Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
 %  10
Ölüm Başpiskopos İçin Geliyor
1851, Güneybatı Amerika’nın ıssız toprakları. Dinî eğitimlerini Fransa’da birlikte aldıktan sonra ilk misyonerlik görevleri için Sandusky, Ohio’ya atanan iki yakın dost, Piskopos Jean Marie Latour ile vekili Peder Joseph Vaillant, yeni görev yerleri olan Santa Fé’ye giderler. Tanrı’ya hizmetin insanlığa hizmetten geçtiğine inanan ve bölgedeki yozlaşmış din adamlarının aksine iyiliği esas alarak kanaatkâr, kibirden uzak bir yaşam süren bu iki misyoner din adamı, her daim yoksulları, mülksüzleri ve toprakları
108 TL. 120 TL.
Willa Cather bu en bilinen romanında, 19. yüzyılda ABD’nin güneybatısının çorak topraklarında sessizce yaşanan bir hayatı konu alır. 1851 yılında Peder Jean Marie Latour Papalık Vekili göreviyle New Mexico’ya gelir. Burada bulduğu ise kızıl tepelerle çevrili çıplak geniş topraklar ve yasal olarak ABD’ye bağlı olsalar da Meksikalı ve Kızılderili gelenekleri ve inançlarıyla yaşayan insanlar olur. Takip eden kırk yıl boyunca Latour inancını bildiği şekilde, yani kibarca, yaymaya çalışırken bir yandan da bö
120 TL.
Tükendi
 %  15
Bizden Biri
Willa Cather, eşi benzeri görülmemiş bir yazarlık becerisine sahiptir.” –H. L. Mencken Zengin bir çiftçinin oğlu olan Claude Wheeler’ın geleceği çoktan belirlenmiştir ama Claude tekdüze ve sıkıcı bulduğu bu hayatı reddeder. İdealist bir genç olarak eğitim görmek, başka dünyaları keşfetmek ve hayatını büyük bir emele adamak istemektedir. İlgisiz babası, dindar annesi ve misyonerlik dışında hiçbir şeyle ilgilenmeyen karısı da ona yoldaş olamamaktadır. Nebraska kırsalında yaşayan Claude için her şey Amerika
204 TL. 240 TL.
Tükendi
 %  10
Kayıp Bir Kadın
https://www.dr.com.tr/Kitap/Kayip-Bir-KadiNiel,%20Bayan%20Forrester'%C4%B1n%20bulundu%C4%9Fu%20yerde%20s%C4%B1k%C4%B1lman%C4%B1n%20imk%C3%A2ns%C4%B1z%20oldu%C4%9Funa%20inanm%C4%B1%C5%9Ft%C4%B1.%20%C3%87o%C4%9Fu%20zaman%20sadece%20espri%20yapmas%C4%B1na%20ra%C4%9Fmen%20konu%C5%9Fmas%C4%B1n%C4%B1n%20cazibesi,%20s%C3%B6ylediklerinden%20%C3%A7ok,%20g%C3%B6zlerinde%20%C3%A7abucak%20fark%20edilen%20ifadede,%20sesindeki%20o%20canl%C4%B1%20nitelikte%20yat%C4%B1yordu.%20%C4%B0nsan%20onunla%20en%20%C3%B6nemsiz%20%C5%
72 TL. 80 TL.
Tükendi
Özgürlük genelde insanın bir yere ihtiyaç duymaması anlamına gelir. Sen kendi alanında bir bireysin, kendine göre bir geçmişin var, olmasan aranırsın. Ama buradan uzaktaki şehirler tıpkı ben gibi sağa sola savrulan yapraklarla dolu. Bu yapraklar hep aynı, kimseyi tanımazlar, hiçbir şeyleri, bir bağları bile yoktur. Böyle biri öldüğü zaman bile nereye gömüleceği mesele olur. Ev sahibi ve yemek yediği lokantanın çalışanı arkasından ağlar belki ve arkasında belki bir redingot, bir resim şövalesi, bir keman ya
84 TL.
Tükendi
 %  10
Dedalus K
“Burada bir bireysin, kendine ait bir geçmişin var, özlenirsin, ancak orada, şehirlerde benim gibi binlerce yuvarlanan taş var. Hepimiz aynıyız; hiçbir bağımız yok, kimseyi tanımıyoruz, hiçbir şeye sahip değiliz. Birimiz öldüğünde, onu nereye gömeceğimize dair neredeyse en ufak bir fikrimiz yok. Sadece ev sahibimiz ve manavımız arkamızdan yas tutuyor.”Divide ismindeki küçük yerleşim yerinde hemen herkes çiftçilikle uğraşmaktadır. Bergson ailesinin lideri John Bergson ölüm döşeğindeyken, çiftliğin yönetimini
117 TL. 130 TL.
Tükendi
Though Auclair so often talked to his daughter of the past, it was not because there was nothing happening in the present. At that time the town of Quebec had fewer than two thousand inhabitants, but it was always full of jealousies and quarrels. Ever since Cécile could remember, there had been a feud between Count Frontenac and old Bishop Laval. And now that the new Bishop, Monseigneur de Saint-Vallier, had just come back from France after a three years' absence, the Count was quarrelling with him! Then th
56 TL.
Tükendi
The traveller dismounted, drew from his pocket a much worn book, and baring his head, knelt at the foot of the cruciform tree. Under his buckskin riding-coat he wore a black vest and the cravat and collar of a churchman. A young priest, at his devotions; and a priest in a thousand, one knew at a glance. His bowed head was not that of an ordinary man, it was built for the seat of a fine intelligence. His brow was open, generous, reflective, his features handsome and somewhat severe. There was a singular ele
55 TL.
Tükendi
True, her malady had taken away her colour; she was always pale now, and, in the morning, something puffy under the eyes. But the eyes themselves were clear; a lively greenish blue, with no depth. Her face was pleasant, very attractive to people who were not irked by the slight shade of placid self-esteem. She bore her disablement with courage; seldom referred to it, sat in her crude invalid's chair as if it were a seat of privilege. She could stand on her feet with a good air when visitors came, could walk
54 TL.
Tükendi
The moving was over and done. Professor St. Peter was alone in the dismantled house where he had lived ever since his marriage, where he had worked out his career andbrought up his two daughters. It was almost as ugly as it is possible for a house to be; square, three stories in height, painted the colour of ashes—the front porch just too narrow for comfort, with a slanting floor and sagging steps. As he walked slowly about the empty, echoing rooms on that bright September morning, the Professor regarded th
45 TL.
Tükendi
Bazı insanlar ve yerler sonsuza dek hatıralarımıza kazınmıştır. Çocukluğunuzun hatıralarını hatırlıyor musunuz? Peki ya oyun oynadığınız yerleri ya da çocukluğunuzdaki zamanın sihrini?.. Yirmi yıl sonra görseniz bile, sizi hâlâ genç olarak hatırlayan arkadaşlarınız var mı? Hiçbir çocuğun gözünde ebeveynini hatırlatan bir ışıltı gördünüz mü? Bohemyalı göçmen kızı Ántonia Shimerda'nın olağanüstü hikâyesi Amerikalı komşusu Jim Burden'in gözünden okuyucuya aktarılıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nin gelmiş g
84 TL.
Tükendi
We missed Lucy in Haverford when she went away to Chicago to study music. She was eighteen years old then; talented, but too careless and light-hearted to take herself very seriously. She never dreamed of a career. She thought of music as a natural form of pleasure, and as a means of earning money to help her father when she came home. Her father, Jacob Gayheart, led the town band and gave lessons on the clarinet, flute, and violin, at the back of his watch-repairing shop. Lucy - had given piano lessons to
48 TL.
Tükendi
 %  10
Kaybolup Giden Bir Kadın
Kaybolup Giden Bir Kadın Willa Cather'in belki de en ünlü yapıtı. 1923'te yayınlanan roman, Marian Forrester'in, içi yaşama tutkusuyla dolu, büyüleyici bir kadının öyküsünü anlatıyor. Kocası emekli demiryolu müteahhidi Yüzbaşı Forrester kendisinden oldukça yaşlıdır. Olaylar Batı Amerika'nın uçsuz bucaksız düzlüklerini kat eden demiryollarının yapıldığı dönemde, kurmaca bir kasabada Sweet Water'da geçer. Yeni ekonomik gelişmeler karşısında yüzbaşının inandığı değerlere bağlılıkta direnmesi hem onu, hem evin
68.4 TL. 76 TL.
Tükendi
 %  10
Alexander'ın Köprüsü
Trrajik aşk üçgeni bu ilk romanından başlayarak Cather'in karakteristik teması olmuştur. Bartley Alexander, "nehir tanrısı gibi göründüğü" geçmişiyle ünlü bir köprü mühendisiydi. Akıl hocası tarafından "Londra'da kurtlarını dökerken" keşfedilmiş ve Amerika'ya geri dönüp ona ün kazandıran işleri yapmaya başlamıştı. Şimdi on yıllık evliyken aktris Hilda Burgoyne'la karşılaşır; geçmişinden neredeyse unutulmuş bu aşk yüzünden nafile bir çabaya kalkışır: gençliğinin engin ufuklarını geri kazanmak.
85.5 TL. 95 TL.
Tükendi
 %  10
Amansız Düşmanım
Willa Cather 1926'da yayımlanan bu romanında aile mutluluğunun doğasından hareketle karanlık ve kehanetlerle dolu bir evlilik portresi çiziyor. Genç bir kadın olan Myra Henshawe aşk evliliği uğruna servetten vazgeçer; bu cesur romantik tavrı aile içinde bir efsaneye dönüşür. Myra'nın portresinde ve evliliğinin zarif ayrıntılarla dokunmuş tasvirinde Cather, sıradan mutluluğun sınırlamaları karşısında dizginlenen ve başka dünyaların arayışında olan insan ruhunun evrimini gösterir. Amansız Düşmanım, dramı ve
81 TL. 90 TL.
 %  15
Alexandre´ın Köprüsü
Nisan ayının pırıl pırıl bir öğle sonrasında Profesör Lucius Wilson, Boston´a pek sık gelemeyen, zevk ahibi bir insanın gördüğünden memnun havasıyla çevresine bakınarak Chestnut Sokağı´nın başında durdu. Öğrenciliğinde burada yaşamışsa da, Batı´da bir üniversitede felsefe profesörü olduğundan bu yana, 20 yıldan uzun bir zamandır, Doğu´ya, ancak yabancı bir limana giden bir buharlıya binmek üzere seyrek olarak geliyordu. Wilson, dudaklarında uçarı bir gülümseme, aşınmış kaldırımı, düzensiz, ağırbaşlı renkler
10.23 TL. 12.04 TL.
Tükendi
 %  15
Amansız Düşmanım
Londra´daki sevgilisiyle karısı arasında sıkışmış kalmış, döneminin ´öncü´ köprü mühendislerinden birini anlattığı Alexander´ın Köprüsü...ve aşk denilen, ölmekle bile kurtulunamayan o ´huzursuz´ duygunun büyük bir yalınlıkla işlendiği Amansız Düşmanım romanları, aynı anda Türkçe´de...Oğlak´ta.
7.08 TL. 8.33 TL.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1