Daniel Defoe (1660-1731) Londra'da varlıklı bir ailede dünyaya geldi. İyi bir akademik eğitimin ardından ticarete atıldı. Çetin ve macera dolu bir ticaret hayatının ardından siyasi yergilerle yazarlığa başladı. Gözü pek bir gazetecilik kariyeri ve pek beğenilen didaktik eserlerinin ardından, geç sayılabilecek bir yaşta onu dünya edebiyatının başköşelerinden birine yerleştiren Robinson Crusoe romanını yazdı. Defoe bu ölümsüz eserinde, gemi kazası sonucu düştüğü ıssız bir adada hayatta kalma mücadelesi veren

It wa was about the beginning of September, 1664, that I, among the rest of my neighbours, heard in ordinary discourse that the plague was returned again in Holland for it had been very violent there, and particularly at Amsterdam and Rotterdam, in the year 1663, whither, they say, it was brought, some said from Italy, others from the Levant, among some goods which were brought home by their Turkey fleet others said it was brought from Candia others from Cyprus. It mattered not from whence it came but a

In March, 1724, was published the narrative in which Defoe came, perhaps even nearer than in Moll Flanders, to writing what we to-day call a novel, na­mely: The Fortunate Mistress or, a History of the Life and Vast Variety of Fortunes of Mademoiselle de’ Be­lau afterwards called the Countess of Wintelsheim, in Germany. Being the Person known by the name of the Lady Roxana, in the Time of King Charles 2. No se­cond edition appeared till after Defoe’s death, which occurred in 1731. Then for some years, vari

The world is so taken up of late with novels and romances, that it will be hard for a private history to be taken for genuine, where the names and other circumstances of the person are concealed, and on this account we must be content to leave the reader to pass his own opinion upon the ensuing sheet, and take it just as he pleases.The author is here supposed to be writing her own history, and in the very beginning of her account she gives the reasons why she thinks fit to conceal her true name, after which

Daniel Defoe (1660-1731): Londra'da varlıklı bir ailede dünyaya geldi. İyi bir akademik eğitimin ardından ticarete atıldı. Çetin ve macera dolu bir ticaret hayatından sonra siyasi yergilerle yazarlığa başladı. Gözüpek bir gazetecilik kariyeri ve pek beğenilen didaktik eserlerinin akabinde, 1719 yılında onu dünya edebiyatının başköşelerinden birine yerleştiren Robinson Crusoe romanını yazdı. Kaptan Singleton 1720 yılında, Robinson Crusoe'dan bir yıl sonra yazılmıştır. Ailesini hiç tanımamış bir çocuğun korsa

Ben Robinson Crusoe. Dehşetli bir fırtına sonucu gemimiz battı. Kaptan ve arkadaşlarımdan hiç kurtulan olmadı. İçinde bulunduğum ıssız bir adaya sürüklendim. Ölümün kıyısından dönen ben, şimdi büyük bir yalnızlık ve umutsuzlukla karşı karşıyayım. 1 Ekim. Sabah olduğunda gemi kıyıya doğru sürüklenerek adaya çok yaklaşmıştı. Hiç rüzgâr yoktu. Teknenin parçalanmadığını, kupkuru olduğunu hayretle gördüm. Ona ulaşmalı, işe yarar şeyleri kurtarmalıyım. 2 Ekim. Yüzerek gemide ulaştım. Kamaralar dahil, teknenin b

Daniel Defoe (1660-1731): Londra'da varlıklı bir ailede dünyaya geldi. İyi bir akademik eğitimin ardından ticarete atıldı. Çetin ve macera dolu bir ticaret hayatının ardından siyasi yergilerle yazarlığa başladı. Gözü pek bir gazetecilik kariyeri ve pek beğenilen didaktik eserlerinin ardından, 1719 yılında onu dünya edebiyatının başköşelerinden birine yerleştiren Robinson Crusoe romanını yazdı. 1722'de yazdığı ve 1665'de Londra'da yaşanmış olan veba salgınını anlattığı Veba Yılı Günlüğü doğal afetler hakkınd

Moll Flanders, 17. yüzyıl İngiltere'sinde dünyaya gelen bir kadının yaşamöyküsünü, kendi ağzından aktarır. Zindanda doğup on iki yıl fahişelik, on iki yıl hırsızlık yaparak yaşayan, başından beş evlilik geçen, maceraları İngiltere'den Amerika'ya uzanan Moll Flanders, tartışmaya açık hayat görüşü ve derinlemesine sunulan portresiyle İngiliz edebiyatının en ilgi çekici kadın kahramanlarından biridir. Roman türünün ilk örneklerinden olan Moll Flanders, bir yandan dönemin toplumsal değerlerine ışık tutarken

Orada, kumda bir ayak izi vardı, bir insanın ayak izi! O vahşiler benim adamı bulmuş olabilirler miydi? Deniz kazası geçiren genç bir İngiliz, kendini hiç bilmediği bir bölgenin ortasındaki küçük bir adada kıyıya vurmuş olarak bulur. Uzun yıllar boyunca, sadece ona eşlik eden düşünceleriyle hayatta kalmayı başarır. Şimdi adasında bir ziyaretçi olduğuna göre, hayatı nasıl değişecektir?

1665 yılında Londra'da çıkan veba salgını, tüm ülkeyi ölüm bayraklarıyla kaplamıştı. Doğu Akdeniz ülkelerinden Hollanda'ya götürülen mallar Londra'ya girer girmez baş gösteren tedbirsizlikler ve hastalığın evden eve yayılması binlerce insanın hayatına mal olmuştu. Çözümü karantinadan başka bir şey olmayan bu salgın; kendilerini camdan atanlara, toplu mezarlara atlayanlara, evsizlere, umursamazlara ve daha pek çok kişiye bulaşarak insanlığın sonunu hazırlamaya çoktan başlamıştı. Çaresizliğin, umutsuzluğun,

Dünyanın en eski romanlarından biri olarak kabul edilen Robinson Crusoe'nun ilk basımı 1719 yılında yapıldı. Bugüne kadar yüze yakın dile çevrilerek, edebiyatın temel taşlarından biri sayıldı. Kitapta Robinson isimli bir gencin hayalleri uğruna İngiltere'den ayrıldıktan sonra yaşadığı macera dolu hayat anlatılıyor. Issız bir adada son üç yıl hariç 28 yıl tek başına yaşayan Robinson, azim ve kararlılıkla yaşama tutunmaya çalışıyor ve çok az araç gerece sahip olmasına rağmen adayı yaşanılır bir yer haline get

1660 yılında Londra'da doğan İngiliz yazar, bir kasabın oğludur. Newington Green Papaz Okulu'ndan mezun olduktan sonra bir süre tuhafiyecilik yaptı. Yirmi beş yaşlarında iken İngiltere Kralı II. James'e karşı düzenlenen bir isyana katıldı.İç savaşta III. William'ın yanında yer aldı ve onun tahta geçmesinde önemli rol oynadı. Bir ara sigorta işiyle uğraştı. Sigortaladığı gemilerin Fransa savaşı sırasında batması üzerine iflas etti. Bir kiremit fabrikasına yönetici oldu. 1697 yılında ilk defa sosyal sigorta k

Faust, Goethe'nin hayatını, düşüncesini ve bütün kişiliğini bir araya toplayarak meydana getirdiği bir şaheserdir. Faust, Goethe'nin gençlik çağında hasta ve ümitsiz olarak bilgi ve sevgiden hayal kırıklığı yaşadığı bir halde Leiptzig'den Frankfurt'a döndüğü zaman hayalinde oluşmaya başladı. Goethe 1832 yılında yani ölümünden birkaç yıl önce eserini tamamladı. Faust'un yazımı tam 63 yıl sürdü. Faust kimdir? Tarihî kaynaklar Faust adlı bir adamın yaşamış olduğunu belirtir. Yarı tarihî, yarı efsanevi bir şahs

Any one may judge what a condition I must be in at all this, who was but a young sailor, and who had been in such a fright before at but a little. But if I can express at this distance the thoughts I had about me at that time, I was in tenfold more horror of mind upon account of my former convictions, and the having returned from them to the resolutions I had wickedly taken at first, than I was at death itself; and these, added to the terror of the storm, put me into such a condition that I can by no words

Adım Robinson Kruzo, ben ailemin üçüncü çocuğum. Küçükken babam okuyup hukukçu olmamı istiyordu. Ben ise denizlere açılmak istiyor, bundan başka hiçbir şey düşünemiyordum. Annem ve babam tüm çabalarına rağmen beni bu fikrimden caydıramamıştı.

Aklı fikri denize açılıp maceralar yaşamak isteyen genç Robinson Crusoe, esir düştüğü Faslı korsanların elinden kurtulur. Ancak bu sefer de bindiği gemi batar ve ıssız bir adaya düşer. Bu adada hayatın değerini anlayan ve yaşadığı her şey için Tanrı'ya şükretmesi gerektiğini öğrenen Robinson, bir gün adasına gelen bir yerlinin hayatını kurtarır. Cuma adını verdiği bu yeni dostuyla hayatı baştan sona değişir.

Robinson Crusoe was one of thefirst English novels, as well as one of the world'smost popular adventure stories. Itwasfirstpublished by William Taylor in 1719.Daniel Defoe wrote Robinson Crusoe as a pastime and relaxation, when he was nearly sixty years old. It was based on the actual experiences of Alexander Selkirk, who had goneout in 1705 under Captain William Dampier on a private expedition.He wastoseize and plunder enemy ships, but he quarrelled with his Captain and was marooned on the island of Juan F

Aklı fikri denize açılıp maceralar yaşamak isteyen genç Robinson Crusoe, esir düştüğü Faslı korsanların elinden kurtulur. Ancak bu sefer de bindiği gemi batar ve ıssız bir adaya düşer. Bu adada hayatın değerini anlayan ve yaşadığı her şey için Tanrı'ya şükretmesi gerektiğini öğrenen Robinson, bir gün adasına gelen bir yerlinin hayatını kurtarır. Cuma adını verdiği bu yeni dostuyla hayatı baştan sona değişir.

Young Robinson Crusoe, obsessed with the idea of sea and adventures, leaves his home against the will of his parents. He goes on board a ship to see the world and experience many new things. He tempts his fate all the time. After a series of fatal adventures, he comes on board a ship bound to the coast of Africa. By an unhappy chance, Robinson and other seamen get caught in a terrible storm which seems never to end. In this storm, nobody survives but Robinson Crusoe. He finds himself on a desert island whic

HarperCollins is proud to present its new range of best-loved, essential classics. 'It happen'd one Day about Noon going towards my Boat, I was exceedingly surpriz'd with the Print of a Man's naked Foot on the Shore.' Shipwrecked in a storm at sea, Robinson Crusoe is washed up on a remote and desolate island. As he struggles to piece together a life for himself, Crusoe's physical, moral and spiritual values are tested to the limit. For 24 years he remains in solitude and learns to tame and master the isla