Yazar Halil Mutlu bu kitabında eğitimcilikle geçen ömrünün en içten, zorluklar ve fedakârlıklarla dolu, saygı duyulacak sahnelerini anlatıyor bizlere. Bunu yaparken anlattığı dönemin sosyal ve siyasi şartlarının, toplumsal yapısının panoramasını bir eğitimci gözüyle gözler önüne seriyor.Bu yaşlı adam sizlere yaşamış olduğu öğretmenlik anılarını, öğretmenlik yaparken yaşadığı bazı sıkıntılarını anlatarak sizleri de öğretmenlere bakışınızda biraz daha samimi olarak düşünmeye davet etmektedir.

Yazar Halil Mutlu bu kitabında I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sırasında Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz’deki muhacirlik dramını hem tarihî vesikalardan hem birincil kaynaklardan faydalanarak anlatıyor muhacirlik, esaret, sürgün tablolarını son derece çarpıcı, derinlemesine yansıtıyor tarihimizin dikkat çekilmeyen, gereken önem verilmeyen alanlarında büyük bir boşluğu dolduruyor.“Acıyla başlayan yolculuk muhacirleri, mübadilleri, sığınmacıları yaratır. Bir destan yaşanır ve bu destan anlatıldığı yerde

Düşünürlerden biri: En ibretli olaylar, onları yazan kişinin başından geçer diyor. Bu sözün anlamı bence şu olsa gerek: Esasında her insan, birbirinden güzel olaylarla karşılaşsa da, onları yazıya dökmekten çekiniyor. Diğer bir ifadeyle: 'Yaşamak' denen nimet, iyi ya da kötü taraflarıyla, herkese nasip olsa da 'yazmak' her insana nasip olmuyor. Onların bir kısmı buna cesaret edemiyor, bir kısmı üşeniyor. Bu yüzden de kabristanlar, büyük yetenekler taşıdıkları halde, bunları ortaya koymaktan çekinen insanla