• Kemalizm dini ve ideolojisi • Atatürkçülük ve vatanperverlik aynı şeyler mi? • Türban ´operasyonu´nun arkasında kimler var? • Kapatma iddianamesi neden l.AKP döneminde değil de 2. AKP döneminde? • Atatürk ve Türban • Derin savaşın anatomisi-Ergenekon´un hayat formülü • Derin yapılanmada 1 numara-60 yıldır görevde • Türkiye´de gerginlik olmadan değişim mümkün mü?

• Kürt buhranını kim tetikledi, nasıl gelişti, Türkiye Cumhuriyeti buhranı neden çözemedi? • PKK kimlere neden hizmet etti? • PKK-ASALA nasıl ortak yönetildi? • Öcalan’ın kendini anlattığı ilginç ve bilinmeyen ifadeleri • PKK ve Ermeni işbirliği anlaşmaları ne zaman nasıl imzalandı? Hangi kararlar hayata geçirildi? • PKK, sol örgütlerle nasıl yakınlaştı? • PKK’yı MİT kurdurdu iddiası gerçek mi? • Hizbullah nasıl örgütlendi? İstihbari verilerle Hizbullah • Abdullah Öcalan’ın İslam’a yönelik a

Bu kitap yazılmak zorundaydı. Kabul etmek gerekir ki, artık hem İslamcı kadın ve hem de modern/seküler kadın öz kimliklerinden kopmakta ve kadınlık orjinini terk etmektedir. Kadın hakları kadına kadınlığı yaşatmalı, erkekliği değil! Hem İslamcı kadının hem de modern kadının peşinde koştuğu özgürlük-eşitlik sloganları ile kadınlığın yozlaştığı, erkekleşmenin hakim olduğu özlenen latif kadının genellikle tarih olduğu gözlerden kaçıyor. İslamcı kadınların ciddi bir çoğunluğu da çığrından çıkmış durumda. Modern

15 yılını yargı bürokrasisinde doldurmuş ve militer düşünüş tarzları ile askeri bürokratlarla yoğun bir ilişki içinde olmuş bir kişi olarak şunu açıkça ifade etmem gerekir ki, Türk demokratikleşmesinin önündeki en büyük engel ve demokrasi üzerindeki en büyük gölge, Genelkurmay askeri bürokrasisinin günümüz Türkiyesinde bulunduğu yanlış konum ve askeri düşünüş tarzlarının sivil parametreler üzerindeki yadsınmaz hâkimiyetidir. Sivil güç odakları ve sivil toplumun önünde korku veren bir mania olarak buluna

Günümüzde istihbarat faaliyetleri; aktörleri, örgütleri ve kullandığı tekniklerle adeta kendine özgü bir dünya yaratmış durumdadır. Artık istihbaratın alanı, sınırlanamaz biçimde her yerdedir. Klasik istihbarat dönemindeki yakın tehditler anlayışı yerine dünyanın her köşesi; kara, deniz, hava ulaşım vasıtaları, bir devlet başkanının köşkü, müzakere salonları, hatta bazen Romanya Devlet Başkanı Todor Çavuşesku örneğinde olduğu gibi insanın dişlerinin arası bile istihbarat zemini olabilmektedir. Gültekin Avcı