Öykümün kalan kısmını, henüz anlatmayı göze alamadığım kısmını bilmelisiniz. Uzun zamanlar önce tanıdığım bir çocuk ile sevdiğim ve kaybettiğim bir ağabeyin öyküsü. Dewey Finn adlı bir çocuk 1955 Nisanınında bir akşam Minoisun Mt. Gilead kasabası demiryolunda bir trenin altında kalır. Bu küçücük kasabayı bu olayın gizemi kaplar. Cennet Nehirleri bu olaydan yaklaşık 50 yıl sonra Dewey Finnin çocukluk arkadaşı Sam Bradynin o tren raylarında şekillenen hayatıyla başlar. Köpeğiyle beraber insanlardan uzak ve

Adım Henry Dees, o sıralarda bir öğretmendim -bir matematik öğretmeni ve desteğe muhtaç Katie gibi çocukların yaz aylarındaki özel eğitmeni. Artık ihtiyar bir adamım ve aradan otuz yıldan uzun bir zaman geçtiği halde hâlâ o yazı ve sırlarını, o günlerin sıcağını ve ışığın hiç kaybolmayacakmış gibi akşam saatlerinin içlerine kadar uzandığını anımsıyorum. Beni dinlemek isterseniz, sözlerime güvenmek zorundasınız. Aksi halde bu kitabı kapatıp yaşantınıza geri dönün. Sizi uyarıyorum: Benim için anlatması ne