Sahibim doğma büyüme Fatihlidir. Gezmeyi seven biridir. Bu gezmelere beni de çokça götürürdü. Gittiğimiz yerleri bana anlatırdı uzun uzun. O yüzden buraları gayet iyi bilirim. O zaman sen, insanların konuştuğu dili anlıyorsun, öyle mi? Evet, anlıyorum. Dert etme, sen de öğrenirsin. Zor değil. İnsanlarla yaşadığında hele de benim sahibim gibi iyi yürekli, bilgili, okumayı seven biriyle karşılaşırsan çok daha çabuk ve severek öğrenirsin. Duman, Mestan'ın, sahibiyle olan ilişkisini çok beğendi. Acaba benim

Set İçeriği: Tonton Dedem Balon Oldu Top Oynadım Acıktım Çıt Etti Çiçek Açtı Canım Öykü İstiyor Boncuk Kedim Evden Kaçtı Mavi Şapkam Suya Düştü Eyvah Geç Kaldım Ay Dedem Masal Anlatıyor Denizin Ortasında Ne Var Lapa Lapa Kar Yağıyor

Akide Şekeri, yazarın öğrencileri ile birlikte hazırladığı ikinci kitabıdır. Unutulmaya yüz tutmuş önemli değerlerimizin ve eski oyunların minik yüreklerde tekrar can bulmasının yanı sıra, bir kitabın hayat bulma evrelerini bizzat yaşatarak, çocuklara kitap sevgisini aşılamak ve kitap okuma alışkanlığı kazandırmak amaçlanmıştır. Hikayenin ve kitabın hazırlanma aşamalarında; huzur evi sakini büyüklerimizden ve öğrencilerin kendi anneanne, babaanne ve dedelerinden de destek alınarak, sevgi, saygı, hoşgörü,

Truva Savaşı, Truva kentinin yıkımı ile sonuçlanmıştı. Truvalıları yenen Akalılar ülkelerine dönmek için yola çıkmışlardı. Akalılar uzun bir deniz yolculuğu sonrasında yurtlarına döndüler. Bazıları ise gecikmeli olarak yurduna döndü. Ama bir tek Odiseus yurduna dönmemişti. Savaşta ölmediğini, yurduna dönmek için yola çıktığını görenler olmuştu. Ama işte aradan yirmi yıl geçtiği hâlde yurduna dönmemişti...

Bundy, Mundy and Cindy Val sunddenly realised that she was too far from her parents. She began to look for them, but she could not find her way back. She got lost! The New Apprentice It xas too late for Cliff until he understood he xas left in the shop. He hit the shutters with his first; he shouted for help but nobody could hear him. The street was too noisy. The Sparoow and the Poplar The sparrow was tired. He landed on a telegraph wire. He was out of breath. The telegraph pole next to him asked a questio

İngilizce Hikaye Serisi: 1- A Strange Gift 2- Eddy and Mendy 3- Friendship 4- Mr Pheasants's Lesson 5- Suprise Party 6- The Little Lamb 7- The Naughty Boy 8- The Scarecrow 9- Three Mice 10- Where is the Moon?

1. Greetings & What's This 2. Classroom Objects & Numbers 3. Quantities, Greeting, Colors 4. Animals, Colors, Basic Instructions 5. Prepositions 6. Fruit Salad 7. Let's Dance 8. Picnic 9. Superheros 10. Barking Dog

O gün okuldan çıkınca dört arkadaş Rüzgârlı Tepe'ye gidip ağaç eve tırmandılar. Aşağıdaki yemyeşil ağaçlar, evlerin kırmızı kiremitli çatıları ve kenti ikiye bölen masmavi deniz nasıl da güzel görünüyordu. Arkadaşlar bir süre gökyüzündeki beyaz bulutları ve bulutlarla yarışan kuşları izledikten sonra heyecanlı bir sesle konuşmaya, düşlerini birbirleriyle paylaşmaya başladılar.

Binanın bazı kısımları yıpranmış olsa bile büyük bir bölümü hâlâ sağlamdı. Yapı, bir kenarı kesilmiş portakal biçimindeydi. Yüksek duvarlarla çevriliydi. Girdiği yerin yanında yerden çok da yüksek olmayan bir sahne vardı. Sahne sağlam gibi görünse de bazı taş parçaları yerinden çıkmış, etrafa savrulmuştu. Yapının zeminini toprak kaplamıştı. Sahnenin karşısı yarım yay biçiminde sıralanmış basamaklarla yukarıya doğru uzanıyordu. Merdivenlerin pek çok kısmı aşınmış, mermerler yerlerinden sökülmüştü. Duvarlar s

Kimse duvarların yükseldiği bir kalede, kalabalık bir kentte ya da patika yollardan geçip ulaştığı küçük kasabada yalnız ve çeresiz değildir. Çaresizlik kötü kalplerdedir. Dostlar daima içimizde yeşeren umut çiçekleridir. Sevgiyle, bin emekle beslediğimiz... Neye inanırsanız yaşam elbette size onu verir. Doğayı severseniz ağustos böceklerinin şarkısını, parayı severseniz altınların şıkırtısını duyarsınız. Seçtiğiniz yollar bizim gerçek hikayelerimizdir, vazgeçtiklerimiz ise başkalarının...

Ağırlıkları 30 tonu bulan dinozorlar yok artık günümüzde. Peki, dünyanın en sevimli, en güçlü dev kertenkeleleri nasıl yok olup gittiler? Günümüzde, küresel ısınmanın hangi boyutlara ulaştığını hepimiz biliyoruz. Bozulan doğal denge hayvanlarla birlikte bizim yaşamımızı da tehdit ediyor. Hayvanların yok olup gittiği bir dünyada hangi insan mutlu olabilir ki... Mehmet Güler'in bu kitabında, doğayı ve hayvanları edebiyatın diliyle sevmenin keyfini yaşayacaksınız.

İşte o resimde gördüğün Şahmaran bu kalenin şahı imiş. Eskiler öyle derler. Konusu uzun. Şahmaran, halkıyla insanlardan gizli yaşarmış. İnsanlar günün birinde Şahmaran'ın yaşadığı yeri bulmuşlar. Şahmaran gitmeden önce halkı olan yılanlarla vedalaşmış. 'Ben şimdi bir yere gidiyorum. Haftanın dokuzuncu günü döneceğim,' demiş. İşte o günden beri yılanlar, şahlarının haftanın dokuzuncu günü döneceğini beklemekteler. İnsanların, şahlarını öldürdüğünü bilseler her yerde insanlara saldırırlar aslında. Eskiler de

Karşılarında geniş bir ekran açıldı. Ekranda görünen milyonlarca yıldızın gizemli pırıltılarından, kuyruklu yıldızların fosforlu ışık uzantılarından, sonsuz bir hızla dağılan göktaşlarının içinden geçerlerken onlara karışıyorlarmış gibi bir duyguyla ürperdiler. Kivino, tatlı bir gülümsemeyle onlara yol gösterdi: Benim dünyam Mormur'a hoş geldiniz! dedi. Dünyadan başka bir gezegene gelmek müthiş heyecan vericiydi. Çocuklar, birbirlerini yüreklendirmek istercesine el ele tutuşarak vinodan çıktılar. Burası mo

Meteliksiz Gezi Ömer adında bir öğrencinin evinden ayrılıp, İstanbul'a kadar gemiyle yaptığı yolculuğu anlatıyor. Bu yolculuğunda Ömer'in başından geçen iyi ve kötü anları zevkle okuyacaksınız. Hüsamettin Tecmen'in kaleminden...