Bu çalışmanın amacı, yarının Türkiyesinde önemli görevler üstlenmeye aday üniversite gençliğine Türk milleti için haklı bir övünç kaynağı olan Türk İnkılâbının anlam ve önemini anlatmak ve kavratmaktır. Bunun için yöntemimiz tarihi gerçekleri sadece nakletmekle yetinmeyip, akıl ve mantık ölçüleri çerçevesinde değerlendirmek ve böylece geçmişle günümüz arasında sağlam köprülerin kurulabilmesini sağlayabilmektir.

Uzun yıllar Batı uygarlıklarının, Türk ve Osmanlı uygarlıklarından daha üstün kabul edilmesi, Türk tarihinin yıllarca ihmal edilmesine neden olmuştur. Bu bakış açısı ile Türklerin, uygarlık tarihlerinin, eserlerinin örf ve adetlerinin görmezliğe gelindiği o yıllarda, göz ardı edilen "Türk tarihinin" pek çok eser, düşünce, görüş, kültür ve örf ve adetlerinin tarih sayfalarında çok az yer aldığı görülmektedir. Son yıllarda asla yadsınamayacak kadar büyük değerlere sahip Türk tarihinin yeniden ele alınması ve

Tarihin birçok tanım ve işlevinden bahsedilse de kuşkusuz en önemli yönü, içinde bulunulan ve yaşanılan dönemi algılamanın ve anlamlandırmanın neredeyse alternatifsiz aracı olmasıdır. Günümüz Türkiyesini anlama ve doğru algılamanın yolu da yakın dönem Türkiye tarihini değerlendirebilmekten geçmektedir. Elinizdeki Yakın Dönem Türkiye Tarihi Araştırmaları adlı kitap da seçkin bir kadro ile bu amaca ulaşmak için hazırlandı. Bir yandan bu dönemi çalışan en önemli araştırmacılarından olan Sayın Prof. Dr. S

Bu çalışma, Osmanlı Arşivi belgeleri dahil, çeşitli kaynaklar üzerinde yapılan araştırma ve incelemelere dayanılarak kaleme alınmıştır. Kullanılan kaynaklar, sözü edilen konularda araştırma yapacaklar da düşünülerek, yeri geldikçe dipnotlarda gösterilmiştir. Ayrıca, metne konularla ilgili haritalar eklenmiştir. Dünyada mevcut devletler arasındaki başlıca ilişkiler ile gelişmeleri, yeni devletlerin ortaya çıkışları, devletlerin dış siyaset yönelimleri, sorunları ve bunları gerçekleştirmek ya da çözümlemek iç

Anadolu Arkeolojisi kitabı bir daha basılıyor; ama geçen onca yıl boyunca yine çok şey değişti. Kaçınılmaz değişim yeni kazılar ve yeni araştırmalarla Yarımada'nın çehresini giderek daha da belirgin hale getirdi. İşte Göbeklitepe mucizesi; işte İstanbul kazılarında bulunanlar; öğrencilik yıllarımızda bize belletilen bilgileri adeta çöpe attılar. Bu nedenle güncellenme ihtiyacı hiç bitmiyor ve hiç de bitmeyecek. Elinizdeki kitabın da güncellenmeye ihtiyacı vardı artık. Bu baskıda herşeyi gözden geçirdik ve g

Günümüzün dünya ekonomisini ve problemlerini kendisini meydana getiren tarihsel süreci anlamadan açıklamak mümkün değildir. İnsan geçmiş çağlardan günümüze üretim, değişim, bölüşüm ve tüketim faaliyetlerinde bulunurken her zaman fayda ve maliyet analizi yaparak amaçlarıyla alternatif kullanım imkânları olan kıt araçlar arasında en etkin dengeyi kurabilme gayreti içinde olmuştur. İktisat eğitimi içinde yer alan İktisat Tarihi dersleri için bir kaynak olarak hazırlanan bu kitabın temel amacı toplumların tarih

Çin Seddi'nden Viyana kapılarına, Etopya Yemen'den Rus steplerine, Basra Körfezi'nden Cezayir'e, Hindistan'dan Moğol yaylalarına kadar geniş coğrafyalarda tarihin çeşitli çağlarında hakimiyet kuran Türklerin savaş, strateji ve askeri kültürü merak konusudur. Tarihin ilk düzenli ordusunu kuran, atın üstünde maharetle kullanana taktik üstünlük sağlayan Mete Han'ın ıslıklı oklarından, Anadolu'yu Türkleştiren ve Rumeli'de ilerleyen Türk akıncılarına kadar geniş bir yelpaze'de savaş tarzı ve askeri kültürün ince

Ülkemizin dertleri, sorunları, tüm eğitimli ve bilinçli yurttaşlarımızı üzüyor, endişelendiriyor. Bu sorunları televizyon dizileri gibi yüzeysellikle algılarsak, nedenlerini düşünmezsek, çare aramazsak, susarak ya da korkarak beklersek, üç maymunu oynarsak, onların azalmasına değil artmasına tanık olabiliriz. Bu tür sorunların pek yaşanmadığı Avrupa ülkelerinde, Aydınlanma Devrimiyle din ve devlet işleri birbirinden ayrılmış, akıl kullanılarak bilim ve sanayi devrimleri gerçekleştirilmiştir. Böylece dinin i

Türklerin bilinen tarihi 2000 yıldan fazla olmasına karşın, Osmanlı Devleti modern Türkiye'nin ana selefi olarak adlandırılabilir. Önemli bir askeri ve denizci güç olarak Osmanlı Devleti, güneydoğu Akdeniz ve Karadeniz'deki (ve çevresindeki) politikaları önemli ölçüde şekillendirmiştir. Herhangi bir araştırmacı, bu zengin tarihi arka planı analiz etmeden, bugün bölgedeki gelişmeleri anlamakta oldukça zorlanacaktır. Özellikle, Osmanlı Devleti'nin çöküşü açısından kilit önemde olan 19. yüzyıldaki iktisadi ve

Ekonometrik analizlerde tahmin sonuçlarının güvenilir olabilmesi için ekonometrik modellerin doğru tanımlanması çok önemlidir. Bir ekonometrik modelin doğru tanımlanabilmesi, analize dâhil edilen değişkenler arasındaki ilişkilerin fonksiyonel formunun doğru tanımlanmasına bağlıdır. Ekonometrik modellemelerde sıklıkla vurgulanan bu nokta farklı nedenlerle dikkate alınmayarak, uygulamada çoğunlukla ilişkilerin önsel olarak doğrusal ve parametrik olduğu varsayılmaktadır. Bu kitap değişkenler arasındaki ilişkil

Ahmet Rıza Bey, yakın dönem Türkiye tarihinin en önemli simaları arasında yer almaktadır. Paris'e giderek Sultan II. Abdülhamit yönetimine karşı harekete geçmiş; İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin gerçek kurucularından biri olmuştur. Meşrutiyet'in ilanından sonra Paris'te yürüttüğü mücadele nedeniyle Ebü'l-Ahrâr sıfatıyla yurdunda karşılanan Ahmet Rıza Bey, Meclis-i Mebusan başkanlığı, Heyet-i Ayan üyeliği ve başkanlığı gibi önemli görevleri yürütmüştü. Yaşamının her aşamasında, kendini adadığı Osmanlı De

Elinizdeki Cumhuriyetten Büyük Söyleve Ankara-İstanbul İkilemi (1923-1927) adlı kitap, erken Cumhuriyet döneminin birçok uygulamasını şekillendiren Ankara-İstanbul ikileminin diplomatik, siyasi, idari ve huku-ki alanlar üzerinden hem asıl etkinlik merkezini, hem de belirgin yönlerini ortaya koyarak bu tarihsel çelişkiyi somutlaştırmayı hedeflemiştir. Araştırmada birinci el kaynaklar, özellikle arşiv belgeleri, TBMM Zabıtları ve dönemin süreli yayınları yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Bu çalışma ile Türk

Atatürk ilkeleri ve İnkılap Tarihi Türk gençliğini nasıl yetiştirmek gerek? Her devlet ancak yüksek karakterli ve nitelikli koruyucularla kurulur, yaşatılır. Gençlerimize hem tarih bilinci vermek hem de demokrasi geleneğini benimsetmek için onlara Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihini okutmalıyız. Kavramların tanımlanarak, olayların nedenlerini ve sonuçlarını kavratarak, konuların anlatıldığı bu kitapta, gençlerimize dünün yanlışları, geleceğin umutları anlatılmıştır.

Bu kitabın bütün baskıları Mustafa Kemal Atatürkün gösterdiği hedeflerden esinlenerek kaleme alınmıştır. Değişik tarihlerde verdiği beyanatlarda Mustafa Kemal şunları söylüyordu: Yetişecek çocuklarımıza, gençlerimize görecekleri öğrenimin sınırı ne olursa olsun, ilk önce Türkiyenin bağımsızlığına, birliğine, millî geleneklerine düşman olan bütün unsurlarla mücadele etmek gereği öğretilmelidir. İşaret ettiğim prensipleri Türk gençliğinin beyninde ve Türk milletinin şuurunda daima canlı tutmak, üniversite

Her ülke gençliğinin uzmanlık alanları ve meslekleri ne olursa olsun, yakın tarihlerinin önemli kırılma noktalarını, devleti oluşturan kurumları ve kurumların oluş evlerini öğrenmek zorundadır diyor yazar. Elinizdeki çalışma, 1986 tarihinden itibaren yazarın Atatürk Eğitim Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin çeşitli bölümlerinde verdiği Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi dersinin bir bütünüdür.

u kitabın ana konusunu Atatürk tarafından kurulan modern devleti ortaya çıkaran, etkileyen ve devamını sağlayan dinamikler oluşturmaktadır. Ama konunun açıklanabilmesi için çevresel koşullar da ele alınmıştır. Özellikle Hukuk Fakültesi öğrencileri için yazılan bu kitapta tarihsel olayların yanı sıra siyaset sosyolojisi, siyaset tarihi, siyaset bilimi verilerine, ikinci meşrutiyet dönemi düşünce akımlarına Atatürk'ün kişiliği ve liderliğine ve hukuki temele dayanan yorumlara da yer verilmiştir.

Bu çalışmada Osmanlı Memurlarının sicil muamelatını yürüten ve yakın dönem Osmanlı memurlarının biyografisinin yazımı için en önemli kaynak olan Sicil-i Ahval defterini vücuda getiren Sicil-i Ahval komisyonunun teşkili, teşkilatı, faaliyetleri ortaya konulmaya çalışılmıştır.

Bu çalışma 19071918 zaman dilimi ile kısıtlıdır. Bunun sebebi Türkçülük hareketinin anlamlı bir kesiti ile okuyucunun gözleri önüne serme düşüncesidir. Kitapta genel literatür dışında İkinci Meşrutiyet devri Türkçülük hareketi önderlerinin düşüncelerini bulma olanağı sağlayan Türk Yurdu Dergisi ana süreli yayın olarak değerlendiriliyor.