Epigenetik, dünyadaki biyolojik yaşamın yapısı ve davranışını kavrayışımızda devrim yaratma potansiyeline sahiptir. Bir organizmanın genetik kodunun haritasını çıkarmanın, onun nasıl geliştiğini veya hareket ettiğini belirlemek için neden yeterli olmadığını açıklarken, doğuştan gelen özelliklerle çevrenin etkileşiminin biyolojik çeşitliliği nasıl Bilim insanı Nessa Carey, Epigenetik Devrimi’nde alanın argümanlarını karıncaların ve kraliçe arıların kolonilerini nasıl kontrol ettiği, belli renklerde

Biz insanlar binlerce yıl önce bazı bitki ve hayvan türlerini evcilleştirmeye girişerek uygarlığın temelini attık. Evcilleştirirken aslında bu canlı türlerinin "genleriyle oynadık". Önce uygun bireyleri seçip çiftleştirerek, daha çok tane veren buğday başakları, daha çok süt veren koyunlar elde ettik, kurdu köpeğe dönüştürdük. Daha sonra modern bilim sayesinde bu canlıların genetik şifrelerine doğrudan müdahale etmeye başladık. Bugünse insan sağlığına zararlı olabilecek bu genetiği değiştirme tekniklerinin

Yakın zamana dek DNA'nın yüzde 98'lik kısmının protein kodlamadığı için hiçbir işe yaramadığı düşünülüyordu ve bu nedenle molekülün bu kısımlarına "çöp DNA" adı verilmişti. Fakat son araştırmalar bu kısımların hiç de "çöp" olmadığını, ender rastlanan genetik hastalıklar, Down Sendromu, viral enfeksiyonlar ve yaşlanma gibi birçok süreçten sorumlu olduklarını ortaya koydu. Bilim insanlarının bu tartışmalı alana ilişkin giderek artan bilgileri körlüğe çare bulunmasının yanı sıra DNA parmak izi denen yöntem