Mevsimlerden sonbahar, aylardan Eylül içimiz yalnızlık kadar soğuk.
Akşam üstüne doğru ilerlerken güneşin kızıllığı ve sıcaklığı şehri sarıyor. Yapraklar tek tek sararıp dökülmeye hazırlanırken insanlar çoktan hüzün bulutlarına kollarını açıp yağmasını bekliyor. İnsanların içi hep bir Eylül Yalnızlığı kıvamında yaşanıyor.
İçimiz her zaman Eylül Yalnızlığı ne gülümseten ne de ağlatan.
Sahi kimler yaşıyordu bu hayatı?Dur durak bilmeyen bir yaşam geçip gidiyordu. Mutluluğu, üzüntüyü, öfkeyi hepsini bir arada yaşıyor insanoğlu ama en önemlisi acıyı her ne olursa olsun acıyı ötesinde yaşıyor insan.