Dieses Buch dürfte auch für nicht-muslimische Leser von Interesse sein, da die Ekberiyya-Sicht des Sufismus voller geheimnisvollen Wissens ist. So dürften interessante Begriffe wie “Universum”, “Ur-Substanz”, “das eigentliche Wesen der Substanz”, “spirituelle Ebenen”, “vollkommener Mensch”, “die Leute der Weisheit”, “Existenz”, “Wahrheit”, “Einheit des Seins” und “Vielheit in der Einheit”, die alle aus der Perspektive des Islam und des Sufismus vorgetragen sind, die deutschsprachigen Leser insbesondere Phil

Bursalı Rahmî’nin Gül-i Sad-berg’i Türk edebiyatında yazılmış dini tasavvufi konulu bir mesnevidir. Eser ilk defa Agah Sırrı Levend tarafından tanıtılmıştır. Eserin eldeki tek nüshası esas alınarak Pervin Aynagöz (1985) tarafından bir lisans tezi ve Gülgün Erişen (1990) tarafından Yüksek lisans tezi hazırlanmıştır. Rahmî mahlaslı şairler ile ilgili araştırma yaparken ikinci bir nüshaya rastlamamız bizi bu eser üzerine tenkitli neşir yapmaya yöneltmiştir. Çalışmamızın amacı XVI. Yüzyılın önemli şairlerinden

Doç. Dr. Deniz Mertkan GEZGİN, 3 Ekim 1978 yılında Kütahya'da doğdu. Ortaokul ve lise eğitimini İzmir Selçuk Lisesinde tamamladı.1995 yılında girdiği Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden 1999 yılında mezun oldu. 2002-2006 yıllarında Trakya Üniversite- si Bilgisayar Mühendisliği bölümünde yüksek lisansını, 2007-2011 yıllarında ise aynı bölümde doktorasını tamamladı. Çeşitli akademik burslar ile Hırvatistan-Zagreb, İtalya- Milano ve Kosova-Prizren'de öğretim

Türkiye'de Haçlı Seferleri ile ilgili bilimsel araştırmalar Avrupa ülkelerine kıyasla oldukça geç başlamıştır. İstanbul Üniversitesi, bu alandaki çalışmaların Öncüsü olmuş ve köklü bir geçmişi olan bu kurum çatısı altında, Türkiye'nin önde gelen akademisyenlerinden Fikret Işıltan (1915-1997) ve Işın Demirkent (1938-2006) tarafından Haçlı Seferleri'ne yönelik çalışmalar yapılmıştır. Bu kitap, onların açtığı yoldan ilerleyerek, Haçlı Seferleri çalışmalarına incelikli ve titiz bir katkı sunmayı amaçlamaktadır.

İslami edebiyatta yaygın olarak işlenen Bûsîrî'ye ait Kasîde-i Bürde Üzerinde Arapça, Farsça, Türkçe birçok şerh, haşiye, tahmis, nazire, taştir, tesbî gibi çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmada, İslami edebiyatta oldukça önemli bir yere sahip olan Kasîde-i Bürde'nin Doğu Türk edebi dili çevresinde meydana getirilmiş şerhi incelenmiştir. Doğu Türkçesinde Kur'an-ı Kerim'i tefsir etme oldukça yaygındır. Bununla birlikte şerh örnekleri ise daha azdır. Doğu Türkçesi şerh geleneğinin oluşmasında önemli bir yer tu

144 yıl önce Kepez'e gelen muhacirlerin sayısı sadece yüz elli kadarken, aradan geçen 112 yılda nüfus artarak belediye olacak seviyeye gelmiştir. Kepez, Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye'de nüfusu en çok olan belde konumuna gelmiş durumdadır. Çalışkanlık, özveri, zorluklar karşında yılmamak ve mücadele etmek temel prensipleri olan Kepez halkı, Türkiye'de bir ilki daha 1950'lerin sonunda gerçekleştirmişler ve kendi sermayeleri ile bir fabrika kurarak güçlerini birleştirmişlerdi. Bu örnek bile Kepez halkı

Eski çağlardan günümüze kadar, güç unsurlarının karar alma potansiyeli ve karar sürecine etki ederek, saha üstünlüğü noktasında belirleyicilik ortaya koyan ve askeri hareketliliğin etki alanını belirli bir çerçevede şekillendiren strateji kavramı ile istihbarat unsurunun bütünleşik manada kullanılması sonucunda başarı sağlanmaktadır. Devletlerin stratejik davranışlarını, ana çerçevede belirleyen istihbarat unsurunun, gerek sahada kullanımı, gerekse bilginin kazanılma sürecindeki şeffaflığı, stratejik olgunu

Türkiye'de kitle iletişim araçları ve kadın ilişkisini merkeze alan çalışmaların yaklaşık elli yıllık bir tarihi var. Bu ilişkinin akademik bir inceleme alanına dönüşmesinde kadın çalışmalarının 1970'lerin sonlarından başlayarak yerleşik hale gelmesi ve elbette 1980'lerde ve 1990'larda gelişen ikinci dalga feminizmin etkisi belirleyici oldu. Ayrıca aynı dönemde lisansüstü iletişim eğitiminin kurumsallaşmaya başlaması ile medyanın -eski ve yeni biçimleriyle gelişip yaygınlaşmasının da alandaki çalışmaların h

Cumhuriyet Dönemi’nin ilk dönemlerinde Türk siyasetine yön veren CHP, Tek Parti Dönemi’nde yönetici kadronun öncülüğünde gerçekleştirilen devrimlerin aracı olmuştur. Çok Partili Dönem’e geçtikten sonra da özellikle siyasi alanda önemli roller üstlenen CHP, 27 Mayıs Darbesi’ne giden süreçteki tutumuyla Türk siyasetindeki dönüşümün başat aktörlerinden birisi olmuştur. CHP, benzer bir rolü 12 Mart 1971’de gerçekleştirilen askeri müdahalede de üstlenmiştir. Ancak bu defa çok farklı dinamikler ön plana çıkmıştır

Kokulu yağ sürmek Yunan tanrıları zamanından beri vardı. Troya kahramanı Hektor’un cenazesinin Aphrodite tarafından kremlenmesi, Patroklos’un cenazesinin Akhilleus’un emri ile yağlanıp beyaz bir çarşafa sarılması gibi parfüm/kokulu yağlar, Antik Çağda yaşamın her alanında hem hediye kabı hem de içeriği ile düğünde, kişisel bakımda, tıpta ve cenazede kullanılan bir madde olarak değerini korumuştur. İ.Ö. 3000’de Eski Mısır’da Alabastron yapılışını gösteren duvar resimleri bilinmektedir. İ.Ö. 2000’de Minos ve

Edebiyat insanların duygularını, düşüncelerini, deneyimlerini ve hayallerini yazılı ya da sözlü olarak ifade ettikleri metinlerden oluşmaktadır. Bu metinlerin yazıldığı dönemin kültürünü, toplumsal yapısını, politik görüşlerini yansıtmaları da bu sebeple olağandır. Zira edebiyat bir diğer deyişle kurmaca metinler yalnızca estetik kaygılarla oluşturulmuş eğlencelik metinler değillerdir, bu metinler aynı zamanda tarihsel, kültürel, politik, sosyolojik ve daha birçok farklı alan açısından ele alındığında geniş

Bu kitapta yazılanlar, Antik Anadolu Medeniyetleri’ni oluşturan antik kavimlerin tamamının gerçekte Antik-türk kavimleri olduklarına dair ipuçlarını vermektedir. M.Ö.17000- M.Ö.3000 arası dönemde katmanlar halinde gelerek, Anadolu ve çevresine yerleşmiş ve bu coğrafyanın yerlisi olmuş Ön-türkler ile M.Ö.3000’den itibaren Güney Mezopotamya’dan göçerek gelmiş Sumer kökenli İlk-türk kavimlerinin, asırlar içerisinde karışıp kaynaşmalarından sonra M.Ö.2000’den itibaren Antik-türk toplumları oluşmuştur. Sumer kök

Sanat tarihi disiplini içerisinde araştırmacıların her geçen gün kolektif çalışmalar ile bir araya gelmesi, bilimsel vizyonu ve çalışma sahası farklı olan araştırmacıların sadece bulundukları disipline bir yenisini kazandırma çabası değil aynı zamanda, sanatın tutkuyla peşinden giden bir nesil olan değerli hocalarımızı da takip etme çabası olarak değerlendirilmelidir ki bu mensubu olduğumuz disiplin adına oldukça anlamlıdır. Elinizdeki bu kitap yaklaşık bir yıllık bir hazırlık sürecini kapsamaktadır. Bölüml

Elinizdeki bu kitap geçmişi ve bu günü geleceğe taşımak amacıyla yazılmıştır. Bu amacı gerçekleştirmek için yıllardır araştırma yapar not tutarım. Ancak o kadar çok zorluklarla karşılaşılıyor ki, bazen iğneyle kuyu kazmak durumunda kalınıyor. Şöyle ki; yazmak istediğiniz biri için kaynak arayışına giriyor, bulamıyorsun. O kişinin varsa torunlarına, akrabalarına ulaşıyorsun. Yardım istiyorsun. Tamam diyorlar. Gelmiyorlar. Kentimizden şehit, gazi, kayıp, kahraman, iz bırakmış insanların listesi ve notları eli

Elinizde tutmuş olduğunuz bu eser 25 Mayıs 2023 tarihinde Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı’nda “Yumuşak Güç Bağlamında Türkiye’nin Özbekistan Politikası (1991-2021)” başlığı ile kabul edilmiş olan yüksek lisans tezinin gözden geçirilerek yeniden adlandırılması suretiyle ete kemiğe bürünmüştür. Bu çalışma, Türkiye’nin Özbekistan politikasında önemli rol oynayan yumuşak güç unsurlarını kültür ve dil noktainazarından ayrıntılı bir çözümlemeye tabi tutmaktadır.

Dil olgusu insanlar arasındaki iletişimin pek çok yolundan biri olmasının yanı sıra bunlar arasındaki ana iletişim aracıdır. Dil olgusu yüzyıllardır retorik, dilbilim, edebiyat disiplinlerinin ana araştırma sahası olmasının yanı sıra felsefe, psikoloji, antropoloji gibi beşerî bilimler disiplinleri dışında matematik gibi disiplinler tarafından da çalışıla gelmiştir. Dil olgusuna yalnızca bağlam analizi veya dil bilgisi açısından yaklaşılmamış, ayrıca farklı bağlam veya karşılaştırmalı yöntemlerle de ele alı

Hem araştırmacılar hem de öğrenciler için hazırlanmış olan bu kitapta yeni Türk edebiyatı roman, hikâye, şiir, tiyatro, eleştiri, deneme, anı ve gezi yazısı olmak üzere sekiz önemli tür etrafında ve Tanzimat'tan günümüze tarihsel gelişimiyle sunulmaya çalışılmıştır. Kitap elbette "yeni Türk edebiyatına dâhil her şey'i içermemektedir; fakat anlaşılması, anlamlandırılması kolay ve yer yer özgün tespitlerle ilerleyen bir tarihsel panorama ortaya koymaktadır.

20. yüzyıl, kentlerin seyrinin değiştiği bir dönemin başlangıcı olup yerel ve küresel düzeyde etkileşimlerin yaşandığı bir dönemi ifade eder. Etkileşimin artması ile büyük ölçekli kentlerin yanı sıra küçük ölçekli kentlerin araştırılması da gündeme gelmeye başlar. Gündeme gelen hususlardan biri ise aracı kenttir. Aracı kent, yeni bir kavram olması nedeniyle araştırılması ve farklı bağlamlarda ele alınması gereken bir konudur. Bu kitapta kentlerin yeniden ölçeklenerek bazı kentlerin aracı kent statüsü kazanm

Non-government organizations (NGOs) have played a pivotal role in community development and nation building across the world. Starting as local organizations spearheaded by individuals with a sense of volunteerism and idealism, many of these organizations expand and become large organizations with international reach (Jayawickrama, 2011). With this expansion, many are entrusted with substantial financial resources and become more sophisticated as an organization (Jayawickrama, 2011). Hence, public expectati

Kültürlerarası araştırma literatürüne baktığımızda, henüz çok sayıda kuramsal çalışmanın yapılmamış olduğunu ve “kültürlerarasılık” terimi konusunda da tam bir anlayış birliğine varılmamış olduğunu görmekteyiz. Dünya ölçeğinde, “İnterkulturalität” ve “Transkulturalität” kavramları arasında gidip gelen birçok bilimsel yaklaşımın olduğunu söyleyebiliriz. “Transkulturalität” terimi yeni bir terim olmakla birlikte, kültürlerarası araştırmaların içeriğini kapsamada yeterli düzeye ulaşamamıştır ve bu terimin tems