Tanıtım yazısı: Hasan Rızâ, 19 yüzyılın ikinci yarısı ile 20 yüzyılın başlarında yaşamış, hat sanatının önde gelen isimlerinden biridir. Zamanının önemli hat ustalarından ders alarak yetişmiş, dağılma döneminin olumsuz şartlarına rağmen Hafız Osman’dan sonra en değerli hat sanatçısı olmayı başarmıştır. Sultan Reşad’ın özel hattatlığını yapan Hasan Rızâ arkasında değerli eserler bırakmış, pek çok öğrenciye yazıdan icazet vermiştir. Ünlü kültür tarihçisi A. Süheyl Ünver, eniştesi Hasan Rızâ’yı “(…) devrin

Mevlevîlik, bir tarikat olmasının yanı sıra yetiştirdiği birçok şâirle de mektep olma özelliğine sahip mühim bir yapı olarak bilinmektedir. Türk edebiyatının en parlak dönemlerinden olan XVII. yüzyılda bu mektepte yetişmiş şâirlerden biri de Dânişî Ali Dede olmuştur. Kudüs ve Lefkoşa Mevlevîhânelerinin postnişînliğinde bulunmuş olan Dânişî Ali Dede, şahsı, yetiştirdikleri ve ailesiyle Mevlevîlik tarihinde önemli bir yer edinmiş; şiir vadisinde de usta şâirler seviyesinde eserler ortaya koymuştur. Şimdiye

Modern Türk şiirinin 80 sonrası dönemini şiirleriyle olduğu kadar kuramsal yazıları ve edebî münakaşalarıyla da etkileyen Tuğrul Tanyol günümüz şiirinde de etkin konumunu sürdürmektedir. İdeolojik ölçütlerin edebiyatın dışında tutulmasında, reddiye yerine gelenekle uzlaşı çerçevesinde ilişki kurulmasında etkisi yadsınamaz şairlerden olan Tanyol 80’ler Şiiri olarak adlandırılan dönemin genel çerçevesini oluşturan birçok özelliği ilk defa gündeme taşıması bakımından da dikkate değerdir. Tuğrul Tanyol tür

Modern Türk şiiri hem köklü mistik geleneğin birikimlerinden yararlanarak hem de başka mistik öğretilerden etkilenerek evrensel mistisizmin ölçütlerine uyumlu yeni örnekler yaratmayı başarmıştır. Dini veya metafizik şiirden apayrı sularda seyreden mistik şiir, aslında şiirin özgül doğasına ait oluşuyla, kolektif bilincin içinde sıkışan insan tekine mahrem deneyimin meşruiyetini hatırlatmaktadır. 1980 sonrası Türk şiirinde beş farklı başlıktaki mistik eğilimlerin incelendiği bu çalışma rasyonalist-pozitivist

Set İçindekiler Modernizm İdeolojisi Ütopya Denen Arzu Gerçekçiliğin Çelişkileri

Bahisleri Yükseltmek Kopuk Zincir Tehlikeli Dönüşler Polemikler

Darkness is the absence of light. Music being similar to light brightens the life. A life vvithout music gets darker. The white is there where there is no black, and black is there where there is no vvhite. (Karanlık ışığın yokluğudur. Müzik de ışığa benzer ve hayatı aydınlatır. Müziğin olmadığı bir hayat giderek karanlıklaşır. Siyahın olmadığı yeri beyaz, beyazın olmadığı yeri siyah doldurur.)

Hadrian, Roma imparatorları işinde “gezgin” olarak bilinendir. O mesela Neron gibi egosuna ya da hükmeden tanrısallığına kendisini kaptırmıştır. Kona imparatorlarından biri olacak, ünlü “Marcus Aurelius”a, yazdığı kapsamlı mektuplarıyla da bilinir. O gerçekten Marcus’a serden, yetiştiren, iyi eğitim almaşım saylayan, katta bu ismi kendisine, vere kişiydi lO.OOOm2 den/fazla alana kurduğu Atina’daki kütüphanede, okuma odaları, araştırma ut münazara alanları, yürüyüş bahçeleri ile bilimsel araştırmalar iç

Doğduğumuz, doyduğumuz toprakların, asırlar öncesinden başlayarak günümüze kadar nasıl geldiğini, milletlerin, medeniyetlerin, dinlerin ve dillerin var ve yok oluşlarına nasıl beşiklik ettiğini, gerçekler karşısında bir kesim aydının tarihe yalan söyletmiş olduğunu, tek bir bakış açısı ile Batılılarla birlikte, Doğu toplumlarına nasıl önyargılı baktıklarını, taraftarlığın bilinçli olarak yaratıldığını, resmi/gayriresmi tarih gibi ifadelerle insanların aldatılarak var olan kaynakların yeterince kullanılmadığ

Doğduğumuz, doyduğumuz toprakların, asırlar öncesinden başlayarak günümüze kadar nasıl geldiğini, milletlerin, medeniyetlerin, dinlerin ve dillerin var ve yok oluşlarına nasıl beşiklik ettiğini, gerçekler karşısında bir kesim aydının tarihe yalan söyletmiş olduğunu, tek bir bakış açısı ile Batılılarla birlikte, Doğu toplumlarına nasıl önyargılı baktıklarını, taraftarlığın bilinçli olarak yaratıldığını, resmi/gayriresmi tarih gibi ifadelerle insanların aldatılarak var olan kaynakların yeterince kullanılmadı

Evet gerçekten dünya coronayla savaşıyor. Her insan hemen hemen kendiyle de mücadele ediyor. Bu corona virüsün dünyaya yayıldığını öğrendiğim an şunu düşündüm: Dünyayı saran bu virüsle insanlar nasıl savaşacak? Nasıl bu virüsü yenebileceğiz? Çünkü öyle bir düşmanla karşı karşıyayız ki sadece silahımız dua, başka bir silahımız yok. O yüzden Tanrı inancımızı bu dönem çok artırmalıyız. Ben bu dönemde Tanrıma sürekli dua ettim. Bu virüsün yok olması için insanların huzurla nefes alması için. Bence eminim

Yarım kalan meyve ve sebze çizimlerini tamamla ve renklendir.

Bir Türk diplomatı olarak Londra, Rodos, Lahey, Belgrad, İslamabad, Filibe, Deventer, Tebriz, Stuttgart ve Kosova’da görev yapan Ahmet Funda Tezok, bu çalışmasında Türkiye’nin neredeyse 60 yıla varan Avrupa macerasını tüm boyutlarıyla ele alıyor. “Avrupa Bütünleşmesi” üzerine Hollanda’da lisanüstü tez hazırlamış olan ve Dışişleri camiasında “Avrupa uzmanı” olarak tanınan Tezok, emekli olduktan sonra tüm birikiminikaleme aldığı kitaplara yansıttı. Elinizdeki kitap bu birikimin bir ürünüdür. Kişisel anı

Karamsarlara göre iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarının belirginleşeceği ve Covid-19 benzeri sağlık krizlerinin sıradanlaşacağı distopik bir geleceğe doğru ilerliyoruz. Dahası, günbegün işlerini otomasyona kaptıran kalabalıkların perişan duruma düştüğüne, zenginliğin teknolojik bir elitin elinde toplandığına, eşitsizliğin derinleştiğine, terörün yükseldiğine ve asayişi sağlamak isteyen hükümetlerin demokrasiyi kenara bırakıp zorba yapılara evrildiklerine şahit olacağız. 21. yüzyılın kalan kısmı boyunca

Biri var ama o ben değilim. Biteviye muhalefet ediyor içimde. Hiç mi doğrum yok diyorum, var diyor. Öz doğrun, fıtratın… Bir eylem güzergahında, içindeki ses seni huzurlu bırakmıyorsa doğru yoldasın. Sana rağmen seni denetleyen Rahman’ın sesidir, vicdandır. Cılız da olsa bu fıtri sesi duyabiliyorsan dur, soluklan! İçindeki özün yaşıyor, mutluluk çığlıkları at! Rahman’ın sesi yanı başında, köreltme onu, sula rahmet ağacını, boy versin, dal versin, çiçek versin. Seyrüsefer et, Allah aşkıyla özgürce… “Ba

Bakın gençler, dua ediyoruz ama duamız kabul olmuyor diyorsunuz oysaki Yüce Allah (c.c), "Kullarım, beni senden sorarlarsa, (bilsinler ki) gerçekten ben (onlara çok) yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına icabet ederim." (Bakara: 186) diyor. Yukarıdaki, ötendeki bir tanrı ile değil, Kur`an-ı Kerim`e göre şah damarından daha yakın olan ile muhatapsın. Hitabın dışa değil, özüne olmalı! Dualara icabet ederim diyen Allah (c.c), vaadine muhalefet etmez, dualarınıza icabet eder. Peki, neden dualara icabet o

Ben 1930 yılında Antalya’da dünyaya geldim. Benim, rahmetli annem ve babam beş vakit namazlarını kılan insanlardı. Ben küçükken, rahmetli babam Arap’ça okuduğu Kur’an’dan bizlere, peygamberlerin kıssalarını anlatırdı. Babamın, Arapça olan Kur’an dışında, isimlerini bilmediğim başka kitapları da vardı. Bu kitaplardan, okuyup öğrendikleri (akıl almaz şeyleri gençlik günlerimizde) bizlere de anlatırdı. 1995 Senesinden itibaren gerçekleri bulmak amacıyla, Ramazan ayında Kur’an okumaya başladım ve bitirdim. Bu s

Depremi önleyemeyiz ama, karakter sahibi, liyâkata önem veren vatandaşlar yetiştirerek depreme dayanıklı binalar yapan bir toplum olabiliriz. Doğan Cüceloğlu Yüzde doksan ikisi deprem yaşama riski üzerinde bulunan bir ülkede yaşıyoruz, deprem gerçeğine karşı bilinçli olmak ve sorumluluklarımızı bilmek zorundayız. Deprem kuşağında bulunan bir ülkede yaşadığımızı hiç unutmayarak...