Osmanlı Devleti merkezi teşkilatında, bu günkü Bakanlar Kurulu vazifelerini icra eden makam, Divân-ı Hümayun dur. Bilindiği gibi, her dîvan toplantısında müzakere edilen dahilî ve haricî meselelere ait hükümlerin içtimaî, malî ve örfî kararların kaydedildiği deftere Mühimme Defteri denir. Nezihi Aykut, İdris Bostan, Feridun Emecan, Yusuf Halaçoğlu, Mehmet İpşirli, İsmet Miroğlu, Albükadir Özcan, İlhan Şahin'in hazırladığı ve Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı tarafından neşredilen bu eser; bir Mühimme Defteri

Eserin ilk kısmında; tarihi Türk göçebeliği ile şu anki Anadolu Türk göçebeliği arasındaki münasebeti, benzerlik ve ayrılıkları, kaybolmuş veya devam etmekte olan kültür değerleri; içtimai müesseseler bakımından incelenmiş. İkinci kısımda; Yörükler'in ekonomik hayatları; son kısımda ise, geçmiş ve günümüzde iskân siyâsetinin tahlil ve tenkidine yer verilmiştir. Eserin sonunda ise Yörükler'e ait bir çok resim bulunmaktadır. Prof. Dr. Mehmet Eröz tarafından köy köy, kasaba kasaba, şehir şehir gezilerek hazırl

KREMLİN'DE İKTİDAR MÜCADELESİ STALİN'İN ÖLÜMÜNDEN BERİYA'NIN İDAMINA KADAR Anton KOLENDİÇ Çeviren: Eşref Bengi ÖZBİLEN Çok geniş bir coğrafyada kökleşmeye çalışan büyük bir imparatorluk. Bütün kaynakların, iş gücünün devlet elinde olması sebebiyle; bürokratların, devleti yönetmek için amansız bir iktidar mücadelesine girişecekleri kaçınılmaz bir gerçektir. Bu yüzden; hiçbir ülkede, iktidar mücadelesinin bu boyutta olması düşünülemez. Anton Kolendiç'in, arşiv malzemelerinden, o dönemdeki kişilerin gündelikle

Rahmetli Prof. Dr. Mehmet ERÖZ'ün kaleminden çıkan sürükleyici, şuurlandırıcı, birleştirici son derece güzel bir kitap. Bu eser; günümüz Marksistleri'nin Atatürk'ü fikirlerine alet etme çabalarına, yine Atatürk'ün ağzından güzel bir cevap niteliğindedir. Atatürk'ün millet ve millî tarih anlayışı, Sosyalizm'e bakışı, iktisadî görüşü, Türk Milliyetçiliği'ne gösterdiği önem ve Kürt kimliğine dair görüşleri, gayet açık ve net olarak, tartışma götürmeksizin gözler önüne serilmiştir. Atatürk'ü bir kalkan olarak k

Oğuzlar sadece ilmi bir ihtiyacı karşılamak gayesi ile yazılmıştı. Çünkü onlar, Türkiye´yi yaratmış olmalarına rağmen, ilim alemince de yakından tanınmıyorlardı. Kitap çıktıktan sonra Oğuzlar aydınlarımız, gençlerimiz, hatta esnaf ve köylülerimiz arasında da yakın bir ilgi gördü. Öyle ki, kitabın ikinci baskısı da, bu tür eserler için kısa denilebilecek bir zaman içinde tükendi. Hatta çok geçmeden de kitabın 3. baskısına ihtiyaç duyulduğu anlaşıldı... (Önsöz)

Pomak Türkleri, Türkiye´de az bilinen ve genellikle Bulgaristan´da Rodoplar, Pirin ve Makedonya´nın Vardar Ovasında yaşayan soydaşlarımızdır. Türklüklerinin bedelini en az Kırım, Suriye, Irak, İran, Azerbaycan veya Doğu Türkistan Türkleri kadar ödemiştirler. Pek çok şehit vermişler ve fakat isimlerinin değiştirilmesine rıza göstermemişlerdir. Bu manalı ve muhteşem direnişleri ve gördükleri katliam ve insanlık dışı zulüm bile onların Türkiye´de tanınmalarına yetmemiştir. Bu sebeple bu kitap, Vakfımızın yayın