Almanya'da çeşitli ödüller kazanan, çağdaş Türkçe edebiyatta olduğu kadar Almanca edebiyatta da sağlam bir yeri olan Araş Ören, Tuhaf Hikâyelerde karakterleriyle ve yazmanın halleriyle bir tür oyunun içinde buluyor kendini. Belki edebi bir günah çıkartma, belki yeniden özlemle bir karşılaşma... Bu hal benim başıma sık sık gelir: birisinin gene kulağıma yeni bir hikâye fısıldamasını bekliyordum, içim içime sığmayarak, taze bir heyecanla. Hele şu son günlerde yerimde duramaz olmuştum... Böyle bir fısıltı bek

Almanya zamanlarını Türkçe yazan Araş Ören'in, yine kimlikler sınırını zorlayan yeni romanı okurlarıyla buluşuyor: Muhteşem Gündoğdu Düşünsene; masal kahramanının masal treni Bahnhof Zoo'da, masal yolculuğuna çıkmaya hazır bekliyor. Katar hareket görevlileri vagonların teker teker altlarına eğilip fren basınç vanalarını gözden geçiriyor. Şef tren ve yardımcıları üçüncü vagonun ön kapısında bekleşiyor. Demiryolları Bandosu yerini almış. Polisler heyecanlı kalabalığı zor zapt ediyor. Sanki Berlin 'deki bütün

Aras Ören yalnızlığı ve parçalanmışlığı anlatıyor. Soğuk kış geçelerini, tenhalığı, konuşacak birilerini bulma telaşındaki kimsesizliğe mahkum insanları... Yabancılığı üstünden atamayan "tutunamayanları" katmanlı bir anlatım ve polisiye bir kurguyla anlatıyor Aras Ören... Hiçbir gerçeklik, düşlemlenen gerçeklik kadar endişe verici olamaz. Ören, düşlerinden bir gerçeklik yaratıyor. Buchkultur Aras Ören´in romanları: İmgesel anlatımın bir patlaması... Nurenberger Zeitung Yazar, bütün konuşmalar tek