Bugünkü İspanya ve Portekiz’in bulunduğu topraklar M. 711 yılında Arap ve Berberîlerden oluşan İslâm orduları tarafından fethedilerek yüzyıllar boyu Müslümanlarca idare edildi. Burada kurulan devletlerin en güçlüsü Endülüs Emevîleri’ydi. M. 756’da I. Abdurrahman tarafından kurulan bu devlet, II. Abdurrahman’la güçlendi fakat yaklaşık yüz yıl sonra iç çatışmalar ve isyanlarla parçalandı. Endülüs’ün ilk halifesi olan ve elli yıl devleti idare eden III. Abdurrahman zamanında yeniden toparla nan Endülüs Eme

Davet yolunda hayatını vakfeden dava adamı Mustafa Meşhur, tecrübeleri ve ilmi kariyeri ışığında kaleme aldığı ''İslama Davet Fıkhı serisi ile, dünya islami hareketlerine örneklik etmeye çalışmıştır. Şüphesiz İslam'a Davet Fıkhı adı verilen bu eseri, İslam davetçisi olma yolundaki tüm müslümanların büyük bir dikkat ve titizlikle okumaları, tecrübe ve hayat kokan tepitlerine kulak vermeleri gerekiyor.

Ülkemizin pek çok yerinde, omzunda sazı ile yaşayan, dolaşan insanlar vardır. Onlara ozan, aşık gibi adlar verilir. Kahvehanelerde, toplantılarda, salonlarda büyükler için çalar söylerler. Ben de Oğuzsoylu ozan olarak siz çocuklarımız için çalıp söylüyorum. Sazım elimde, sayfalar arasında sizi bekliyorum. Ben çalıp söylemeye hazırım, siz de dinlemeye hazır mısınız? Hazırsınız öyle mi? Buyurun öyleyse...

Ülkemizde müslüman kadınlara yönelik eserler açısından bir boşluk bulunmaktadır. Zira konuya dair mevcut eserlerin çoğu ilmi ciddiyetten yoksundur, bir kısmı ise meseleyi, ya çok dar bir çerçevede, yahut genel mahiyette ele almaktadır. İşte bu boşluğu az da olsa doldurmak gayesiyle mü'minin mükellefiyetlerini, hanımları ilgilendiren yönleriyle ele almaya gayret ettik; nikah, nişan, evlilik, boşanma, hayız, nifas, tesettür, teaddüd-i zevcat, karma hayat, kadının çalışması hacc. v.b ibadetlerle ilgili ayrınt

Daha okula gitmeden başlamıştı acıları. Beş yaşında küçücük bir çocukken, annesini ve babasını trafik kazasında kaybetmişti. Onları kaybetmenin acısıyla günlerce gözyaşını dökmüştü... Kocaman evde kimsesiz, bir başına kalmıştı. En yakın akrabası olan halası onu almıştı yanına. Halasının yanında da çok ağladı ama, gidenlerin geri gelmediğini gördü. Halasının çocuğu yoktu ve onu kendi çocuğuymuş gibi sevdi... Onu üzmemek, ağlatmamak için her isteğini yerine getiriyordu. Gittiği her yere Ali'yi de birlikte g

Tarih tekerrür etmeden, tefekkür edelim. Kuruluşundan, sonuna Osmanlı İmparatorluğu'nu bütün yönleriyle inceleyen ve dünyada pekçok dilde yayınlanan, Türkiye'de yayınlamış tarih kitaplarına kaynak niteliği taşıyan muhteşem bir eser.