Dünya insanın yaşamı, Dünyada üst sınıf yaşar. Orta sınıf şikâyet eder. Alt sınıf şükreder Ayrıca üst sınıf paraya, Orta sınıf lidere, Alt sınıf tanrıya tapar.

Bir Şaman’a sormuşlar. Zehir nedir ihtiyacınız olanın ötesinde fazladan elde etmeye çalıştığınız her şey zehirdir. Bunlar Güç, Tembellik, Yemek, Ego, Hırs, Kibir, Korku, Öfke ve ya herhangi belirsiz biri korku, kıskançlık güzel olanı yok etmektir. Öfke kontrolümüz dışında olanları kabul etmemektir. Nefret kendisinin olmayanı yok etme duygusudur. Ego ise doyumsuzluktur. İşte insanoğlunda bunlar olduğu için dünyayı yok etmede birbirleriyle yarışır

Ailem ve toplumda gördüklerimle birlikte, ilkokullarda, ortaokulda ve lisede öğretmenlik yaptım. Milli Eğitim Bakanlığında Müfettiş ve Başmüfettiş olarak çalıştığım yıllarda, yirmi bir (21) yıl ülkemizi bir baştan bir başa dolaştım. Bir eğitimci olarak görevim okullar ve çocuklarla ilgilenmekle geçti. Ayrıca çocuk konusunda çok sayıda kitap, dergi, makale okudum. Bu konuda görevli önemli kişileri dinledim ve bu kitabı kaleme aldım. Yararlı olacağını dilerim

Bir ülkede yön duygusu yitirilmiş, Coşku yok edilmişse, Umutlar boşa çıkmış tutulan dallar kırılmışsa, Çılgınca tüketim rüzgârı estirilmiş, üreterek kazanma hevesi söndürülmüşse, Toplum daha da dengesizleşmiş, insancıl değerler yıkılmışsa, Aşılmış olması gereken ikilemler aşılamamış kutuplaşmalar keskinleşmişse, Kamuya hizmet anlayışı aşınmış, Kamu yönetimi yozlaşmışsa, Dıştan ekonomi model dayatılarak, içte düşünce terörü estirilmişse, niteliksizlik her alana egemen olmuşsa, O ülkenin dünyadaki yeri bakımı

Geçmişten Günümüzde, toplumların sağlığını koruyarak ulaşmayı amaçladıkları en önemli evrensel hedeflerden birisi kaliteli bir yaşam sürmektir. Sübjektif ve objektif yanları bulunan kaliteli yaşamın göstergeleri üzerinde birçok bilimsel çalışma yapılmıştır. Bilhassa kaliteli yaşamın objektif göstergeleri olarak, “Yaş, cinsiyet, medeni durum, yaşanılan konut ve özellikleri, sağlık, eğitim, sosyal destek, iş yaşamı, çevre ve boş zamanı değerlendirme göstergeleri temel alınarak, toplumların kaliteli yaşam biçi

Küresel dünyada insan yaşamının cilveleri, Mutlu bir toplum yaratmış olan gelişmiş ülkeler kendi düzenini kurmuştur. Ancak, dünya nüfusunun önemli bir kesiminde insanlar ve toplumlar açlık sınırları altında yaşamını sürdürmektedir. Bu ülkeler Çürümüşlükten dirilişe engel olan ülkelerdir. Geri kalmış yokluk yoksulluk açlık sınırının altında ve içinde olan ülkeler, Yön duygusunu yitirmiş coşkusu yok olmuştur. Umutlar boşa çıkmış tutunan dallar kırılmıştır. Çılgın tüketim rüzgârı estirilmiş üretip kazanma heve

Eğer bütün insanlığı uyandırmak istiyorsan, bütünüyle kendini uyandır. Dünya da ki acıları bitirmek istiyorsan, içinde ki karanlığı negatif enerjiyi yok et. Dünyaya ver bileceğin kendi değişimindir. Gerçekleri görmek zekâ, değerlendirmek sağlam bir karakter gerektirir. İyi bilmelisin ki Hayat düşünebilen insanda mutluluk, düşünemeyen insanda tecrübe, yanlış düşünen insana ders verir. İyi düşünen insan ise iz bırakır. İnanç, güven umut önemlidir. Bir insan- da bu üçü varsa onun için hayat güzeldir. Şunu söyl

Eğitimin muhatabı insandır. İnsan da hem maddi hem manevi boyutları olan bir varlıktır. İnsan olmaya yönelik bir potansiyel ile dünyaya gelen insan yavrusu, ancak maddi ve manevi boyutlarıyla dengelenmiş bir eğitimle, dengeli bir insan olur. Bu yüzden nasıl bir insanın geleceği aldığı eğitimin nitelikleriyle şekilleniyorsa insanların meydana getirdiği toplumun da geleceği, yine insanlara verilen eğitimin nitelikleriyle şekillenir. Eğitimin temel ve en önemli olarak kabul edilen görevi ise kültürel değ

Wall Street’te Göre, “Kapitalizm çöküyor mu?”, “Yeni bir dünya savaşı mı başlayacak?” sorularını beraberinde getirdi. Üçüncü Dünya Savaşı Avrupa'dan dünyaya mı yayılacak yoksa Ortadoğu'da mı patlayacak? Dünyayı yıkıma götürecek fitili Amerika ile Çin mi ateşleyecek yoksa Rusya mı? İşte olası senaryolar. Wall Street’de başlayıp dünyaya yayılan senaryolardır. Çeşitli senaryolar göre, Nükleer, Kimyasal, Biyolojik silahlar bir gün dünyanın her hangi bir noktasında çıkan çatışmalardan dolayı Üçüncü dünya savaşın

İnsanlara göre hayatın anlamı, hayatın sadece biyolojik bir süreç olmadığını, hayatın derinliğini çözmek ve hayatı anlamlandırmak gerekir. Bu dünyaya neden geldim. Amacım nedir? Hayatın anlamı, bilgiye en yüksek seviyede ulaşmaktır. Hayatın ve Yasamın mantığını anla ki canın yanmasın denilmiştir. İnsanın doğanın isleyiş mantığını iyi anlaması ve ona göre hareket etmesi gerekir. Yasaman anlamını öğrenmemiz gerekir. Eğitimsiz halkların demokrasi ile basa çıkamayacağını ve zamanla demokrasinin bir oligarşi sis

Küresel dünya için hazırlanan fakirlik raporuna göre en zengin 42 kişinin mal varlığı, dünya nüfusunun %50’sine tekabül ediyor. 3,6 milyar insanla eşit olduğu açıklanıyor. En zengin 10 ülkenin geliri de en fakir 10 ülke gelirinin tam 77 katıdır. Küresel adaletsizliğin bu kadar rahatsız edici boyutlarda olması ve servetin bu kadar adaletsiz paylaşımı çatışmalar, Fakirlik ve açlıktan ölümler gibi daha çok sosyal problemlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Tüm kötülüklerin ana kaynağı insanların EGO’sunu t

Bu güzel dünyamızı sona yaklaştıracağı gibi insanlarla birlikte tüm canlı varlıkların yaşamını zorlaştırmış olacağını bu alanlarda çalışan bilim adamları tarafından açıklandığı gibi günümüzde yaşadığımız iklim değişikliği ile ortaya çıkan seller, orman yangınları, İnsan yaşamın da temel nedeni olan tatlı su kaynaklarının azalması daha birçok nedenler dünyamızın geleceğini işaret etmektedir.

İktidarlar insana benzer, hazan gelir yaprak düşer dalından güz biter. Ayaz gelir kar buz yağar, ardından da köz biter. Mevsim mevsime döner, bir baharın ardından, sıcaklar tükenir, yaz biter. Sonra bakarsın ki gün geçmiş ömür biter. Tohum gibi toprağa düşen insanın, içinden nice eyvah geçer ama söz biter. İktidarlar da böyledir, iktidar olduğu dönemlerde yapmış olduğu hataları için sonunda hayıflanmanın bir anlamı olamaz. Örneği geçmişten alınmalıdır. Yazı bitirmek istemiyorsa, geçmişi iyi değerlendirmelid

Ömür akar gider yokluk gölüne İnsanoğlu dönmüş serap çölüne Hayat benzer bir gecelik geline Kendin gibi akan sel bulamazsın Ektiğin tohumlar bir türlü bitmez Müşkülü yenmeye bir ömür yetmez Kuş olup uçsan da yine kâr etmez Çok fazla düşünmek de yetmez Ayrıca, Hayat bir masal gibi başlar Yaşlandıkça, roman, anlattıkça fıkra, sonucu ise hikâye olur. Alihan İren Milli Eğitim Bakanlığı Emekli Başmüfettişi ve Yazar

Doğa Diyor Ki:Çağımızın En Büyük Hastalığı Cahalet,Doymayan GözEgoEmpati YoksunluğuVicdan EksikliğiAkıl Yoksunluğu, Dünyayı Kasıp Kavurmaya Covıd-19’Un Çıkmasına Neden Oldu.

Günümüzde yaşanan acı olaylar insan olan herkes içindir. Acılar vardır ki kişi tek başına yaşar. Acılar vardır ki acıyı toplumlar yaşar. Acılar vardır ki tüm ülke ve o ülkeyi sevenler yaşar. Yine acılar vardır ki yaşanır, unutulur. Acılar var ki yaşanır asla unutulamaz, ince bir sızı olarak kalbinizin köşesinde durur. Zaman zaman yakıcı bir ateşle yakar ve asla unutulamaz. Ortadoğu’da ve Suriye’de yaşanan olaylar da bunlardan biri, 2019 yılının bitmesine neredeyse bir ay kaldı, etrafımıza baktığımızda her y

Ömür akar gider yokluk gölüne İnsanoğlu dönmüş serap çölüne Hayat benzer bir gecelik geline Kendin gibi akan sel bulamazsın

Siyaset; toplumda çatışma halinde olan çıkarların ortak bir paydada uzlaştırılmasıdır. Toplumu ilgilendiren her konu siyasetin gündem maddesidir. Buradan yola çıkarak siyasetin yaşamın kendisi olduğunu söylersek pek de abartmış sayılmayız. Politika doğası gereği, belirsiz davranışlara zorlar insanı. Politikacı ona yetkiyi veren insanlar arasında ayrım yapmamalıdır. Bir yanında sağcılar, bir yanında solcular vardır. İkisinin ortasında duran politikacı, her ikisini de dikkate almaya çalışmalıdır. Ne var ki se

21. yüzyılda gelişmiş bir demokrasi kültürüne, çağdaş standartlara uygun olarak eğitilmiş insan gücüne ihtiyaç vardır. Bu nedenle ilerici devrimci güçler; toplumsal değişimde görev üstlenecek, gelişimi-değişimi kavrayan-planlayan, üretken, yaratıcı, sorumluluk alabilen, bilgisini kullanan ve zenginleştiren dinamik bir güç yaratmak durumundadır. Ulusal ve uluslararası ilişkilerde savaş ve kavga kültürünün engellenmesinde, işkencenin ve antidemokratik tüm yönelimlerin yok edilmesinde kuşkusuz eğitim büyük ro