Afrikalıdan 50 kat "zenginse"; bu, Afrikalının 50 kat az tüketmesinden ötü
110 TL.
Tükendi
Kapitalist üretim tarzı küçük bir azınlığı zenginleştirip dünya nüfusunun giderek artan bir bölümünü yoksullaştırmakla da kalmıyor, insanlığın geleceğini de tehlikeye atmış durumdadır. Dolayısıyla, sermaye uygarlığı sadece savaş, açlık, yoksulluk, sefalet, azınlık kültürlerinin tahribi, aşağılanma, manevi yozlaşma vb. üretmekle kalmıyor, giderek gezegeni de üzerinde yaşanamaz hale getiriyor. Teknikçi burjuva uygarlığının "başarısının" ne pahasına gerçekleştiği sorusunu da sormak gerekiyor. Sermaye uygarlığı
110 TL.
Tükendi
Kavramların ortaya çıkışı, kullanım yoğunluğu ve harekete geçirici etkisiyle, mücadelenin seyri arasında birebir ilişki var. Ne zaman kitle hareketi yükselse, kavramlar da sahneye çıkıyor ve etkin birer araç haline geliyor. Mesela kolonyalizme karşı mücadelenin güçlü olmadığı dönemlerde, kolonyalizm ve anti-kolonyalizm kavramları da ortada yoktu. Ama XX. yüzyılın ilk on yıllarından itibaren kolonyalist statükoya karşı mücadele yükseldiğinde, kolonyalizm ve anti-kolonyalizm kavramları da sık kullanılır oldu.
140 TL.
Tükendi
Oysa şimdilerde küreselleşme denilen aslında emperyalist saldırıdan ve saldırının yoğunlaşmasından başka bir şey değil. Emperyalizmse, kapitalizmde içerilmiş olan bir eğilim. Dolayısıyla kapitalizmin bir aşaması değil, bizzat sisteminde doğasında içerilmiş, sistemde içkin bir eğilim. Başka kavramlarla ifade etmek gerekirse, kapitalizm emperyalizmdir. Emperyalizm, kapitalist üretim tarzının ya da sermayenin genişletişmiş yeniden üretiminin bir gereği olarak tezahür ediyor. Zira kapitalist sistem var olabilme
100 TL.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 45 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1