Bakın bütün alıntıladığımız şiirlerde, şairler, yani büyük adamlar çocukları yazıyorlardı. Ve bakın şimdi çocuklar yazıyorlar. Yazmaya başlıyorlar. Diyarbakırlı bir çocuk bunları yazan. Köyleri boşaltılınca metropole göçüp yaşam mücadelesi veren. Yaşam mücadelesini insanlik mücadelesine çevirip var olmaya çalışan. Ve kazanan! İlk tanıştığım Diyarbakırlı çocuklardan öğrenmiştim ben de kazandıklarını kaybettiklerinden daha fazla kılma mücadelesini. Kaybettiği çok şey vardı. E siz bir de kazandıklarını düşünü

Ev buyer pakrewanen ku me nivısandine ji hezar buyer u pakrewanan hinekin. Le di dil u hişe gele xwe de ciyek mezin digirin. Ji bo ku bibin dırokeke niviskı me nivısand!.. Yanı ev xebat li ser ve armance hatiye amadekirin. Beguman di bilevkirina van buyeran de armanca min a esası ev bu ku ez bi nezıkatiya li hemberı wan cangoriyen me, yen ku min ew naskiribun berpirsyariya xwe ya wijdanı pek bınim. A duyemın jı wan bi nifşe nu bidim nasın ku ev dırok bi çi zehmetı u bi çi fedekarı hatiye nivısandin!.. Xebat

Rewıtiya riya bedawı u henasen zor u germ li ser sere wan, weke firindekı efsanewı difirın u halen dikirin. Wan jı lingen xwe yen westiyayı zorı meşe dikirin. ...Ka gaveke din jı, hindik ma, hindik ma! Gaveke din jı beavejin... Le ev hindik hew bi dawı dibu, edı hindik buye jiyanek, çerxek u gerdunek. Edi avetina her gaveke ji wan re dibu nişana serkeftineke teqez. Edi hest u hizren wan ji tevahi cihane qut bibun, salname u pivanen rojgere u cihaniyan winda dibun u bewate mabun.

Di nav bearamiye de digevizi xorte ciwan. Helecanek pe ketibu. Bedena wi di nava xwehdane de mabu. Dile wi mina dile çivikeki ledixist. Coş u tirs, guman, xaile mina liheya bihare, wek pelen Çeme Dicle di wi dile wi ye piçük de li hev diketin, di ser hev re diqulipin u diherikin mejiye wi. Hej di wan xeyal u aşopen kur u dur be hu, bala xwe daye ku du rondiken grem mina kehribaran bi hinarken ruye nurani de diherikin. Mina elmas u zuberced dibiriqin, cihe te re diherikin şopa keseren hezaran salan li du xwe

İslamiyet kılıcını Medya'ya atmadan önce, doğruluk peşinde koşan bir Işık Arayıcısı'nın; Sıtar'ın, derdini Medlere anlatmaktan vazgeçerek, kayalara, mağara duvarlarına çizdiği söylenir. Arkadaşlarım, beni anlamadılar diyen bu dervişin hikayesinin ucu olmayan bir mağarada yazılı olduğu, bu yazıyı bulup çözenlerin Medlerin neden birlik olmayıp ülkesiz kaldıklarını bilecekleri rivayet edilir...

Destansı bir yaşamın kahramanı olan Cansız, kendi diliyle Dersimli kadının direngen yönüne ve kendini gerçekleştirme serüvenine değiniyor. Kitabının birinci cildi, Cansız'ı çocukluk yıllarından ilk cezaevine giriş yıllarına kadar anlatıyor. Kitap, aynı zamanda Cansız'ın doğumundan başlayarak, ailesi, yetişme koşulları, özgürlük mücadelesiyle tanışması ve katılımı, yürüttüğü çalışmalar, o dönem yaşanan gelişmeler ve tutuklanma sürecine yer veriyor.

Kişilikleri en zor zorlu süreçlerde tanırdık. Çünkü ölümle her an at başı giden bir atmosferdeydik. Her gün ölen hücrelerin seni fiziki olarak büyük bir acı içine koyuyordu...