2012 iktidarıyla 13 yıldır ülkede görünen özgürlük yıkımı, Cumhuriyete karşı saldırı boyutunda sahnelenen oyunlar, bir rejim değişikliği hırsı isteğine tutunan yasak koyucu faşizanların emellerini besleyen misyonların çalışmaları; 1453 yılının 29 Mayıs Salı sabahı ile başladı dersek ne dersiniz? Her şey böyle başladı. İlim ve bilimin ışığı ile Ayasofya'nın nurlu adanmışlığı da soyulup yağmalandı. Düşen dünya şehrinden geriye öyküler, efsaneler ve sonradan yıkılıp yok edilen yapılarıyla surları kaldı. Kazanı

Ayastefanos Rus Abidesi, Osmanlı-Rus Savaşı'nda ölen 5,000 civarındaki Rus askerleri için yapılmış bir anıt mezardır. Anıt Ayastefanos (bugünkü Yeşilköy) civarında yaklaşık 3 yılda Rus mimar Bozarov tarafından yapılmıştır. 1895 yılında yapılan anıt, Mahmut Şevket Paşa tarafından 14 Kasım 1914 yılında yıktırılmıştır. Yapının pirinç ve altın maketi kayıtlarda olmasına rağmen depolarda bulunamamıştır. Tarihi dedektifimiz El Turko, Seylan'da başlayıp Yeşilköy'de biten, soluk soluğa bir macera sonunda yıllardır

Karşı kaldırımdaki New Pera Otelinin 203 numaralı odasındaki nahoş olayın haberi, tarihi Pera Palasın mütevelli heyet başkanı Avni Beye on dört on beşte ancak ulaşabildi. Birinci neden tarihi otelin yine Avninin deyimi ile poşette olması, ikinci neden de ayın son perşembesi olmasıydı. Doğru ifade ile yüz yılı aşmış geçmişi ile Lobisinde suikast amaçlı bombaların patlatıldığı, işgal güçlerinin mekân tuttuğu, ikinci dünya savaşının en azılı casuslarının cirit attığı daha ötesinde prensleri, kralları, ünlü dün

Orhan Teoman Özdemir 3 ciltlik zamansız bir aşk üçlemesinin ikinci kitabı olan Mardinli Telkari ile yeniden karşımızda. Birinci kitap Senfoni C Minör de Kurbağıdere'de bıraktığımız öykümüz çağlar öncesine gidiyor, yazar kalemine hakim olamıyor ve bizi Ulu Enlil'in memleketine Asur diyarına götürüyor. Heyecan ve gerilim içinde okuyacak ve şimdiden üçün cilt Ruhlar Çağırıncayı sabırsızca bekleyeceksiniz.