Sene 1910... Sıcak bir yaz gecesi... Genç kadın, Sultanahmet'in daracık sokaklarından birinde, cumbalı ahşap evin penceresinden dalgın bakışlarla sokağı seyrediyordu. Tutuklanmıştı... Diğerleri sorgulanmak üzere Bekirağa Bölüğü'ne gönderilirken, o "kendisine bir hürmet olarak" polis memuru Hasan Efendi'nin evinde "misafir edilecekti".
Az sonra, "pençe-yi kahrında" esir olarak tutulduğu odada, yanından hiç ayırmadığı defterine şu satırları yazacaktı:
"Semayı bile ferah görmek şerefinden mahrumum" "... ne s
37.4 TL.
44 TL.
Tükendi