Tarih, kadın ve erkeklerin ortak eylemlerinin bütüncül bir ürünü olarak ortaya çıkıyor ve evrensel olmayı hedefliyorsa bu ortak toplumsal deneyimin en önemli paydaşı olan kadınlar geçmişin sisli fotoğraflarının neresinde duruyorlardı? Tarih metni içerisinde kadın aktivitelerini doğrudan tespit etmek oldukça güç olsa da 19. yüzyıldan itibaren dolaylı yollar kullanılarak “aşağıdan tarih” yöntemiyle kadın görünür hale getirilmiştir. Bu eser, toplumun yarısını oluşturan kadınların geçmişteki izlerini tespit etm

Değişen dünya düzeni, savunma ve güvenlik gereksinimini daha da öncelikli hale getirmiş, zorunlu savunma harcamalarının artarak devam etmesine sebep olmuştur. Ancak küresel rekabet edebilir düzeyde olabilmek için bu harcamaların teknoloji tabanlı, yeni ve gelişime açık olması gerekmektedir. Savunma sanayinde inovasyon ile öncelikli olarak bu alanda kullanılan araç gereçlerin ömürlerinin, dayanıklılıklarının, kapasitelerinin ve verimliliklerinin artırılması aynı zamanda maliyetlerinin de azaltılması hedeflen

Bu kitapta Türk öyküsünün 1923-2000 arasındaki macerası altı dönem halinde anlatıldı. Her dönem önce belli eğilimler sonra da onlara yön veren isimler üzerinden özetlenmeye çalışıldı. Ama edebiyatı öykü üzerinden birtakım dönemlere ve akımlara ayırmanın gayesi, sadece değişmeyi göstermekti yoksa elbette aşılmaz setler yoktu aralarında. Kitapta ayrıca has edebiyat ve popüler edebiyat ayrımına da gidilmedi. Cumhuriyet öyküsünün manzarasını bütüncül bir bakışla görebilmek adına öykünün bütün kıvrımlarına eld

Risk yönetimi riskin belirlenmesine, analizine, değerlendirilmesine, risk ile mücadele edilmesine ve izlenmesine yönelik yönetim politikalarının ve uygulamalarının sistematik biçimi olarak tanımlanmaktadır. Kurumsal Risk Yönetimi ise, kurumların yaşam boyunca karşılaşabileceği risklerin tanımlandığı, değerlendirildiği ve olabildiğince bu risklerin engellenmeye çalışıldığı, bilimsel veri ve yöntemlere dayanan, ileriye dönük sistemli bir uygulamadır. Kurumsal risk yönetimi amaç ve hedeflerin başarılı bir şek

İnsan ve toplum olguları, bir madalyonun iki yüzü gibi, birbirinin tamamlayıcısıdır. Hatta sosyoloji bilimi de bu iki olgunun varlığından doğmuştur. Toplumun en temel unsuru insandır. Ancak toplum, insanların sıradan bir araya gelmesiyle vücut bulmaz. Daha net bir ifadeyle toplum, insanların sıradan birlikteliğinden doğmaz. Bu soyut gerçeklik bunun çok daha ötesinde bir realitedir.Ancak bunlardan, toplumun bizden uzak, bizimle alakası olmayan bir gerçeklik olduğu anlamı çıkarılmamalıdır. Tersine toplum biz

Çağdaş eğitim sistemlerinde öğretmenlik ve yöneticilik mesleğine ilişkin standartlarının oluşturulmasında etik konusu hep dikkat çekilen bir boyut olmuştur. Özellikle de esas konusu “insan” olduğu için eğitim ve yönetim süreçlerinde etik değerleri dikkate almak adeta bir zorunluluk haline gelmiştir.Bir mesleğin icra edilmesinde gerekli bilgi ve becerilere sahip olmak yetmez aynı zamanda onun gerektirdiği etik ilkeleri de benimsemiş ve davranış haline getirmiş olmak gerekir. Eğitimde beklenen ve ideal olan

İnsan ve toplum olguları, bir madalyonun iki yüzü gibi, birbirinin tamamlayıcısıdır. Hatta sosyoloji bilimi de bu iki olgunun varlığından doğmuştur. Toplumun en temel unsuru insandır. Ancak toplum, insanların sıradan bir araya gelmesiyle vücut bulmaz. Daha net bir ifadeyle toplum, insanların sıradan birlikteliğinden doğmaz. Bu soyut gerçeklik bunun çok daha ötesinde bir realitedir.Ancak bunlardan, toplumun bizden uzak, bizimle alakası olmayan bir gerçeklik olduğu anlamı çıkarılmamalıdır. Tersine toplum biz

İnsanlığın klasik metinlerinde her şeyden önce var olduğu söylenen sözün, tarihsel süreç içerisinde büründüğü biçimlerden biri destandır. Ozanların anlattığı bu hikâyeler, mitolojik bilginin tarih ve coğrafyada yayılmasındaki en önemli araçtır. Uluslararası düzeyde pek çok folklor araştırmacısının ilgisini çekecek derecede güçlü bir hikâyecilik geleneğine sahip olan Kırgız Türkleri, her ne kadar dünyada bu alanda Manas destanı ile ün salmış olsalar da bu toplumun destancılık geleneği Manas üçlemesi ile sını

İnsan nüfusunun durdurulamaz artışı, felaketimizi hazırlıyor.‘Bizi dünyaya getiren uygarlık’ sonunda, insanın doğurganlığını durdurdu. Artık sadece DNA’ları dünya dışı enerji ile yeniden kodlanmış kadınlar, üstün nitelikli kız bebekler doğurup yeni insan neslini yaratacak. Bu değişim, hümanist bir formun galaksimizde yayılmakta olduğunun ve insanın gelişimi ile birlikte gelecekte aralarına karışabileceğimizin göstergesi olabilir.“…Henüz hiç bilmediğimiz çok sayıda keşif bizi bekliyor. Sonunda insan, bugün b

Artık duvarlar rengârenk değil. Sokaklar canlı ve ışıltılı değil. Güzelliğe dair ne varsa bir bir siliniyor caddelerden, sokaklardan, evlerden. Artık güzel kokular gelmiyor. Artık renkli değil kıyafetler. Her şey tek renk. Gri ve grinin tonları. Artık yüzlerde gülümseme yok. Bakışlar sert ve tehdit edici. Artık şefkat yok sinelerde. Öfke, yıkım ve şiddet var. Artık barış yok dünyanın hiçbir yerinde. Her yerde çatışma ve silah sesleri... Artık sevgi yok gönüllerde. Kin ve nefret var. Erkeklerin egemen oldukl

Kutsal mekânlar, farklı inanç ve kimliklere sahip toplulukları ortak bir kültürel paydada birleştiren ve bu yönüyle kültürler arası etkileşimi bir çok boyutta en belirgin biçimde gözlemlendiği alanlarlar olarak karşımıza çıkar. Tanrısal olanın ve kutsalın tezahür olanı olarak kabul gören bu mekânlarda, inançlara bağlı kültürel değerlerin anlatı ve ritüel boyutuyla çok yönlü bir biçimde yaşatıldığına tanık olunur. Bütün toplumlarda dinamik yapıları ve üstlendiği önemli işlevler ile evrensel bir yapı arz ede

Yağlı güreşte lakap geleneğinin uyarlanma sürecinin daha yönetilebilir bir hale getirilmesi çalışmamızın hareket noktasını oluşturmaktadır. Bu bağlamda çalışmamızda hedeflenen, adlandırma yöntemlerinden biri olan lakapların geleneksel yağlı güreşteki kullanımını, kültürel anlamlarını, lakap takan ve kullanan grupları, lakapların veriliş nedenlerini, olumlu-olumsuz özelliklerini ve bu özelliklerin ortaya çıkış sebeplerini, lakapla lakap sahibi arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Bu amaca ulaşabilmek için ö

The opera Abduction from the Seraglio is one of Mozart’s best-known pieces in Turkey. This piece was first put on stage in the 185h century and was one of the works of art that pioneered the destruction of western prejudices against Turks and inspired the spread of orientalism in Europe. Westerners consistently retreated in face of the Ottomans up until the Second Siege of Vienna when the Turks were stopped at Vienna and it was seen that they could be vanquished. This is when westerners stopped raising thei

Gagauz edebiyatının yazılı ürünleri istenilen düzeyde olmasa da çeşitli kişilerin veya kurumların gayretleriyle son yıllarda artan bir ivmeyle değişik içeriklerde ve türlerde yayınlar çıkmaktadır. Bu yayınların büyük bir kısmı şiirlerden oluşmaktadır. Valentina Bujilova (Hacioglo) da bu akıma çoğunluğu şiirlerden oluşan Sonsuza Uçan Kuşlar adlı ikinci kitabıyla katılmaktadır. Ama bu kitabın önceki kitaptan farkı şiirlerin yanında düzyazı biçimindeki metinlere de yer verilmesidir. Annatmaklar (Anlatılar) ve

Enerjinin jeo-ekonomik ve jeo-stratejik bir değer olması küresel ve bölgesel aktörler için güce erişim ile gücü muhafaza etme manivelası olarak değerlendirmektedir. Küresel güç kayması (power shift) tartışmalarının arttığı bir süreçte Doğu Akdeniz’deki gelişmeler bölgesel ve küresel sistemik dönüşümlerin üretmiş olduğu belirsizlikeri daha da derinleştirmektedir. ABD, Rusya ve Çin’in küresel yönelimleri ile Türkiye, İsrail, Mısır ve Yunanistan’ın bölgesel düzlemde geliştirmeye çalıştıkları bölgesel ittifakla

Bu kitap 27 yıllık İngilizce öğretmenliği tecrübesini içine katarak hazırlanan çıkış dili Türkçe olanların İngilizce öğrenirken karşılaştığı veya karşılaşacağı zorlukları dikkate alarak yazılmıştır. Sözü edilen zorlukların aşılması için uzun yılların deneyimi sayesiyle çözümler geliştirilmiştir ve anlaşılır bir dille ihtiyacı olanlara sunulmuştur.Her ne kadar yabancı dil öğrenmede ve öğretmede öne çıkan görüş ‘ o dili konuşma’ olsa da konuşmanın beslenme alanı kelime ve kurallar değil midir? Bu ikisini hal

Milletlerin duyuş, düşüş, yaşam tarzı ve bilgeliklerin korunduğu sözlü edebiyat ürünleri bir toplumu karakterize etmek ve anlamak için son derece önemli malzemelerdir. Bu bakımdan sözlü edebiyat ürünlerinin kayıt altına alınması elzemdir. Fakat bu iş sanıldığı kadar kolay olmamaktadır. Uzun ve zahmetli bir uğraşın sonunda derlenen malzemeyi toplamak ve ortaya koymak sadece bu işe gerçek anlamda zaman ayıranların ve gönül koyanların harcıdır. İşte Mihail Petroviç Guboglo Gagauz milliyetçisidir. Bu çalışmada

İnsanoğlunun yaşamını sürdürebilmesi ve en temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için en büyük ve en önemli faktörü enerji oluşturmaktadır. Isınmaktan, aydınlanmaya, ulaşımdan, kullandığımız tüm cihazların tamamında enerji ihtiyacı hayati bir öneme sahiptir. İlk zamanlarda ilkel insanların kullanmış oldukları yöntemler, Dünya nüfusunun hızla artmasıyla birlikte zamanla yetersiz kalmaya başlamıştır. Bu nedenle insanların bu ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için yeni tekniklerin geliştirilmesi çok önemli bir zor

Günümüzde işletmecilik kavramı hayatımızı bir bütün olarak sarmaktasır. Gerek fiziksel ve gerekse sosyal ihtayaçlarımızın giderilmesinde her gün defalarca değişik büyüklük, işleyiş ve nitelikte işletmelerden yararlanmaktayız. İşletmeler gün geçtikçe toplumda daha fazla yer edinmekte ve toplumsal işleyiş üzerindeki etkilerini her geçen gün arttırmaktadır. Özel sektörlerde faaliyette bulunan işletmeler kar elde edip hayatlarını devam ettirmek amacıyla toplumdaki bireylerin istek ve ihtiyaçlarını karşılayacak.

Dergi Saraybosna'da 3 Türk üniversite öğrencisi tarafından oluşturulmuştur. Yedi sayı yayınlanmıştır. Balkan edebiyat dergisi olan Başka, İstanbul ve Kuzey Makedonya' da basılmıştır. Özellikle Saraybosna şehri konu edinmiştir. Türkçe olan BAŠKA adı Boşnakça olarak gösterilmek istenmiş ve “ş” harfi vurgulanmak istenmiştir. Ortak dilli edebiyat (Boşnakça, İngilizce ve Türkçe) dergisinin adı bu sayede ortaya çıkmıştır. Genel Yayın Yönetmenleri Enes Güler, Bilal Yakup ve Emin Akben'dir. Edebiyat, sanat ve kült