Hüseyin Tunç 'un sanata armağan ettiği seçkin şiirler, okuru şiirin en güzel duraklarına götürüyor. "Ellerinden dökülen inci tanelerinin Ezhâr yuvası yüreğinin sürgünüyüm Kulağımda zamansız çınlayan ninnilerin usanmaz âşığıyım..."

Alışkanlık duvarına çakılmış paslı çivileri yerinden oynatacak kitap! Hayat bir koşturmaca mıdır? Mutluluk ve başarı hangi dağın ardındadır? Değersiz şeylere çok fazla önem veriyoruz. Çekişmeden, çatışmadan yaşamanın yolunu bulamıyoruz. Anlamamaktan, anlaşılmamaktan şikayet ediyoruz. Sosyal medyada bambaşka birisi oluyor, kendimizi alabildiğine ifşa ediyoruz. Nasıl daha iyi hissedeceğimizi bilemiyoruz. Zihinlerimiz meşgul, kalplerimiz kırgın. İnsan dünyaya geldiği andan itibaren keşfe çıkar: Bu nedir, şu

Ufak bir ipucu... Cılız da olsa bir ışık arıyorum. Nereye aitim ben? Ne tür bir insan ailesindenim? Neden? Ne demek neden? Hayat dediğimiz bu şey, değişik bir maddeden mi yapılmış, yoksa sadece manadan mı ibaret? Sır küpü... Kırılmaz ve kurşungeçirmez buzlu camdan yapılmış sanki. Anlayabilsem iyi olacaktı. Daha dikkatli bakıyorum... Yakından, iyice yakından... Nafile! Başlangıçla son arasında gidip gelen zaman aralığında neler olup bittiğini anlamaya çalışıyorum. Gözüme hafif bir koyuluk çarpıyor o kadar. E