Ay'da bir kulübe, o kulübenin içinde de yaşlı bir adam var. Orada tek başına ne mi yapıyor? İnsanların Ay'a düşen düşüncelerini, hayallerini her gün her gece topluyor ve raflara yerleştiriyor. Bazen birileri onları almaya geri geliyor ama bu çok mu çok nadir oluyor. Anlayacağınız Behçet orada tek başına yaşıyordu. Ta ki kulübenin önünde küçük bir kız çocuğu belirene kadar. Bu hikâye bir şeyleri hayal etmeyi, özlemeyi, düşünmeyi hiç bırakmamamız gerektiğiyle ilgili resimli bir çocuk kitabı.

Yaz göz açıp kapayıncaya kadar çabucak geçmişti. Okulun ilk günüydü. Sen çok heyecanlıydın. Annen bir sürü çocukla tanışacağını ve yeni şey öğreneceğini söylüyordu. Bütün arkadaşların çok nazik görünüyorlardı ve sen onlarla oynamak için sabırsızlanıyordun. Fakat hiçbiri seni içlerine almadı, tek istediğin bir yere ait hissetmek olmasına rağmen. Sana lakaplar taktılar ve sen bunu kimseyle paylaşamadın. İçine attığın şeylerin sayısını arttıkça sen büyüdün, büyüdün, büyüdün. Ve bir gün olanlar oldu! Bu zorbalı

Bazıları tek ayak üzerinde, bazıları baş aşağı, bazıları suyun içinde, bazıları yaprakların altında bir top gibi, bazıları patilerini kafalarının altına alarak... Bu kitap çocuklara hayvanlar dünyasının en ilginç üyelerinin sıra dışı günlük rutinlerinden ve az bilinen özelliklerinden bahsediyor. Hem eğlenceli hem komik hem öğretici hem de rengarenk! Çöl fareleri, zürafalar, koalalar, su aygıları, yarasalar, kangurular, foklar... Şimdiden keyifli okumalar!

Doğadaki Sıra Dışı Arkadaşlıklar Kısa Özet Bir antilop ile babun... Uyumsuz bir çift gibi duruyor değil mi? Pekâlâ, şaşıracaksınız ama bu ikili çok iyi anlaşıyor. Birbirlerini düşmanlarından koruyorlar ve yine birbirlerine göz kulak oluyorlar. Üstelik zehir gibi zeki ve çok iyi arkadaş olan sadece bu ikisi değil. Zebra küçük kuşlarla çok iyi anlaşıyor, palyaço balığı deniz şakayığı ile mutlu mesut yaşıyor ve köpek balığının etrafı temizlikçi balık arkadaşlarıyla çevrili. Bitkilerse herkese yardım ediyor. H

Kitap Tanıtım Yazısı : “Öğretmenim masalımı anlatmam için beni çağırıyor. Tahtaya doğru yürüyorum, Herkes bana bakıyor. Ağzımı açıyorum, ağzımdan hiçbir şey çıkmıyor. Tek bir şey bile! Bir saatten az bir süre önce, bu masalı tek seferde ezbere anlatabiliyordum ama şimdi aklımda bir kelimesi bile yok. Belki masalın başı aklıma gelir diye bir umut sınıfa bakınıyorum. Çok fazla öğrenci, çok fazla nesne, çok fazla eşya… Etrafımda dönüp duran çok fazla şey var. Tam bir kargaşa! Öylece kalakalıyorum. Gözlerim ö

Daha önce hiç pembe bir ağaç gördün mü? Peki ya uçan bir köpek? Ya da bir balığın şemsiyesiyle sokakta dolaştığını... Bunların hepsi Mercan’ın dünyasında mümkün. Bunu nasıl mı yapıyor? Tabii ki süper gücü olan hayal gücüyle. Hem de onun çizimlerini anlamsız bulan onca kişiye rağmen. Bu kitap çocuklara hayal gücünün ne olduğunu, onu beslemeyi ve ona sahip çıkmayı hatta bir sanatçı gibi düşünmeyi öğretecek.