Hipokrat ya da İngiliz Hasta, çağdaş Balkan toplumları için yozlaşma konumuna gelen, kapitalizm ve neoliberal politikaların elinde tuttuğu sağlık sistemini ele alıyor. Oyunun her sahnesinde doktorların, eczanelerin, ilaç sanayinin ve politikacıların insanlık dışı davranışları kınanıyor. Yazar, ülkesindeki bu acı gerçekleri, ironik anlatımıyla, mutlu sonlar vaat eden masaj salonlarındaki olaylara, yasa dışı böbrek nakil işlemlerine, sahte stendt operasyonlarına, ilaç ve rüşvet skandallarına sert eleştiriler

Vaclav Havel'in 1975 yılında yazdığı Seyirci adlı oyunuyla başlayan ve dünya tiyatro literatürüne Vanek Oyunları olarak geçen oyunlar seçkisinde Yeton Neziray'ın Seyirci'si de yerini alır. Sahnede Havel'in oyununun provaları devam ederken tiyatronun kulisinde anlamsız bir soruşturmaya şahit oluruz bu oyunda. Soruşturma anlamını yitirdikçe denge oyununda taraflar yer değiştirir ve bu oyun ta ki tiyatro yönetmeni ve müfettiş arasındaki ilişki hiçbir anlam ifade etmeyecek noktaya gelene kadar devam eder.

Kosovalı yazar Yeton Neziray, bu yeni oyununda ülkesinde yaşanmış gerçek bir olayı sahneye taşıyor. Yaşanan, Priştina kentinde savaştan sonra başlayan inşaat çılgınlığına karşı direnen bir mimarın, şehircilik kurallarını dinlemeyen inşaat çeteleri tarafından öldürülmesi olayıdır... ...Yeton Neziray, oyunlarını neredeyse bir imza gibi işaretleyen ironik, eleştirel ve şiirsel bir sese sahip. Kaynağını yazarın içini düğümleyen dertlerden, savaş sonrası Kosova'nın kanayan yaralarından alan bu ses, kimi zaman a

Kosovalı genç yazar Yeton Neziray, kendi ülkesinden beslenerek kurguladığı bu oyunda, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden çıkması ile AB'nin çaresiz kaldığını varsayar. AB'de bütün gözler ve umutlar Kosova'ya çevrilse de katılma süreci o kadar da kolay olmayacaktır. Çünkü ezeli rakip Sırbistan bu isteğe karşı durmakta, Kosova'ya meydan okumaktadır. Kosova yönetimi her ne kadar AB'ye girmek konusunda çok istekli davransa da, AB standartlarına adapte olma konusunda kendi bürokrasisiyle büyük zorluklarla karşı k

Kosova doğumlu, Arnavut asıllı Yeton Neziray'ın ilk oyunu ile son oyunu bir arada. Liza Uyuyor: Bir aşk üçgeni üzerine kurulu olan oyun, yazarın ilk ve klasik dramatik tarzdaki tek oyunudur. Evli bir kadınla özel ilişkiye girmiş bir rahip ve kadının kocası arasındaki, aşk ve günah kavramları üzerine gelişen ölümcül çatışmayı sergiler. Kosova Tiyatrosu'ndan Bir Kuş Uçtu: Orta Avrupa'da Yugoslavya'nın dağılması ardından kurulma aşamasında olan Kosova Devleti yöneticilerinin ellerindeki gücü, vatanseverlik m

Arnavut asıllı Kosovalı genç yazar Yeton Neziray, ülkesinde ve Balkanlar'da yakın tarihlerde yaşanan sosyo-ekonomik ve politik kaosun birey ve toplumlar üzerinde yarattığı travmaları yeni oyunları ile yansıtmaya devam ediyor. Kosovalı Peer Gynt, 1990-2014 yılları arasında ülkesindeki olumsuzluklardan kaçıp diğer Avrupa ülkelerinde yaşamını sürdürmeye çalışan genç bir insanın dramatik serüvenini gerçekçi-şiirsel bir dille anlatıyor. Acındırma Propaganda Birimi, Arnavutluk'ta 1990'lardan önce yaşanmış otorit

Kosova'da sergilenen Mavi Çakır Gözlü oyunundan Arnavut asıllı, Kosovalı yazar Yeton Neziray'ın 5-8 yaş grubu için yazmış olduğu Düzenbaz, birbirini çok seven yoksul bir ailenin yaşamını anlatır. Ailenin yolu bir 'Düzenbaz' ile kesişince, yaşamları alt üst olur. Sadece çocukları değil, yetişkinleri de gülümsetecek bir oyun... Mavi Çakır Gözlü, bir gençlik oyunu. Savaşta tamamen yıkılmış ve harap olmuş bir kentte, çocukluktan gençliğe geçiş dönemini yaşayan bir oğlan ile bir kızın arasında geçen arkadaşlığı

Arnavut asıllı Sırp yazar Yeton Neziray (1977), ülkesindeki son savaşta yaşanmış olayların neden olduğu acıları, yıkımları, savaşın toplum ve birey üzerinde yarattığı olumsuz etkileri, tedavi edilemez ruhsal ve sosyo-ekonomik travmaları sahneye taşıyarak yaşadığı döneme tanıklık ediyor. Aşk Zamanı Savaş, ülkede yaşadıklarından sonra içine düştükleri psikolojik travmadan çıkamayıp akıl hastanesinde tedavi gören dört kadının paylaştıkları hayali bir dünyanın traji-komik öyküsü.

Kosova 1977 doğumlu, Arnavut asıllı Yeton Neziray, bu oyununda, Avrupa'nın ayrımcılığa maruz en büyük topluluğu olan Çingeneler'in sorunlarını, Almanya'dan Kosova'ya zorla gönderilmiş bir Çingene ailesinin başından geçen gerçek trajik bir olay üzerinden sahneye taşıyor. Bu trajik öykü, nahif, çocuksu eğlence dolu bir atmosferle acı, sert bir taşlama arasında gidip gelen kara mizahla anlatılıyor. Kosova kenti, yeni kapitalist düzenin getirdiği vahşi, saldırgan bir ortamda büyümektedir. İnşaat faaliyetinde ka

Arnavut asıllı Kosovalı yazar Yeton Nazirayın bu oyununda, iki köy arasındaki köprünün yıkılma ve yeniden inşa edilme öyküsü anlatılıyor. İki köyden arkadaş olan iki çocuk, iki toplum arasında kurmaya başardıkları dostluk köprüsü ile aynı zamanda yıkılan köprünün yeniden yapılmasını da başaracaklardır.