Kitap Tanıtım Yazısı : içindekiler Bu çalışma, Seyyit Battal Gazi evlatlarından Mustafa Şükrü Metin Baba [Arıkaya]'nın hayatı etrafında iki devlet ve tek uygulama etrafında tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla Bektaşilerin yeni arayışlarını ele aldı. Mustafa Şükrü Metin Baba, Seyyit Battal Gazi Evlatlarından ve Bektaşi Tekkesi olan Şücaaddin Veli tekkesi postnişidir. Tekke ve zaviyeler kapatıldıktan sonra soydan devam eden erkan yanında Bektaşi Balım Sultan erkanına tabi olmuş ve çok geniş bir alanda ba

Son yıllarda Musul ve çevresinde yaşayan birçok topluluk arasında yerleşim yerlerini terk etmek zorunda kalan Bektaşiler ve Aleviler, Türkiye'de fazla bilinmemektedir. Neredeyse Musul ve çevresinde yaşayan Bektaşiler ve Aleviler hakkında çalışma da bulunmamaktadır. Bu çalışma kısa da olsa bir yönüyle Musul Bektaşi ve Alevileri hakkında bilgi verecek bir kaynağı yayınlamaktadır. Bu çalışmaya konu olan eser, Musul Bektaşi ve Alevilerinin hangi erkâna bağlı olduğu hakkında, konunun takipçilerine doğrudan ve bi

Alevi metinlerinin azlığı, içeriğinin sığlığı ve yetersizliği ile ilgili değildir. Bilakis bu metinlerin azlığından söz edenler sadece eserlerin çokluğundan değil aynı zamanda eldeki metinlerin içeriğinden de bihaberdir. Üzerlerine düşüne vazifeyi layıkıyla yerine getirip, hem metni hem de içeriğini ciddi bir kırıma uğratarak varlıktan yokluk çıkarma ameliyesini başarıyla tamamlamış oldular. Varolan eserleri yok edip büyük bir boşluk oluşturduklarına göre metnin içeriğine yönelik de yeni öneride bulunmaları

Bu çalışma ağırlıklı olarak yazma bir mecmuada yer alan Romanya ve Bulgaristan sınırları içerisindeki Alevi topluluklarını konu almaktadır. Dobruca ve Deli Orman bölgesinde yerleşik bulunan Türk ve Alevi köylerine yer veren bu risaleler, dönemi itibariyle büyük bir kıymete haiz bilgiler içermektedir. Çalışma da yer alan yerleşim yerlerinin önemli bir kısmı halen varlığını sürdürmekle beraber bunların bazıları ahalisinin Türkiye'ye göç etmesiyle ortadan kalkmış veya Bulgar ya da Romenler tarafından yerleşim

Bu çalışma bir başka boyutuyla, belirli bir zaman diliminde yine belirli meclisler ya da topluluklar arasında okunan, paylaşılan ve anlam alanı genişletilen metinlere yönelmektedir. Acaba bu metinler yine kendi mekân ve zaman diliminden başka bir âleme taşınabilir mi? Eğer taşınacak olursa yeni âleminde hangi anlamları kazanmakta ya da kaybetmektedir? Genel bir ifadeyle belirli bir topluluk içerisinde okunan metinlerin başka bir alana taşınması mümkün mü, mümkün olursa hangi şartlar gerekli olur ve taşınma

Bu çalışma Türkiye'de Yezidileri konu alan hemen her türlü bilginin künyesinin verilmesi ve tanıtılmasından oluşmaktadır. Bu haliyle Yezidiler hakkında yapılan çalışmaların dönemsel yoğunluğu ve içeriğinin görülmesini kolaylaştıracaktır. Türkiye'de dini-sosyal bir grubun hangi dönemde ele alındığını anlamayı kolaylaştırdığı gibi buna paralel olarak yeni çalışmalara da imkan sağlamayı amaçlamaktadır. İlgili literatürün konuya ilgi duyan bütün çevrelere konu hakkındaki bütün literatürü sunmanın sağladığı fırs

Diyarbakır Türkmen Alevileri, bir bakıma sınırlarla beraber unutulan ve unutturulan ilişkiler ve coğrafyanın varlığını hatırlatmakta veya dikkat çekmektedir. Bundan dolayı bu çalışma Diyarbakır Türkmen Alevileri örneği üzerinden sınırları aşan ve sürdürülmeye çalışılan ilişkilere doğrudan olmasa da değinmektedir. Sınırların işaret ettiği yeni mekân, sınır ötesi mekânın kaybına neden olmuştur. Mekânın kaybı aynı zamanda mesajın da yitimi anlamına gelmektedir. Mesajın yitimi varlık alanına işaret eden mekânın

Bu çalışma klasik metinlerin yeniden anlaşılmasına yönelik bir denemedir. Klasik metinlerin anlam dünyasını kurduğu irfan ve hikmet içerisinde anlaşılmasına dair bir öneride bulunmaktadır. Dediği Sultanın yaşadığı dönemdeki siyasi kültürel dini ve iktisadi olayların menakıbına yansıyan yönleri yanında Türkistan ve Horasan irfanını da aktarmaya çalışmaktadır. Çalışma klasik metinler üzerine yapılacak çalışmalara öncülük edecek diğer yandan da bu çalışmaların güncellenmesine katkı sunacağı bir öneri ve davete

Bu kitap uzun zamandır farklı zamanlarda farklı sempozyumlarda sunulan bildirilerin bir kısmından oluşmaktadır. Bildiriler ilgili sempozyumların üst başlıklarına uygun olmakla beraber Alevilik ile ilgili konuyu ele almaktadır. Bu bakımdan farklı zaman ve üst başlıkların oluşturduğu mesafe kitabın konularının birbirinden anlam olarak uzağa düşeceği endişesiyle yeniden gözden geçirildi. Bildiriler arasındaki kopukluk anlam bütünlüğü düşünülerek giderilmeye çalışıldı. Uzun zamandan beri Türkiye kamuoyunun far