Lolanın Dünyasına Hoş Geldiniz... Lolanın Brezilyalı bir babası, seksen santim boyunda bir teyzesi var ve geceleri ünlü şarkıcı Jacky Jonesa dönüştüğünde binlerce hayranı oluyor. Lolanın tek dileği ise bir en iyi arkadaş ve bunun gerçekleşmesini çok istiyor. Ama Lolanın yeni okulunda yalnızca korkunç biçimde balık kokan şu tuhaf Flo var. Ne yazık ki Annalisa Lolayı, tam da babasının banyoda çırılçıplak kapalı kaldığı ve öfkeden delirdiği bir anda ziyaret ettiği için onunla da arkadaşlık kuramayacağı anlaşı

Bir periyle röportaj yapmak mı? Bu Lola için hiç de tuhaf bir durum değil! En azından geceleri ünlü muhabir Lo. Ve.ye dönüştüğü zamanlarda. Lola en iyi arkadaşı Floyla birlikte okul gazetesinin baş sayfasını hazırlama işine girişir. Ama ikisi de sıradışı ve önemli bir olay bulmanın aslında hiç de kolay olmadığını kısa zamanda anlar. Sonunda Lola, bir süredir şehri altüst eden su tabancalı soyguncuyla ilgili bir haber yapmaya karar verir ama bunun için önce onu yakalaması gerekecektir... Harika hikâyeler,

Adım Fond, Jane Fond. Lola dünyaca ünlü bir ajan olarak her gece dünyayı kurtarır ama gündüzleri bu konuda pek başarılı değildir. Bu arada babasının restoranında sorunlar baş gösterir, ünlü bir eleştirmen onları gazeteye restoranla ilgili olumsuz bir makale yazmakla tehdit etmektedir... hem de sadece garson kız, pantolonunun üzerine buz döktüğü ve restoranda rastlantı eseri dolaşan bir hamsteri fare sandığı için! Lola ve en iyi arkadaşı Flo, tıpkı gizli ajanlar gibi adamı takip ederler. Hedefleri yazdığı ma

BU BÜYÜLÜ DÜNYAYA ADIM ATMAYA HAZIR MISINIZ ? Günün en sevdiği dakikalarıydı bunlar Birazdan saatin rakamları tamamen değişecek ve yeni bir güne merhaba diyecekti Wanja Fakat beklediği şey olmamış, yeni gün gelmemişti. Zaman durmuştu! Anlam veremediği bu kargaşa içerisinde, kendisinden başka kimsenin göremediği esrarengiz bir davetiye almıştı. Yeni bir dünyaya, İmagoya davetliydi. Lucian ile okurların büyük beğenisini kazanan Isabel Abedi, fantastik dünyanın sınırlarını zorlamaya devam ediyor Siz de onun fa

Suse ciddileşti. Becky , şeyi düşündün mü, Lucianın belkidebir insanolmadığını ? Başımı öne eğdim, Hayır, diye fısıldadım.Ama aslında düşündüğüm şuydu : Evet. Bakışları hüzünle doldu ve yüzüne yine o yumuşaklık, kırılganlık geldi. Sanki ince bir buz tabakasının üzerindeydi; sanki aramızda donmuş bir göl vardı ve bir tarafında o, öbür tarafında da ben duruyordum. Ve birden, onun benim tarafıma, yanıma gelme isteğini hissettim. Ama korkusunu da; o kırılabilecek buz tabakasının çökebileceğini ve onun dibine,