Göç konusunu sosyolojik bir perspektifle inceleyen bu kitap; bir yandan göçün ekonomi-politik ve kültürel nedenlerini irdelemekte, diğer yandan göçmen konusunun sinemada nasıl bir karşılık bulduğunu araştırmaktadır. Özellikle Türkiye'den Almanya'ya göç konusunu filmler üzerinden analiz etmeğe çalışan bu kitap, adeta "çokkültürlülüğü ve çokkimlikliliği" tartışmaya açmaktadır.

Günümüzde iktisadi analizlerde İstatistiksel analiz yöntemleri yoğun bir şekilde kullanılmakta ve İstatistiksel analizler yapılmadan bilimsel bir çalışma ortaya konulamamaktadır. İstatistik ve istatistiksel analizin bir iktisatçıya sağladığı kolaylık ve faydalar, iktisatta sözel olarak anlatılan ve ortaya konulan iktisadi modellerin varsayımlarıyla birlikte istatistiksel biçimde ortaya koyarak iktisadi olayların daha net anlaşılmasını ve yorumlanmasını sağlamaktadır. Günlük hayatta sosyal bilimlerde birçok

Bu kitap yıllarca süren ayrıntılı bir araştırmayı gerektiren çalışmalar sonucu ortaya çıkmıştır. Bu çalışma ile amacımız ülkemizde halkla ilişkiler alanında çok fazla yaygın olmayan konuları ilgili kişilere duyurmak ve dünyada son yıllarda tartışılan konuları okuyucularla paylaşmaktır.

Bu kitap mevzuattaki en son yenilikleri kapsayarak, yargı kararlarına geniş biçimde yer vermektedir. Ayrıca içeriği şu başlıklardan oluşmaktadır: - Kamu Görevlileri - Devlet Memurluğu - Memurluğa Giriş ve Adaylık - Devlet Memurlarının Ödevleri ve Yükümlülükleri - Memurların Bağlı Oldukları Yasaklar - Memurların Hakları - Memurların Ücretleri ve Yüselmeleri - Devlet Memurlarının Aylıkları - Memurlar Hakkında Disiplin - Memurluğun Sona Ermesi - Memurluktan Çekilme - Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortas

Bu kitabın birincil amacı lisans ve lisan ustu duzeylerinde finans ve ekonometri okuyan öğrencilere konunun hem teorik hem de uygulama boyutlarını içeren guncel verilerle zenginleştirilmiş ve alana geniş bir açıdan bakan bir metin sunmaktır. Bununla birlikte kitabın hedefi sadece öğrencilerle sınırlı olmayıp, bu alanda araştırma yapan akademisyenler ve finansal hizmet sektörundeki uygulamacıların da yararlanabileceği ölçude geniş tutulmuştur. Özellikle finansal ekonometri çalışmaya yeni başlayanlar için, di

Dünya'da siyasal temsil olanağının sağlanması açısından birçok yasal düzenlemeye rağmen kadınların siyasetle ilişkisi apolitik bir görünüm sergilemektedir. Dünya ortalamaları açısından Parlamentolarda kadınların temsil oranı yüzde 15 civarlarındadır. Veriler, kadınların parlamentolardaki temsillerinde bir artış olduğunu gösterse de, temsil oranı genel olarak düşük seyretmekte, temsil oranlarındaki ilerleme dengesiz bir dağılım göstermektedir. Bu kitap da Türk kadınının siyasal hayattaki varlığını sorgulamay

Küreselleşmenin, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler üzerinde negatif ve pozitif dışsallıklar meydana getirdiği sıklıkla tartışılan bir konudur. Bu çerçevede küreselleşmenin bazı önemli problemlere yol açtığı ifade edilmektedir. Bunların başlıcaları finansal istikrarın sağlanamaması, küresel yoksulluğun giderilememesi, gelir dağılımında adaletin tesis edilememesi şeklinde sıralanabilir. Bu sorunları gidermek amacıyla IMF, Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü gibi uluslararası finans ve ticaret hareketlerin

Türkiye, kurak ve nemli bölgeler arasındaki coğrafi konumu, bu konuda jeolojik devirlerin en kısası fakat kanımca morfolojik bakımdan en etkilisi olan Pleistosende meydana gelen iklim değişiklikleri dolayısıyla uğradığı klimatik kuşak kaymaları, östatik seviye değişikliği, büyük bir kısmı Pleistosende oluşmuş çok çeşitli volkanik şekilleri ve düşey doğrultudaki binlerce metreyi geçen büyük seviye farkları nedeniyle gerçekten çok değişik ve çeşitli morfojenetik bölgelerin özelliklerini taşıyan bir mozaik

Birinci Kısım'da Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş sürecinden başlayarak Atatürk'ün ölüm yılı olan 1938'e değin gerçekleşen 30 Ekim 1918 Mondros Silah Bırakışması (Mütarekesi) 24 Temmuz 1923 Lausanne (Lozan) Andlaşması başka bir söylemle "Ulusal Savaşım (Milli Mücadele)" süreci, "Temel Türk Devrimi (İnkılabı)" ve "Atatürkçülük"; İkinci Kısımda'da: "Jeopolitik Tehditler" başlığıyla tarih boyunca sürdürülen Türk düşmanlığı, Atatürk Türkiye'sine karşı yıkıcı ve bölücü ideolojik yapılanmalar ile jeopolitik tehdit

Bilindiği gibi bir işletmenin en önemli sermayesi, çalışanlarının sahip olduğu bilgi ve becerilerdir. Gençlerimizin de iş hayatına başlarken en önemli sermayeleri hiç şüphesiz bilgidir. Beceri ise onların genlerinde doğuştan var olan ve daha sonra geliştirebildikleri yeteneklerdir. Çalışma yürürlükte olan tüm beyannameleri içermemektedir. Buradaki amacımız temel vergi kanunlarının ve bunlarla ilişkili beyannemelerin öğrenilmesine yardımcı olmaktır. Kanunların özünün öğrenilmesi, geriye kalan eksikliklerin t

XX. Yüzyılın ilk yarısı, gerek sona eren Osmanlı İmparatorluğu gerekse 1923 yılında ortaya çıkan yeni Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında, Türkiye coğrafyasında yaşayan insanlar açısından kolay bir dönem olmamıştır. Özellikle XIX. Yüzyılın son onyıllarında doğanlar açısından hayat kelimenin tam anlamıyla mücadele içerisinde, en azından bu atmosferi derin bir biçimde soluyarak geçmiştir. Yüzyılın başlarından ortalarına doğru gidildiğinde olayların ivmesi azalmış, merkezinde I. Dünya Savaşı bulunan askeri müca

Marx, "İnsanoğlu, Tarih´in onu önüne getirip koyduğu sorunları çözümler" diyordu. Toplumbilim, belki bu nedenle, 19. Yüzyılda ve Fransa´da bir bilim alanı olarak ortaya çıkıp gelişmeye başladı. Simmel´in Spengler´in, Hegel´in sosyal felsefe geleneğinden ayrılıp toplumbilim olma süreci Fransa´daki bu başlangıçtan az sonra, 1892 yılında Şikago Üniversitesinde toplumbilim bölümünü açan, Almanya´da doktora yapıp ülkeye dönen Amerikan Toplumbiliminin kurucu kuşağınca gerçekleştirildi. 1932´de New York Üniversi

Bu kitapta pek çok insan tarafından ilgisizlik ve isteksiz bir çekinceyle karşılanan Roma Hukukunun aslında günümüze ne kadar etki ettiği mümkün olduğunca yalın ve basite indirgenerek anlatılmaya çalışılmıştır. Yine de söz konusu eski oldu tarih olduğundan ve bazı konular fazla teknik bilgi içerdiğinden okuyucu zorlanabilir.

Günümüz de birçok gazeteci röportajı: Muhatabına ya da haber kaynağına soru yöneltme ve alınan cevapları derleme. Olarak anlıyor ve kullanıyor. İşte bu kitabı yazmaya röportaj ile söyleşi arasındaki farkı bir kez daha belirtmek amacıyla kalkıştım. Dileğim günümüzde var olan bu kavram kargaşasına bir son vermektir.

Bu küçük boyutlu kitap, tüketici kültürlerin toplumsal, ekonomik ve siyasal gelişmelerinde çok önemli bir etken olan yüzeysel iletim sürecinin araştırılmasına değişik bir yaklaşım getirebilmek çabalarının ürünüdür. Yığınsal iletişim konusuna ilgi duyan araştırıcılara ve öğrencilere temel iletişim kavram ve kurumlarının tanıtılması amaçlanan çalışma, ileride yapılacak daha kapsamlı irdelemelere de bir başlangıç niteliğindedir.

Elinizde tutuğunuz bu kitap iki bölümden oluşmaktadır.1. kısımda Mondros Mütarekesinden başlayarak Atatürkün ölümüne kadar süren 19191938 yılları arasındaki önemli olaylar İstiklal Savaşı Dönemi- Kurtuluş ve Cumhuriyet ve Reformlar Dönemi-Kuruluş altında toplanmıştır. İkinci kısım ise Atatürkçü Düşünceler ve Ona Yöneltilen Tehditler başlığını taşımaktadır. Bu sebeple bu kitap yalnızca Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi derslerini izleyen üniversite öğrencilerine değil aynı zamanda konuyla ilgili herkes

Kitap esasta genel sosyolojinin sahasına giren başlıkları ihtiva etmekte ise de özellikle ikinci bölümde çeşitli başlıklarda sosyal yapı ve değişme özelliklerimize de yer vermektedir. Türkiyede okutulan bir sosyoloji kitabında öncelikle öğrenciye kendi toplumunu tanıtması gerekir. Kitapta tercüme kokan aşırı ayrıntıdan da uzak durulmuştur.

....Üretim güçlerinin gelişmesi, önceki yüzyılların istek simgelerini, bu simgelere materyal biçim kazandıran anıtlar henüz yıkılıp viran olmadan, yıkıp yokederler...Her çağ kendinden, sonra gelecek olanın rüyasını görmekle de kalmaz; rüyasını görürken, bu rüya görüşü sayesinde, uyanımına doğru ilk adımı başlatır, zorlar. (Böylelikle), her çağ kendisinin sonul-ereğini bağrında taşır ve -Hegel´in görebildiği gibi- kendi sonunu kendisi için dile getirir, ustaca bir örtüklükle..." -Walter Benjamin "Ondokuzuncu

Bu kitabın yazılış amacı Papirüsten şimdi ilkel denilen baskı yöntemlerine matbaa aletinden otomatik baskı makinelerine, bilgisayardan internete kadar uzanan süreci incelemek ve bu değişimleri her açıdan gözlemleyip okurlara sunabilmektir. İçeriğini; ise bir bilişim sistemi olarak yayıncılıkta kullanılan teknolojilerin yayıncılığa nasıl yön verdiği ve vermekte olduğu, ne gibi değişimlerin olduğu ve ne gibi değişimlerin bizi beklediği konuları oluşturmaktadır.