" Adalet sağlanmadan hiçbir düğüm (çelişki) çözülemez" Konuşan düğüm. Gordias. "Evrensel adalet, zaman ve mekân içinde dengedir. Denge ise mizanla kaimdir. Mizan; salim aklın fıtri vicdanıdır. Bu bir tartı ve tartma işidir. Her tartı ölçü ile mümkündür. Gerçek adalet, gerçek ölçüyle adl etmekle sağlanır. Gerçek ölçü, gerçeğin bilgisine vâkıf ve objektif olanın ölçüsüdür. Objektif olan, evrende hiçbir çıkar ilişkisi bulunmayandır. O, Hakk'dır. Hakk'tan sadır olan Hakk ölçü, adalet arayana paha biçilmez nime

Senli düşlerle süslediğim gecelerde, Vuslatına biriktirdiğim özlemler tüketirken sabrımı, Ve yokluğunda tutunamadığım hayattan düşerken yüreğim, Ben sensizliğin fecrindeyim. Sevda güneşim doğmayacak mısın ömrüme? Karanlığa mı mahkûm olacak günlerim? Kurtar yüreğimi Araf'tan, hadi tut ellerimi, Dokunamadığım ellerine hasretim...

Göl gönlünde çöl kaldım.

Bu romanda, İslam dinini kendi çıkarları için kullanıp masum insanların hayatını cehenneme çeviren din tüccarlarının oyunlarını okuyacaksınız. Hacı, hoca kılığına bürünmüş bu cehennem odunlarının, dinin gereklerini en iyi şekilde yerine getirmekten başka gayesi olmayan gerçek dindar insanların hayatlarında ne gibi yıkımlara sebep olduklarına şahit olacaksınız. Bu roman, Şeytanın uşağı olmuş canilerin her tür ahlaksızlığa kolayca başvurabileceklerini deşifre etmektedir. Romanın kahramanı Osman Efendi, Konya'

Söyle, ey rüzgâr! Yitirdik mi bitirdik mi gitmeleri? Söyle söyle; akılda kalan, yarım kalan Dâhil mi sevdaya? Geçemiyorum aşkın safından Gizlerim kalan acılardan Geçemiyorum... En saf halinden BU SON OLSUN GİTMELERİN BU SON BİTSİN HİKÂYEMİZ GEBERİYORUM...         Bu sonda geberiyorum...

Yüce Allah (CC), Kur'an-ı Kerim Furkan Suresi 77. ayette, De ki: «Duanız olmazsa Rabbim size ne kıymet verir?» Demek ki yalanladılar! O halde yarın ceza (yakalarına) yapışacak! buyurarak insanların asıl kıymetlerini, yaradanlarına yapacakları dua vesilesiyle kazanacaklarını ifade etmektedir. Peygamber Efendimiz (SAV) ise, Allah nazarında duadan daha üstün başka bir şey yoktur. (Tirmizî, İbni Mace, Hâkim) buyurmakla duanın önemini çok net bir şekilde ortaya koymuşlardır. Eserin hazırlanmasında Kur'an-ı K

Hadis, fıkıh, tefsir, kelam... İlmi talep ettim her an, Akıp gider durmaz zaman, Önce ihlas derim o zaman.

Korkar mısın ölmekten? Korkmak ne çare, biz ondan kaçmaya çalıştıkça her gün ona doğru koşuyormuşuz aslında, benim yanımda. Onu sadece ben görüyorum, diyorumm var diyorum

Korkar mısın ölmekten? Korkmak ne çare, biz ondan kaçmaya çalıştıkça her gün ona doğru koşuyormuşuz aslında. benim yanımda. Onu sadece ben görüyorum, diyorumm var diyorum

Dünya sessizliğinde kaybolduğunda, herkes anlayacak senin söylediklerini. Asi bir rüzgâr seni alıp götürdüğünde, seni tanımayanlar, kâşif bir gezgin misali seni anlatacaklar. Çünkü sen, okuyarak ilerliyorsun yolunda. Esasında sen, hayallerin için bir asır açmışsın kucağında. Sonunda nerede olman gerektiğini de bırak, hayallerin karar versin. Sen, yürüyüp geçerken, bu kitabı eline almak için durdun. Artık ilerlediğin yolda sana anlatılacak bu hikâye. Her nereye gidersen git, yalnızca kendini bulabildiğin ve

Güneşin her sabah tepelerin ardından ışıl ışıl süzülerek ısıttığı vadide küçük bir kasaba varmış. Sapa dağların arasında kalmış, eteklerini de denize salmış minicik bir kasabaymış burası. Arkası dağ, önü deniz olan bu minik kasabada doğanlar ne dağları aşmaya cüret eder ne de ufkun ötesinde ne olduğunu merak edip okyanuslara açılırmış. Gönül Topal, çocuklar için yazdı, Fatih Küçük çizdi...

Bir genç kızın yaşadığı anlık duygudan sonra, herşeyini kendisine feda eden birinden aldığı ah ve trajik sonuçlarının, acaba benimde başıma gelecek mi? Diyeceğiniz ve kendinizi sorgulama ihtiyacı hissedeceğiniz, acı bir serüven. Mecburi mahlasıyla tanınan şair Mehmet Ali Akbaş'ın ilk roman çalışması...

Üç cümle dökülüverdi ağzından yargılayarak her şeyi... Ab-ı hayat suyu ölümdür. Nefsi terbiye cennete açılan kapıdır. Adaletin terazisi ince, kefen ağırdır.

Çıkarıp kirlettiğim bedenlerimi Çocuk ruhumdan Yürüyorum bir sisin içinde... Kayboluyorum bana sorsalar Ya da ortada duruyorum kimine göre. Kimsenin yaşamadığı bir ülkenin kralıyım artık. Pek merak etmediği. Uçurumun kıyısıyım Gitmeye cesaret etmediği..

Düz değil evet... Sanki geometrik bir şekil gibi... Bazen en düzü yamuk, bazen en eğriyi sonsuza yolculuk eden bir düzlem gibi aktarmış yazar. Sözden, sözün en özünden, yani sözün en anlamlısından, şiirden başlıyor. Özellikle son bölümde sessizlik çığlıkla iyice bütünleşiyor. Diğer bölümleri de es geçmiyoruz değil mi?

Ayça Coşkun`un kaleme aldığı Anneysen Süper Kahramansın Dostum, annelik hallerini ilk ağızdan anlatıyor.

Şair Nuran Kara, ilk şiir kitabı KIRKYAMA ile okurlarını selamlıyor. İşkenceye dönüşüyor, Akrep ve yelkovanın lirik dansı, Sensiz sabahlara uyanınca ben, Kırılan kemik, yırtılan ten oluyor, Yokluğunun acısı Ve bitirme telaşı sarıyor, Benim için hiç başlamamış olan günü. Düşmüyorsun dilimden, Sensizliğin koca boşluğunu, Adınla yamıyorum. Dilim adına, gün yamaya doymuyor. Gün doyumsuzluğunu, Ustalıkla devrederken geceye, Ben devirsiz bir aşkla, Kırkyama biriktiriyorum vuslata, Adınla.

Üniversitenin Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümünden mezun olan oğlumun, bir süre sonra ağır bir depresyona girerek hastaneye yatması beni derinden sarstı. En çok kendimi suçladım. Bendim buna herhalde en büyük neden. Hastaneden çıktı. Tedavi süreci devam ediyor. Bir gün ne düşündü bilmem; hayatımda ilk defa sevgi sözcükleriyle dolu bir not ve orijinal, güzel bir defter hediye etti bana. Çok şaşırmıştım. ?Bu defteri ne yapacağım? diye düşünürken ?ŞİİR YAZMAK geldi aklıma. Şimdi o defterle birlikte d

İmam, anarşik bir köy öğretmenin, öğlen namazına müteakip cenaze namazını kıldırıyordu... -Hakkınızı helal ediyor musunuz ey ahali! -Helal olsun! Helal olsun! Helal olsun! Çetin Ayazın kıldırdığı cenaze namazından tüm köylü hoşnuttu... Akşam Çetin Ayazın davet ettiği kahvehanede ki toplantıda olacaklardı! Hes midir ne karın ağrısıdır köylünün başına musallat olmuştu... Köylüler Hes istemiyordu! Dereleri kurursa yaşayamazlardı... Sulaklık olmazsa leyleklerde gelmezdi köylerine... Leylek gelmezse köyü far