Anadolu Medeniyetler Müzesi`nde Paleolitik Çağ`dan başlayarak tarihi kalıntıları, eserleri, icatları ve şehir hayatını yakından inceliyoruz. Çatalhöyük evlerinin kapısı neden yukarıdaydı? Taş Devri, Bakır Taş Devri isimleri nereden geliyor? Asurlular tabletlere ne yazıyordu? Eğlenceli etkinlikler eşliğinde bu soruların cevaplarını arayacak, tarihte bir yolculuğa çıkacağız.Anadolu`da Bir Zaman Makinesi, ülkemizin önemli değerlerinden Anadolu Medeniyetler Müzesi`ni ziyaret eden çocuklar için hem rehber hem oy

Yarın, Oyun Cumhuriyeti’ni ilan edeceğiz ! Oyun hakkı, kayıtsız şartsız herkesindir. Zübeyde Hanım Mahallesi, Ali Rıza Bey Sokak’ta yaz tatili başlamıştı. Mustafa yeni taşındığı mahallesinde, yeni arkadaşlarıyla tanışacağı için çok heyecanlıydı. Acaba parklarla, yeşilliklerle çevrili yeni mahallesinde onu hangi maceralar bekliyordu? Mustafa’nın arkadaşlık macerasına tanık olmak ister misiniz

Can’ın en sevdiği oyuncağı Uçangöz. Neden mi? Çünkü onunla istediği her şeyi yapabilir. Hasta olduğunda onun yerine derse gider, ulaşamadığı yerlere onu gönderir ve sayamayacağı kadar birçok yaratıcı işi ona yaptırır. Onunla çok ama çok eğlenir. Peki ya sen Uçangöz ile ne yapmak istersin? Bir yarışmaya katılmak veya Uçangöz pilotu olmaya ne dersin? Cevabın evet ise o zaman seni de aramıza bekliyoruz. Teknoloji meraklısı çocuklar bu hikayeyi çok sevecek!

İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde eğlenceli bir gezintiye çıkıyoruz! Önce eski yazıtları ve sembollerini inceliyoruz, derken tuhaf bir yaratık heykeli bizi karşılıyor, tanrı ve tanrıça heykelleri, mumyalar derken kendimizi Çinili Köşk’te buluyoruz! Daha bitmedi! Sana gizli bir mesaj var, hem de Sümer alfabesiyle! Bu kitap sayesinde eğlenceli etkinlikler eşliğinde Anadolu uygarlıklarına ait yazıt ve sembolleri inceleyecek, dünyaca ünlü eserlerin tarihini öğreneceksin. Osman Hamdi Bey’in Hazinesi müzeyi ziyar

Topkapı Sarayı’nda sıradan bir gün... 1924’ten beri Müze olarak kullanılan Saray’ın bahçesinde, yüzlerce turist bu tarihî mekânı görmek için bekliyor. Kaan ve Aslan da içeri girmek için sırada. Topkapı Sarayı’nı görmek için heyecanlılar! Ancak heyecanla bekleyen sadece onlar değil. Saray’ın bahçesinde Osmanlı Devleti’nin 600, Türkiye’nin 100 yıllık tarihine tanık olmuş yaşlı bir ağaç, onları bekliyor. Yaşlı ağacın Kaan ve Aslan’ı maceradan maceraya sürükleyecek bilmeceleri de hazır! İki arkadaş Topkapı Sara

Müzik Ülkesi, Resim Ülkesi, Heykel Ülkesi… Büyücü Detone, insanları sanattan uzaklaştırmak için görevlendirildi. İnsanlar da telefonlarıyla oynamayı; resim yapmaya, müzik dinlemeye tercih etmeye başladı. Peki Büyücü Detone’yi kim durduracak? Lider Hepgenç’in kaleminden sanatsal bir maceraya hazır olun!

Günümüzde hangi çocuk tabletini bırakıp hiç oyuncaksız dışarıya çıkmak ister ki? Lider Hepgenç bu kitabında, çocuğuna doğa sevgisi aşılayan bir baba ve tabletini bırakmak istemeyen bir çocuğun hikâyesini anlatıyor. Ormandaki bu eşsiz deneyimi siz de ailenizle yaşamak istemez misiniz?

Ormanda yürüyüş yapan Kumsal ve Âdem gizemli bir ses duyar. Çiçeklerin kokularında saklı güçle işbirliği yapmaya başlayan kahramanlarımız, Çiçek Takımı’nın karşılaştığı her soruna yardımcı olabilecek midir? Lider Hepgenç, Çiçeklerin Gücü Adına hikâyesiyle kokuların farkındalığına okuru davet ederken, insanın doğayla güçlerini birleştirdiğinde ortaya nasıl güzellikler çıkarabileceğini de anımsatıyor.

Hemen hemen her gün tükettiğimiz ya da tüketmemiz gereken meyvelerin çekirdeklerine ne oluyor, hiç düşündünüz mü? Peki, bu çekirdeklerin aynı zamanda birer tohum olduğunu biliyor musunuz? Çekirdeklere hayvanların yardım ettiğini söylesem, ne dersiniz? Bilenler bilmeyenlere anlatadursun, bilmeyenler kitabın sayfalarını karıştırmaya başlasın. Bu büyük kurtarma görevinde sizin de payınız olsun.

Bir anda kendisini evinden çok uzaklarda bulan Kor, umutsuzluğu bir kenara bırakarak zorlu tepeleri, oyun dolu bir ormanı ve diğer tüm engelleri aşarak evine dönmeye çalışıyor. Maceralarla dolu bu yolda Kor’a eşlik etmek ister misiniz?

Merhaba sevgili okur. Benim adım 'Paten'. Ben de 'Jet'. Bizler 'Mişmişleriz'. Ortalama beş santimetre boyunda, tüylü ve renkli yaratıklarız. Sizlerle aynı okulda, aynı sınıflarda, yanı başınızda bile olsak bizi göremezsiniz. Mişmiş de ne oluyor, dediğinizi duyar gibiyiz. Her birimizin kullandığı bir nesne vardır ve isimlerimizi bu nesnelerden alırız. Benim hızlı hareket etmemi sağlayan patenlerim olduğu için Paten ismini aldım. Arkadaşım Jet ise sırtında, uçmasına yardımcı olan jet motorları olduğu için bu

Annesiyle birlikte doğa ve tarihin bütünleştiği yerlerden biri olan Nemrut Dağı'nı görmeye giden Dize'yi bir grup oyunbaz karşılıyor. Nemrut Dağı'nın büyüleyici atmosferi, Dize'nin hayal gücü ile birleşiyor ve ortaya birbirinden eğlenceli oyunlar çıkıyor.

Annesiyle birlikte doğa ve tarihin bütünleştiği yerlerden biri olan Kapadokya'yı görmeye giden Dize, muhteşem bir eğlence diyarı hayal ediyor. Acaba çocuklar eskiden burada nasıl oyunlar oynuyorlardı? Kapadokya'nın kültürel dokusu, Dize'nin hayal gücüyle birleşiyor ve ortaya birbirinden eğlenceli bir sürü oyun çıkıyor.

Annesiyle birlikte Şanlıurfa'ya, dünyanın bilinen en eski yapılarından birini, Göbeklitepe'yi görmeye giden Dize, muhteşem bir oyun parkı hayal ediyor. Acaba çocuklar eskiden burada nasıl oyunlar oynuyorlardı? Günümüzden 1200 yıl önce inşa edilen, üzerinde hayvan figürleri bulunan taşlarıyla ve T biçimindeki sütunlarıyla günümüze kadar varlığını koruyan Göbeklitepe'nin kültürel dokusu, Dize'nin hayal gücüyle birleşiyor ve ortaya birbirinden eğlenceli bir sürü oyun çıkıyor.

Merhaba sevgili okur. Benim adım Yay. Ben bir Mişmişim. Biz, Mişmişler ortalama beş santimetre boyundayız. Bu sebepten, sizlerle aynı evde yaşadığımız halde bizi göremezsiniz. Mişmiş de ne oluyor, dediğinizi duyar gibiyim. Dikkatsizliğinizle, unutkanlığınızla, dalgınlığınızla başa çıkmaktır en büyük görevimiz. Kendinize zarar vermemeniz için, siz hiç farkına bile varmadan, ne zaman bize ihtiyacınız olsa oradayızdır ve Mişmişlerin mutfakta başlayan serüveni evin diğer odalarına da sıçradı. Sıçramak derken

Merhaba sevgili okur. Benim adım Kanca. Ben bir Mişmişim. Biz, Mişmişler ortalama beş santimetre boyundayız. Bu sebepten, sizlerle aynı evde yaşadığımız halde bizi göremezsiniz. Mişmiş de ne oluyor, dediğinizi duyar gibiyim. Aslında, şu an büyük bir kuralı çiğniyorum. Yüce Mişmiş kurallarına göre Mişmişlerin insanlarla konuşmaları yasak. Peki, ben sizinle mi konuşuyorum? Yoo, hayır. Kim demiş benim sizinle konuştuğumu? Ben size yazıyorum ve siz de şimdi benim hikâyemi okuyacaksınız. Peki, ne oldu da ben