Kâinatta en kıymetli varlık insandır. Denilebilir ki Allahtan sonra gelen en kıymetli olanıdır. Çünkü Allah onun için, “Halifemdir” der Kutsal kitapta -Kuran’ı kerimde- Dünya zevkine meyyal (meyilli) olarak yaratılan insanın menfaati için feda etmeyeceği hiç bir şey yoktur. En yakın arkadaşını, Kardeşini, Babasını, hatta annesini bile menfaati (Eşi) uğruna feda eden insanların olduğu bir vakıadır. Makam uğruna Babasını, kardeşlerini kurban (feda )verdiğine ise tarih şahitlik etmektedir. Feda edilme

Hasan Coşkun Anadolu Lisesi Kestel Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Vani Mehmet Anadolu İmam Hatip Lisesi Toplu Konutlar Ortaokulu Öğrencilerinin Kitaba Düşmüş Olduğu Notlar Ve Yazılar.

HİKÂYE insanlığın varlığı ile var olmuştur. İlk insanla beraber. Beşerin huzur ve selamti için semavi kitaplarda hikâyeler zikredilir. Hak kitapları tebliğ eden peygamberler de hikâye anlatırlar. Sebeb-i hikmeti ise insanlığa yol göstermek ve fehme takarrub (yaklaştırmak) içindir. Meselâ geçmişte şu kavim şunu yaptı hüsrana uğradı, şunları yapmadı felaha erdi ya da mahfuz kaldılar. Adeta insanlığın huzur ve selameti için ŞİFRELERİ-GÜZERGÂH’ı önceden verirler.

- İyi insan yoktur belki iyi söz ve faydalı fiil vardır.Kötü insan yoktur bel ki kötü söz ve zararlı fiil vardır. İşte, insanı iyi ve KERİH (kötü) gösteren bu faydalı el faz(Sözler) ve fiillerdir.- Kutsal kitabımız kuran güzel sözü kökü sağlam dalları göğe yükselen ağaca benzetirken kötü sözü ise, yerden koparılmış ayakta durma imkanı kalmamış ağaca benzetir"(İbrahim s 24-25).-Bir diğer gayemiz ise, İNANÇLAR’In milletlerin atasözü ve deyimleri üzerindeki etkisini ölçmek, inancımıza mugayir olan ülkelerin at

İslam yaşamaktan ibarettir. Başka bir tabirle tatbikten ibarettir. Elbette bilmek önemlidir. Lakin pratiğe dönüşmeyen ilmin bir yükten ibaret olduğunu, kitap yüklü bir binekten farksız olduğunu âlemi İslam'ın son vaziyeti, duçar olduğu hâl ve etvarı bize ispat etti bunu. Mühtedilerin %60'ı, Müslümanların salihatından etkilenerek Müslüman olmuş. Geri kalan %40 ise İslam'ı bilimsel mana da araştırarak hidayete ermişlerdir. Bu yüzden %40 kesimin ise büyük kısmı yine belli bir çalışmadan (araştırmadan) sonra

Aslında kazanmak ya da kaybetmek hem kolay hem de zor bir süreçtir. Dikkat edilmesi durumda kazanmak hayli kolaydır. Sebep; bir sınav düşünün, bir anlık. Sorulacak sorular belli, verilecek cevaplar da belli ve sınav da mutlak olacaktır. Böyle bir durumda insanının o sınavı kazanamaması ne kadar manasız ve gariptir. Ancak insanoğlu bazı hataları yapmaya meyyal (eğimli) olarak yaratılmıştır. Bazen bile bile bu hatayı yapar. Nasıl Kazandılar ve Nasıl Kaybettiler'i hazırlarken dikkatimi çelen hususları tespit

Hamd ve sena halık-ı kâinatadır. Zerratı kâinat adedince hamd O'nadır. (Allah'a) Salat ve selam O'nun Resulüne, Aline ve Ashab-ı kiramına olsun. Allah'ın kelam-ı kadimi ve din-i mübinin bugüne gelmesinde say ve gayreti olan tüm şühedaya selam olsun. Müctehidin azamın ruhları şad olsun. Bir İslam mütefekkirinin sözünü tahattur ettim. Şöyle der: Kırk sene ömrümde, otuz sene tahsilimde 4 kelam ile kelime öğrendim. Bir tanesi de kâinatın her zerresine onun namına (Allah namına) bakmaktır. Bir diğeri ise niyet