“Çocukluğa, tarihi ve kültürler arası bir bakış açısı ile bakmak, bize çocukluğa ve dolayısıyla insana dair bir anlayış sağlamaktadır.”“Çocukluğun Tarihi, çocukluğun dünyadaki yerini ve bunun tarihsel evrimini, tarım toplumlarına, klasik medeniyetlere, klasik sonrası dünyaya, modern öncesi Batı’ya ve modern döneme atıfta bulunarak inceleyen bir kitap. Peter Stearns, kitapta toplumlarda çocukların rolüne yönelik tutumların nasıl geliştiğini kültürlerarası bir bakış açısı ile inceliyor. Kitap, çocukluğu küres

İnsanlığın yakın tarihinin en çarpıcı olaylarından biri: Fransız İhtilali. Sonucunda ortaya çıkardığı özgürlük düşüncesi, vatandaşlık kavramının halkın her bir ferdine işlenmesi ve dönemin devlet ve imparatorluklarında yarattığı etkiyle bir çağ kapatıp bir çağ açan efsanevi hadise. 1789 yılında cereyan eden ihtilale yol açan unsurlar, ihtilalin kilit aktörleri, halk hareketleri ve karar alıcılar. Paris halkının demokrasi denemesini ve sonucunda Napoleon’a çıkan kanlı süreci, Amerika Birleşik Devletleri G

Semavi dinlerin kutsal mekânı olan Kudüs, asırlar boyunca üzerinde hakimiyet kurmak isteyen dinî güçler tarafından sürekli ateş hattında kaldı. Kudüs’ün toprakları, farklı dinlerden yüz binlerce dindarın kanlarıyla sulandı. Kilisenin gittikçe artan gücü kendisine yetmeyen Papa II. Urbanus, Hristiyanlığın kutsal emanetlerini ele geçirerek muazzam bir güç elde etme isteğiyle Haçlı Seferlerini başlattı. Üç asır sürecek olan bu çileli seferler neticesinde gerek Avrupa’da gerekse Orta Doğu’da hem siyasi hem de a

İnsanlık, tarih boyunca gerek Ay’dan gerekse Güneş’ten faydalanarak çeşitli takvimler oluşturdu. Bu takvimler başlangıçta tarımsal faaliyetler için oluşturulmuş olsa da, zaman içerisinde amacını aşarak insanlığı ortak paydada buluşturan önemli bir aygıt halini aldılar. Evlilik yıldönümümüzden çocuklarımızın doğum günlerine, milli bayramlardan dini bayramlara ve geçmişte gerçekleşen önemli olayların kesin tarihlerine hep bu aygıt sayesinde hâkim olmaktayız. Hayatımızın her anına nüfuz etmiş olan bu aygıt, dü

"Mevcut gerçeklikle savaşarak bir şeyleri asla değiştiremezsiniz. Bir şeyleri değiştirmek için mevcut gerçekliği geçersiz kılan yeni bir model oluşturun." -Buckminster Fuller

"Mevcut gerçeklikle savaşarak bir şeyleri asla değiştiremezsiniz. Bir şeyleri değiştirmek için mevcut gerçekliği geçersiz kılan yeni bir model oluşturun."

Ekonomik sistemimiz, emek ve sermayenin ayrılmaz bir şekilde birbirine bağlı olduğu teknoloji öncesi bir zamanda, büyüme ve enflasyona dayanan, verimsizlikten para kazandığımız bir dönemde inşa edildi. Bu dönem sona erse de biz hâlâ bu sistem çalışıyormuş gibi davranmaya devam ediyoruz. Geçmişte oluşturulmuş bir ekonomik sistemi sürdürmeye çalıştıkça, ekonomik sorundan daha fazlasını yaratıyoruz. Yerel ve küresel ekonomiler için yeni bir çerçeve inşa edilmeli, hem de bir an önce. Deflasyonu kabul etmemiz ve

Ekonomik sistemimiz, emek ve sermayenin ayrılmaz bir şekilde birbirine bağlı olduğu teknoloji öncesi bir zamanda, büyüme ve enflasyona dayanan, verimsizlikten para kazandığımız bir dönemde inşa edildi. Bu dönem sona erse de biz hâlâ bu sistem çalışıyormuş gibi davranmaya devam ediyoruz. Geçmişte oluşturulmuş bir ekonomik sistemi sürdürmeye çalıştıkça, ekonomik sorundan daha fazlasını yaratıyoruz. Yerel ve küresel ekonomiler için yeni bir çerçeve inşa edilmeli, hem de bir an önce. Deflasyonu kabul etmemiz ve

Devletler arası siyaset, anlaması ve kavranması en karmaşık konulardan biridir. Makro sonuçları ve güncel siyasete etkileri dolayısıyla da sürekli merakları tahrik eden bir alandır. Güncel siyaseti takip eden biri için çoğunlukla iç politikadaki birçok hamleyi anlamak, ilgili uluslararası gündemi kavramaktan geçmektedir. Sıradan bir okur için ise uluslararası ilişkiler pek popüler denebilecek bir konu değildir. Ancak bunun tersine akademik düzeyde güncel ve verimli tartışmaların yapıldığı oldukça aktif bir

"Hayek’in ölümünden yirmi beş yıl sonra tarih yine yoluna devam ediyor. Devlet müdahaleciliği geri döndü ve güç kazanıyor; komünizm dönemi gibi Reagan-Thatcher dönemi de çoktan unutuldu. Devlet paternalizmi, regülasyon ve kontrol, piyasalara karsı sosyal ve çevresel engellemeler, konstrüktivizm ve dirijizm (ekonomik ve sosyal hayat üzerinde tam bir devlet kontrolü) yine aramızda ve özellikle Avrupa’da hiç olmadığı kadar güçlü. Hayek’in çalışmalarına tekrar bakmamız gerekiyor. Onun düşünceleri geçmişte olduğ

Sermaye nedir? Zenginlik nedir? Mülkiyet nedir? Say Kanunu olarak da bilinen prensibin müellifi Fransız ekonomist Jean-Baptiste Say bu kitabında politik ekonomiye dair konuları olabilecek en basit anlatımla, soru cevaplarla ilerleyerek, konu hakkında hiçbir fikri olmayan bir okurun dahi anlayabileceği şekilde izah ediyor. Yazarın, üslubunca geniş izahatler getirirken okurun zihninde belirebilecek tüm soruları ustaca sezip kendi akışına dâhil ettiğini dikkatli okurlar fark edecektir. “Her arz kendi talebi

"Bitcoin herhangi bir hükümeti olmayan bir para birimidir. Fakat akıllara hemen şu soru gelebilir: Zaten altın, gümüş ve diğer metaller gibi hükümeti olmayan başka para birimlerimiz yok muydu? Tam olarak değil. Altın alım işlemi yaptığınızda, Loco Hong Kong`da bulunan altın külçelerinden bir pay almış olursunuz, onu da New Jersey`e taşımanız gerekebilir. Bankalar saklama hizmeti oyununu kontrol eder ve hükümetler de bankaları kontrol eder. Başka bir deyimle bankacılar ve hükümet yetkilileri -kibar olmak ger

Hipparkos’tan Batlamyus’a, Copernicus’tan Tycho Brahe’ye, Kepler’den Galileo’ya, Newton’dan Halley, Herschel, Le Verrier ve daha nicesine bilim insanları zekâları, hayal güçleri, tevazuları ve özverileriyle sağlam ve güvenilir bir astronomi biliminin inşa edilmesi için çalıştılar. Her yeni keşif, belki de araştırma sınırsız ufuklar açarken bu büyük gökbilimciler, hipotezleri salt doğrular olarak kabul etmeyip teoride olduğu kadar olguların gözlemlenmesinde de kesinlik sağlayan bir bilim kurdular. George Fo

Mary Platt Parmele, İspanya`da kurulduğu bilinen en eski uygarlık olan antik İberya’dan 20. yüzyıl başına kadar olan dönemi anlatıyor Kısa İspanya Tarihi’nde. Küçük ve belirsiz tarihî detaylar üzerinde çok fazla durmuyor ve İspanya tarihinin genel olarak daha iyi anlaşılmasına yol açabilecek noktaları birleştirmeye yardımcı oluyor. Parmele, Fenikelilerden Roma İmparatorluğu’nun başına bela olan Kartacalı Hannibal’e, Vizigotlardan Endülüs Emevilerine, iç savaşlardan diğer Avrupa krallıklarıyla yapılan mücade

Laurence Rees’in otuz yıllık emeğinin doruk noktası olan Hitler ve Stalin dünya tarihinin en dehşetengiz savaşı olan İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ile Sovyetler Birliği arasındaki mücadeleyi ve iki tiranı inceliyor. Rees, amansız rakipler olmalarına rağmen Hitler ve Stalin’in esasen aynı madalyonun iki farklı yüzü olduğunu gösteriyor. Hitler’in karizmatik liderliği Stalin’in korku hükümdarlığına, savaşın ilerleyen yıllarında ise Stalin’in değişen tepkileri Hitler’in uzlaşmazlığına tezat oluşturuyor

Bu kitaptaki düşünürler birbirlerini destekleyen ya da çürüten görüşleriyle Stuart Mill’den Rothbard’a kadar geniş bir özgürlükçü literatürün temelini atmışlardır. Tarihin farklı dönemlerinde temeli atılmış olan bu fikirler şüphesiz bizim özgürlüğe olan yürüyüşümüzde bize farklı açılardan kaynaklık edecektir. Elinizdeki kitaptaki düşünürlerin liberalizmin bugünkü haline ulaşmasında tek etken olmadıkları söylenebilir. Ancak liberal düşüncenin temellerini atan düşünürler oldukları inkar edilmez bir gerçektir.

Edward Gibbon’un büyük eseri Roma İmparatorluğu’nun Gerileyiş ve Çöküş Tarihi gözden geçirilmiş çevirisi ile tam metin olarak 4 cilt halinde karton kapak olarak yayınlanmıştır. Set içinde aşağıdaki dört cilt yer almaktadır. Bölüm başlarında zaman çizelgesi ve kitap sonlarında dizin yer almaktadır.