Türklerin vatan sevgisi ile dolu göğüsleri, düşmanların melun ihtiraslarına karşı daima bir duvar gibi yükselecektir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk Durma düşman, Durma, gücünü artır. Türklüğün başına hakaret yağdır. Uyuyan bir kavme bu felaket azdır, vur eski kölesi utandır onu, bırakma uyusun, uyandır onu!... Ziya Gökalp Girmeden ayrımcılık bir millete düşman giremez. Toplu attıkça yürekler, onu top sindiremez. Sen ben desin, efrat, aradan birliği kaldır; Milletler için kıyamet işte o zamandır. ka

Dünya 1000'li yıllara Papaların ''Haçlı Seferi'' çağrıları ile girdi.Bin yıl sonra 2001 yılında ABD Başkanı George BUSH ''Ordumuzun yapılacak bir işi vardır ve bunu yerine getirecektir'' dedikten sonra, Irak'a yaptığı saldırıyı ''Haçlı Seferi'' olarak nitelendirmiştir. Bu nitelendirmenin altyapısı II.Vatikan Konsili'nde karar altına alınmıştır.Dönemin Papa Başkanlığında yapılan toplantıda ''İlk bin yıl kuruluş ve Avrupa'yı ele geçirdik; İkinci Bin yıl da Amerika ve Afrika Kıtasını ele geçirdik ; Üçüncü bin

'Emperyalizm Aleyhine Mücadele Etmek Vicdanı Olan İnsanlara Bir Vazifedir.' - Gazi Mustafa Kemal Paşa (18 Nisan 1921, Hakimiyeti-Milliye) Osmanlı Devleti, 1969 Viyana bozgunu sonrası, psikolojik üstünlüğünü de kaybetmiş, taarruz etme sırası Avrupa ve Rusya'ya geçmiştir. Avrupalı ve Rusların bu çalışmaları çok geçmeden semeresini gösterdi ve Osmanlı Devleti, bünyesinden farklı dinler ve milliyetler birer birer bağımsızlıklarına kavuştular. Osmanlı Devleti, Pan-İslamizme sarıldıysa da İngilizlerin Arap dün

Balkan Savaşlarını Enver Paşa şöyle anlatmaktadır: ... Başıboş sürünen bozguna uğramışlar ordusuna, Rumeli'nin bağlarından kopup gelen, daha perişan yüz binlerce göçmeni, sürünerek, eriyerek akan kafileleri de eklemeliyiz. Evet, Rumeli göçüyor, Rumeli boşalıyordu. Rumeli'yi asırlarca evvel alan, Rumeli'de asırlardır yaşayan son Türkler, yirminci yüzyılın başlarında alev alan bu yangının alevleri içinde sonu bilinmez geleceğe doğru akıyorlardı. Mübadiller Kaybedilmiş Toprakların Aziz Hatıralarıdır. - Gazi

''Vatan benim dedi Kumru Dağı Bütün vatan bana benzer Ömür vatan varsa eğer Bir mana ifade eder''

Sevgili Mehmet'çiğim... Duygu yüklü dizelerini okurken çok duygulandım. Hep kendimi Sarıkamış'ta buldum. Zaten sulu gözlüyüm, bahanelerim hep hazır oldu. Her türlü güçlüge rağmen lisemizden ne cevherler yetişti. Hepimizin gönlüne taht kuran o cevherlerden biri olarak, ne mutlu bana, gelecek nesile böyle örnek ögrencimi anlatmış oluyorum. İngilizce Öğretmenin Şükran Kaya Sarıkamış'ımızın ve lisemizin güçlü kalemi Mehmet Uray duygu yüklü şiirlerini edebileştirdiğin için mutluyuz. Hepimizin ortak duygularını

Bu sömürü sisteminin devam etmesini istemiyoruz, işte bu yüzden solcuyuz ve ''bu düzen değişmeli'' diyoruz; ''bağımsızlık, demokrasi, sosyalizm'' diyoruz. Evet değişmeli! Ama nasıl? Küçük tepkileri büyük kitlesel hareketlere dönüştürmenin yolu, ''ben'' olmaktan çıkıp ''biz'' olmayı başarabilmekten, faşizmin, emperyalizmin ve kapitalizmin karşısında bir sol blok oluşturabilmekten geçmektedir. İşte tam da bu noktada, ''kiminle'' ve ''hangi ortak noktalarda'' ittifak yapabileceğimiz sorunu ortaya çıkıyor. Bu

Bu kitap, II. Abdülhamit döneminde aile fertlerine; anasına, babasına, yakınlarına haber veremeden sürgüne gönderilenlerin öyküsüdür. İnsanları sürgüne gönderen zihniyet, sürgüne gönderilebilir mi?Sürgünler Padişahı şöyle diyor;Geri dönüşü olmayan siyaset altı yüz yıllık bir imparatorluğu çökertebiliyor... Bir ülkenin yarınlarını şekillendirmek isteyen siyasiler dünü de çok iyi bilmelidir...

Muzaffer Sarıgül, yaşayan önemli şairlerimizden biridir. Daha önce sırasıy-la; Sustukça Kanadı Dil (1995), Islık Yorumları (1996) (Toplumsal Dönü-şüm'den çıkan kitap Kocaeli Üniversitesi Akademik Birincilik Ödülü'ne layık görülmüştür), Uzaklar ve Yüzler (1997), Şiir Yıllığı (1997) (Sedat Şanver ile ortak çalışma), Sokak Şarkıları (2012) (Aykırı Sanat Dergisi'nin birincilik ödülünü kazanmıştır.) adlı eserleri yayınlanmıştır. Aşk Ayinleri çalışmasında kendinden çok söz ettirecek şiirleri bulacaksınız.

Yoksul halkın galeyanı, bir sel felaketi gibidir. Dünyada ne kadar esaret zinciri, ne kadar zulüm kılıcı varsa, önüne set yapılsa kırar geçer. -Ali Suavi (1868)- Bu softa, yaşamasını bilmediyse de, ölmesini şahane bildi. -Mizancı Murad Bey (Mizancı Gazetesi No:26 - Cenevre - 28 Haziran 1897

İsa Yaratan'ın sözü olarak, şu anda da tüm dünyada, görünürde yaşayan, ama gerçekte ruhsal olarak ölü canlar olanları sözleriyle diriltiyor, elinden sevgiyle tutup, tek bir imanın içinde olgunlaşmamız için, Kutsal Aşka yani Yaratan'a götürüyor.

Ressam-Şair Gülsen Çakır'ın, kendi şiiri ve yağlı boya tablolarından oluşan ilk çalışması. Şiirlerimde özellikle noktalama işaretleri kullanmadım. istedim ki okur, kendi istediği yere noktasını virgülünü koysun. Yaşamdan derin bir nefes alırken, dünyaya benim gözümden bakabileceğiniz keyifli okumalar dilerim. çay deminde soğutmadan gel

Makul Şüpheli Kitap

Kadınsız Alimler

Demokrat İzmir Gazetesi ve Egede sonsöz internet portalında yazdığım köşe yazılarının bir kısmı arkadaşlarım tarafında kitaplaştırılmak istendi.Oysa ben İnşaat Yüksek Mühendisiydim.Yazar ve ya gazeteci değildim. Düşünce İnsana, insan özenlliğini veren güçtür.Dünyaya sevgiyi payalaşmaya gelen biri olarak günümüzdeki kin paylaşımına karşı çıkmak istedim. Türk toplumunu öğretilmiş çaresizliğine isyan ederek İzmir'in hödüklerini,güdüklerini,zübüklerinicücelerini bürokrası canavarına isyanımı yazdım..İzmir'in Be

....Karpuz yedikten sonra çekirdeklerini ekeceğiz.Çekirdekteki iyi insanlar ekilmiş olacak.Yetişen karpuzun içindeki çekirdeklerde çok sayıda iyi insan olacak...Ben iyi insanları karpuzun içinde tutuyorum,kötüleri içinden çıkarıyorum.İyilerin çekirdeği ekilir,çoğalır.Öğle,öğle kötü insanlar yok olurlar...Oğlan doğmuyorsa bzim suçumuz ne ?Yazıda yabanda aç susuz,ayağımızda çarık yok.Oğlan olsun malımız düzde kalmasın!Oğlan hayırsız olursa ne olacak peki ?... Sen iyi bir insan ol ki karpuzun içine giresin.Se

Kahramanları anlattı ben yazdım.Yaklaşık beş yıllık bir uğraşın sonucu olan bu kitabı nihayet bitirmenin mutluluğunu yaşıyorum.Aslında « bitirdim »demek pek doğru olmaz .Sürecin bu kadar uzun sürmesinin sebebi kitapta her anıya yer vermek istemem, hadi şunuda ekleyim,bunuda anlatayım aç gözlülüğüne kapılmamdı.Tabikide mümkün olmadı. Karşıyaka spor kulubu ile ilgili yaşanmış anıların bir kitapta toplanması ve gecek nesillere aktarılması gerekiyordu.Bu nedenle KSK 'nın yaşanmış anılarını tribünden, shanın içi

Çanakkale gezileri arttı. Çanakkale'nin gündeme gelişinden rahatsız olanlar var. Bizi ve benzeri gayretler içinde olanları, Çanakkale'ye hurafe sokmakla itham ediyorlar. Aslında bunların rahatsızlığı, Çanakkale dolayısıyla imanın ve İslamın gündeme gelmesindendir. Vehbi Vakkasoğlu Yurt toprağını karış karış, kanını akıtarak ve canını vererek savaşan Mehmetçiğin hakkını ben evliyalara kaptırmam. Kimileri benim bu davranışıma, halkın inancını inciten yersiz bir davranış gözüyle bakmış olabilirler; ama ben

Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, Stockholm`de düzenlenen bir seminerde 1915 yılında bazı Kürt aşiretlerinin soykırım suçuna ortak olmalarından üzüntü duyduğunu söyleyip özür diledi. İsveç'in Sigtuna Belediyesi'nin davetlisi olarak İsveç'te bulunan Ahmet Türk, Asuri, Ermeni ve Ezidilerin Kürdistan'ın gerçek sahipleri olduklarını, Kürdistan'ın Kürtler kadar onların da toprakları olduğunu söyleyerek, 1911 yılında İttihat ve Terakki Partisi'nin aldığı kararların, 1914-15 yıllarında devletçe ye

Ali Kazım Görücü müthiş bir güzellik katıyor yaşamımıza. Akdağlılar'da anlattığı Selanik'ten göçle başlayan bir serüven, yeni insan manzaralarıyla buluşturuyor bizi. Cumhuriyetin ilk yıllarından bugüne uzanan, Hamide Nene ile başlayan bu serüven, Akdağlılar ekseninde yaşanmışlıkları gözümüzün önüne seriyor. Olaylarla iç içe sunulan ve Akdağ'da yaşamış olan, çoğunluğu bugün aramızdan ayrılmış olan insan davranışlarıyla karşılaşınca nereden nereye geldiğimizi bir kez daha düşündürüyor bize. Kimi zaman gülerek