İslam Din’i, öncelikle ve özellikle kendine güveni olan bireylerin oluşmasını esas alır. Kişi; Allah’ın birliğine ve o’ndan başka bir Tanrı olmadığına iman etmekle kendisine güveni olan kişi konumuna geçmekte ve artık şu ne dedi, bu nasıl gördü gibi ikilemlerden kurtulmuş olmaktadır. Çünkü hesap vereceği tek varlık vardır… Allah! Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün: “Öğretmenler! Cumhuriyet sizden Fikri Hür, İrfanı Hür ve Vicdanı Hür nesiller ister!” sözü burada gerçek anlamını bulmaktadır… Kendisinin sahibi olma

Sübyan Mektebi öğrencilerinin kulakları tırmalayan ince sesleri, Müslüman ahalinin ''Yaşa!'', ''Var ol!'' tezahüratlarıyla bastırılıyor, arka arkaya kopan çılgınca alkışlarla meydana gelen bu sevgi seli Papazın Çayırı'nda mücadele eden Fenerbahçeli futbolculara doğru akıyordu. Gür bıyıklı külhanbeyleri, kaytan bıyıklı hovarda gençler, bitirim arabacılar, çeşit çeşit boydan çocuklar, Arap bacılar, sakallı hocalar, yere kilim serip bağdaş kuran kadınlar; kağıt helvacılar, sucular, simitçiler karnaval havasınd

Sübyan Mektebi öğrencilerinin kulakları tırmalayan ince sesleri, Müslüman ahalinin ''Yaşa!'', ''Var ol!'' tezahüratlarıyla bastırılıyor, arka arkaya kopan çılgınca alkışlarla meydana gelen bu sevgi seli Papazın Çayırı'nda mücadele eden Fenerbahçeli futbolculara doğru akıyordu. Gür bıyıklı külhanbeyleri, kaytan bıyıklı hovarda gençler, bitirim arabacılar, çeşit çeşit boydan çocuklar, Arap bacılar, sakallı hocalar, yere kilim serip bağdaş kuran kadınlar; kağıt helvacılar, sucular, simitçiler karnaval havasınd

Ya tahta O geçseydi?

Sübyan Mektebi öğrencilerinin kulakları tırmalayan ince sesleri, Müslüman ahalinin Yaşa!, Var ol! tezahüratlarıyla bastırılıyor, arka arkaya kopan çılgınca alkışlarla meydana gelen bu sevgi seli Papazın Çayırı'nda mücadele eden Fenerbahçeli futbolculara doğru akıyordu. Gür bıyıklı külhanbeyleri, kaytan bıyıklı hovarda gençler, bitirim arabacılar, çeşit çeşit boydan çocuklar, Arap bacılar, sakallı hocalar, yere kilim serip bağdaş kuran kadınlar; kâğıt helvacılar, sucular, simitçiler karnaval havasında maçı i

Ya tahta "O" geçseydi?

Neyle bağlıyım Tanrı'ya! Defalarca aklından geçirmiş, sessizce fısıldamış, kalemi tükeninceye kadar yazmıştı. Neyle bağlıyım Tanrı'ya! Doktor Erol masadan güç alarak hızla doğruldu ve arkasını dönüp perdeyi araladı. Burnu cama değinceye kadar yaklaşarak sorularla dolu yüz ifadesini görmekten kurtulup yolun karşısındaki küçük mezarlığa baktı.

Politikvesosyolojikanalizlerinolduğu bir gerilim romanı olarak tanımlayabileceğimiz çalışma, hilafeti yeniden canlandırmak amacıyla kurulmuş bir Cemaat ile devrimleri korumaya and içmiş ve bu uğurda cinayetler işlemekten çekinmeyen Kara Zıpkalılar isminde gizli bir askeri örgütün mücadelesini anlatıyor. Cemaat hilafeti getirmek için okullar, gazeteler, televizyonlar kuruyor. Bu faaliyetleri hilafeti getiremese de büyük bir sermaye birikimi sağlıyor. Cemaatin sahip olduğu para zamanla lider kadronun süper lü

ABDnin ilk siyahi başkanı Barack Obama, evli ve iki kız çocuğu babasıdır. İyi derecede İngilizce bilmektedir. biz de çözebilmiş değiliz.

Ya tahta "O" geçseydi?

Hızla soymaya başladılar birbirlerini. İlk defa sevişiyormuş gibi hissediyorlardı. Akıllarının bir köşesinde de zaman vardı. Acele etmeliydiler. Miray´ın güneş desenli kilodu havada süzüldü ve masadaki büyü kitaplarının üzerine düştü. Cin duası yazılı kağıttaki harfler, figürler bir anda dağılmaya, kağıdın ortasında toplanmaya başladı. Bir çehre oluşuyordu. İlk belirginleşen gözlerdi. Yerinden fırlayacakmış gibi bakan, sinirli büyük gözler.

Yıl 1920´ler.. Demir Nedim Bey : Fenerbahçe´nin kaptanı. Yüreği vatan sevgisi ile dolu yetenekli bir futbolcu. Ceza alanı dışından çektiği sert şutlarla attığı goller ona demir lakabını kazandırmış. Milli mücadelenin Kadıköy ayağından sorumlu. Silah kaçırma, örgütçülük gibi birçok faaliyetin baş aktörü. Teğmen John : İngiliz Ordusu´nun futbol düşkünü genç subayı. Yakışıklılığı ile kızların gözdesi. Her maça Fenerbahçe´Yi yenme umuduyla çıksada...